06

177 18 73
                                    

"Sen çok tatlısın"
Kadının sözleri üzerine gözlerini devirdi. Genç kadın daha da eğilerek fısıldarcasına konuştu.

"Şu yanımdaki koca aptal dan bile daha tatlısın. Üstelik sesizsin de. Böyle suskun olduğuna bakma sadece anlayış göstermeye çalışıyor-"

"Bu kadar yeterli Natasha."

'Ve kıskançta...  Verdiği sözleri tutmamakta üstüne yok. Sırf görev aşkı için Peggy'i o havalimanında bıraktı. Howard'ın dediğine göre--"

"Bir köpeğe hayatımı anlatman ne kadar mantıklı Nat?"

Kızıl kadın dudaklarını büzüştürdü ve barın hem yanında çömelmiş beyaz tüylü hayvana döndü. Omuz silkerken beyaz tüylerini okşadığı köpeğin keyifli mırınlanması ile gülümsedi

"O en azından beni dinliyor Ste. Her sözümü dudaklarda bitirmiyor"
Genç kadının sesiyle kaşlarını çatıp kadına döndü. İlk defa bu denlisine etkilenmiş kadına karşı gözlerini devirdi. 

"Bir köpekle öpüşmek istediğini sanmıyorum Natasha."
Sarhoş kadını belinden kavrayıp ilerletmeye çalışırken Natasha yürümekte inatçıydı.

"Köpeğe göre değişir gökyüzüm"
Kadının sesiyle büyük bir kahkaha atan adam ile gözlerini adamın üzerinde gezdirdi.

"Burada köpek sen o-oluyorsun  b-bilmem farkında mısın?"
Sarışın adam başını onaylarcasına sallarken kadın sesizce ilerlemeye koyuldu.

"Yine yapıyorsun..."

"Neyi?"

"Şunu"
Dedi ve parmaklarını adamın yüzündeki sırıtmaya bastırdı. Yanağını hedef alan kadına karşı gözlerini devirdi

"Şuan o kadar gülünç durumdasın ki hayatım. Bende suç arayamazsın"

" Gülünç olan tek durum ben değilim. Rusya kuzey Moskova'da Parizt-2.34 de olan askeri birliklerin benden daha komik durduklarından emin ol"

Kadının dedikleriyle kaşını çatıp kadını durdurdu.

"Sen ne dedin?"

"Kuzey Moskova, görev:9.0, hedef burjuva ailesindeki vibranyum. Parizt-2.34"

Kadının dediklerini aklının bir köşesine not ederken genç kadını kendine daha da yaklaştırırak yürümeye başladı.

"Yavaş ol Steven. "
Kendini kaptırdığı hızını azaltıp genç kadınla beraber yenı ikametgahlarına doğru yola koyuldular.

......
....
..
.

Gün ışığı kadını uykusundan koparmak istercesine yakıyordu tenini. Yeşil gözlerini hissettiği ışığa karşı kısıp  açtı. Artık her sabah göreceği sevgilisine gözlerini dikti. Sırtı dönük bir şekilde birşeyler yapıyordu. Arkasında olduğu için ne yaptığını göremezdi. Gözlerini tanıdık bedenden ayırıp etrafa bakındı. TV'in karşısına koyulmuş iki tekli koltuk, kitaplarla dolu birkaç raf göze çarpıyordu. Onu beyaz ve yeşil renklerinin süslediği sade odayı incelemekten alıkoyan adamın sesiydi.

"Günaydın."
Gözlerini elindeki silahını temizleyen adama dikti. Büyük bir gülümseme ile adama gülümsedikten sonra konuşmak için dudaklarını araladı

"Dediğin şu silahlardan uzak durma yasağı ikimiz için de geçerli sanıyordum"
Biraz önceki gülümsemesi büyüdü. İnsanlar birden alışkanlıklarını değiştirmezdi.

"Takip edildiğimiz için yasak umrumda değil"

Genç kadın kaşlarını çatarken adam silahını temizlemeyi bitirmiş tüm odağını kadına vermişti.

-Escape-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin