4. TATLI HEYECAN

21.8K 270 54
                                    

Bu bolumde sadece texting olmayacak, hayatlarina yavas yavas giriyoruz bu guzellerin. İyi okumalar.

 İyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Telefonu çantama atıp oturduğum banktan kalktım, gerçekten de buraya doğru geliyordu. Beni farketmemesi için sakin bir şekilde yürümeye başladım. Okula girdiğimde adımlarımı hızlandırmıştım. Koridoru döndüğümde birine çarptım.

"Afedersin." Mavi gözleriyle bana üstten bakan çocuk gülümsedi.

"Sorun değil." Tam gidecekken önüme geçip beni durduğunda şaşkınlıkla ona baktım. Kaçan kovalanır olayına girmiştim ve hemen sınıfıma girmem gerekiyordu. Andrew her an okula girebilirdi ve ben koridorun daha başındaydım. Beni tanıyamayacağını biliyordum ama yinede korkuyordum, onu gördüğüm her an heyecanlanıyor ve saçmalıyordum çünkü. Bu yazdıklarımdan sonra da beni farketmesi kolay olabilirdi ve ben ilk yüzleşmemizin böyle olmasını istemiyordum. Tedbiri elden bırakmamak gerekiyordu.

"Yeni misin?" Dediğinde bana meraklı gözlerle bakan uzun boylu çocuğu süzdüm. Elinde kalın iki tane kitap ve sağ omzunda çantası vardı, onu daha önce hiç görmemiştim. Büyük ihmtalle o yeniydi ve şuan konuştuğu ilk kişi bendim. Harika.

"Hayır, sen yenisin galiba?" Kafasını sallayarak koridorda gezdirdi mavi gözlerini.

"Levent hoca sınıfımın 12A olduğunu söyledi ama hangi katta olduğunu söylemedi." Uyuşuk adam. Müdürümüz ellili yaşlarında huysuz ve unutkan bir adamdı. Belki de unutkanım ben diye yalandan geziyordu ortalıkta bilmiyordum ama hiç sevmiyordum. Birkaç kere eteğimden dolayı beni odasına çağırmıştı, okulun eteğiydi ve bana kısa geliyordu ben napabilirdim ki.

"İkinci katta." Dediğimde dişlerini göstererek gülümsedi ve elini uzattı. "Cenk ben, memnun oldum." Ben de gülümseyerek elimi uzattım. "Tessa."

"Yabancı mısın?"

"Annem türk." Anladım dercesine kafasını salladı ve bir süre yüzüme baktı. Daha fazla oyalanamazdım, bir an önce buradan tüymem lazımdı.

"Görüşürüz o zaman." Dedim ellerimle sarı saçlarımı arkaya atarak. "Görüşürüz Tessa." Yanından hızla geçtiğimde Andrew geliyor mu diye arkama baktığımda telefona kitlenmiş bir şekilde bana doğru geldiğini görünce hızla önüme dönerek merdivenleri çıkmaya başladım. Cidden beni merak ediyordu ve görmek istiyordu, beni araması hatta kovalaması hoşuma gitmişti ama bana mantıksız geliyordu. Ona yazışımın ardından üç gün geçmişti. Sadece yazdığım şeylere mi etkilendiğini düşünüyordum ama sanmıyordum, ya da fazla düşünüyordum. Bir yandan beni bulmak görmek istemesi normaldi çünkü. Ona aşıktım ve benim kim olduğumu merak ediyordu.

ALAZ YANGINI +18 (YARI TEXTİNG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin