16.bölüm

229 37 62
                                    

Rüyada olmak istiyordum, ya da uzaklarda. Kazutora ile, buradan uzaklara yapayanlız denizin tam ortasında yüzmek derinlere inmek ve özgür hisettmek.

Ama o hissi birdaha yaşayamiyacağım diye korkuyordum, Arabayı dikkatlice süren kokoya kaydı gözlerım. "Bir şey sormak istiyorum."

"Akaneyi öldürdüğüm için bana kızgındın. Hâlâ öyle misin"

İçindeki o öfkesini yenmiş gibi görünüyordu, o yense bile benim içimdeki öfke hâlâ dinmemişti, beni terk edip akaneye gitmesi yüzünden başımıza gelmişti bütün herşey.

"Değilim."

Onun en sevdiğni öldürmüştüm ve bana kızgınlığı geçmişti. "Seni içimde bitirip affettim hima, artık bi alakamız yok."

"Ama yinede canımı yakmak istiyorsun, beni oraya götürüyorsun."

"Çünkü iş verenim öyle istedi. Barda karşılaşmamız ise tesadüftü. Eğlenmek istemiştim, inupiyi eğlendirmek ablasının katiliyle."

Lanet olsun bugün işim vardı, haber bile vermemiştim. O güzel ve maaşı iyi olan işten atılmak istemiyordum.

"B-biliyor mu?"

Inuiye söylemiş olabilirmiydi?

"Hayır söylemedim."

Söylese benden nefret ederdi, açıkcası bana yardım etmek istedi. Ondan özür dilemek zorunda hissediyordum. "İnui iyi görünüyordu bugün, seninle konuşmayı kesince rahatlamış gibi."

Gözlerini yoldan ayırmayan koko bana kızgınlıkla şuansa bakıyordu. "Ben değilim işte."

"Onunla konuşursan herşey daha iyi olur koko."

Gözlerini direksiyona kitlemişti. Kırmızı ışıta durduğmuz an düşünmeye başladı. "Bugün çalışman gerekiyor değil mi."

"Evet hâlâ vaktim var."

Sarı ışıktan sonra yeşil yandı ve U dönüşü yapıp geldiğmiz yola geri döndü. "Seni bugün görmedim sende beni görmedin."

Bana neden iyilik yapıyordu anlamış değildim. "Buradan git hima, o kadından korkutuğunu hissedebiliyorum. Kazutora ile mutlu ol, çok uzaklara git."

"Kazumdan ne istiyor!"

Bir süre sustu. "Onu tanıyor musun koko."

"Evet eminimki onunla mutlu olucaksın."

"Biliyorum, umarım sende mutluluğunu bulursun."

"Mutluluğmu tekrar Kaybettim."

İnuiden mi bahsediyordu, ikisinin birbirlerine karşı duygularımı vardı. Şaşırmıştım, önce ablası sonrada kardeşi mi. Komikti ama mutlu olucak ise buna sevinmeliydim.

"Küçük bir özür + öpücük, herşeyi çözer."

Yüzüme ters ters bakıyordu. "Aslında haklısın."

Elbette, zamanında öyle birşey yapsaydı bana, kabul etmezdim. Ama inupi sever gibime geliyordu.

"Geldik."

Kemerimi çözüp son kez hajimeye baktım. "Sağol, dayak için yani."

Sırıtıp dilini çıkartmıştı. "Ne demek."

Kapıyı açıp aşağı indim. Uzun zaman sonra işe gitmek garip hissettiriyordu, arabının gitmesini bekleyip iş yerine girdim. Herkes işinin başında çalışıyordu. "Hima-chan. Müdür seni bekliyor odasında."

Timeback| Kazutora x Fem ReaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin