3.Bölüm

584 38 7
                                    

-duzenlendi-

İYİ OKUMALAR

-3.Bölüm-

Hepimize baktıktan sonra bakışları savaşta durdu.Şimdi tanıyacak dedim, tanıyacak ve yüzünde büyük bir şok dalgası oluşacak… ama öyle olmadı, o savaşa birkaç saniye baksa da bakışlarını nöbetçi profesöre çevirdi. "ne olmuş profesör" masasına geçtiğinde savaş’ın bir şey söyleyeceğini hissettim

ya da başka bir şey bilmiyorum ama birden savaşın elini tuttum. yumruklarını açmaya çalıştığımda derin nefesler alıyordu. "küçük bir kavga müdür bey biz hallettik"

"tamamdır o zaman hadi sınıfınıza bir daha böyle bir şey duymayacağım" Savaş'ı tanımamıştı bile, kendi öz oğlunu tanımamıştı.

Diğerleri çıktığında savaş ona baktı ama müdür savaş'a bakmadan önündeki kağıtlarla ilgilendi, saniyeler sonra çıkmadığımızı fark edip bize baktı.

"başka bir şey mi var"

Biz sadece savaş'a bakıyorduk. Savaş'ın gözünden bir damla yaş düştüğünde kimsenin görmemesi için hemen silmişti ama ben görmüştüm.  "yok, bir şey müdür bey"

Bora ile birlikte savaş'ı odadan çıkardığımızda ege ve gece yanımıza geldi

"savaş ne oldu iyi misin?" Savaş kendinde değil gibiydi bizim sayemizde ayakta duruyordu. Gece bana endişeyle baktığımda başımı sorun var anlamında salladım "eve gitmeliyiz"

"ben çantaları alıyorum"

Ege kurt hızı ile yanımızdan ayrıldığında savaş'ı alıp birlikte okuldan çıktık. Motorların yanına gidince savaş'ı motora yasladım

"bora bize bir su alır mısın?"

"hemen" Bora yanımızdan ayrılınca ellerimi savaşın yanaklarına koyup bana bakmasını sağladım.

"savaş daha iyi misin?" uzun süre sessiz kaldı, tek kelime etmedi. "b-beni tanımadı kendi öz evladını tanımadı"

Onu kendime çekip sıkıca sarıldım.

"senin ona ihtiyacın yok savaş, ben varım biz varız"

Saçlarını okşamaya başladım. Ege yanımıza geldiğinde kaş göz işareti ile nasıl olduğunu sordu

"al kardeşim" Bora'da yanımıza geldi. Elindeki suyu bana uzattığında açıp savaşın içmesine yardım ettim

"hadi gidelim ben savaşla gidiyorum"

Bora omzuma iki kere vurup motoruna bindi. Diğerleri de motoruna bindiğinde savaşı kaldırdım. Motora bindiğimde o da arkama bindi. Belime sarılıp başını sırtıma koydu. Motoru çalıştırıp eve sürdüm

10 dakika sonra eve geldiğimizde bora koşarak yanımıza geldi. Savaş'a destek oldu onu alıp eve girdik.

"ben bir duş alıp kendime geleyim" Kurt hızını kullanarak yukarı çıktığında bir şey diyememiştik.

"savaş'ı tanımaması onu derinden yaraladı"

"bir insan evladını nasıl tanımaz ya"

"o şerefsiz savaş'ı hiçbir zaman evladı gibi görmedi ben savaş'ın yanındayım" bora ve ege’nin öfkeli sesleri salonda yangılanıyordu. Gece yanıma gelip bana sarıldı

"sende ona böyle sarıl ve hep yanında olduğumuzu söyle"

"söylerim"

Ondan ayrılıp yukarı çıktım. Banyonun kapısının önüne geldim. İçeriden su sesi gelmiyordu. Sadece hıçkırık sesi

Melez'imHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin