Allah'ın arabı

3K 341 285
                                    

"Gel buraya!"

"Geliyim de gebert demi!" Dedi bağırarak Felix.

Felix ile Jisung çikolata ile kavga etmişti, Jisung bir anda alıp yediği için Felix Minho'ya gidip, "Jisung aşkından ölüyor!" demişti. Şimdi ise bu yüzden birbirlerini kovalıyorlardı.

"Felix! Gel şuraya dedim!"

"Ya kesseniz mi artık!" Diye bağırdı Seungmin.

"Çikolata için bu hallere girdiler resmen. Klasik biz sanırım bu." Dedi Jeongin gerçekleri kabul eden ses tonuyla.

"Klasik haliniz bu resmen abi. Ben sizinle nasıl arkadaş oldum." Dedi Seungmin.

"Bizden farkın varmış gibi konuşma balık IQ." Dedi Jeongin.

Felix ile Jisung etrafta koştururken tabi kii yemekhaneye giren Stray Kids ile çarpıştılar.

"Yavaş olsanıza!!" Diye bağırdı Jisung.

"Etrafta deli dana gibi koşturan sizsiniz ama yavaş olmadı gereken biz miyiz?" Dedi Minho.

"Kırıcı olmana gerek yoktu." Dedi Jisung triple.

"Şey.. Jisung.. kırıcılık ile ne alakası var?" Dedi Felix arkadaşına inanmayarak.

"Beyin ayarlarımı bozdun Felix! Beni deli ediyorsun Felix! Allah'ın arabı!" Diye haykırdı Jisung.

Stray Kids kıkırdarken Minho Jisung'u kaldırmıştı. Felix ise kendisi kalkıp Changbin'e sövüp trip atmaya başlamıştı.

Seungmin ile Jeongin diğerlerine yaklaşırken bir alt sınıfta olan Stray Kids'e takıntılı olan 4 kız alanlarına yaklaştı. İşin garip tarafı bu Stray Kids takıntılı 4 kız, Twin Boys takıntısı olan 4 kız ile aynı sınıfta okuyorlardı. Changbin ve Felix ise onlardan kurtulmak için, onları biribiri ile shipliyordu.

"Chan Oppa! Sana çikolata aldım! Bitter en sevdiğinden!" Dedi Chaeyoung.

"Sağol ya." Diyip elinden aldı Seungmin. Ve hiç bitter sevmemesine rağmen yemeye başladı.

"Ama ben onu.. Chan Oppama vermiştim." Demişti kız.

"Zehirli mi diye bakıyorum sadece. Dimi hayatım." Dedi Seungmin ağzından çıkanları duymayarak.

"Hayatım?" Dedi kız.

"Hayatın?" Dedi Chan dışındakiler aynı anda.

"Hayatı evet. Hayatıyım. Öyle. Aynen. Herneyse. Gidebilirsin." Dedi Chan.

"Ne yani sevgili misiniz?" Dedi kız inanamayarak.

"Sanane." Dedi Jeongin.

Kız ise arkasına bakmadan koşarak oradan uzaklaştı.

"Kanka enayi misin?" Dedi Felix yanındakiler umursamadan.

"Evet." Dedi Jisung onun yerine yanıtlayarak.

"Biz buradayken kendi aranızda biz yokmuşuz gibi konuşmasanız diyorum?" Dedi Hyunjin.

"Bende sana artık çeneni kapatıp burdan uzasan diyorum?" Diye karşılık verdi Jeongin.

"Pekala. Öyle olsun." Dedi kırılmış bir ses ile Hyunjin. O yemekhaneden çıkarken diğerleri de onunla beraber çıkmıştı.

"Hyunjin!! Kaba olmak istememiştim!!" Demişti Jeongin.

Ve sonrasında derslerine girdiler.

<^><^>

Son teneffüstelerdi. Seungmin olanlardan habersiz sınıfında oturuyordu. Bir anda sınıfa Chan girdi. Seungmin'i kolundan tutup koridorun ortasına getirdi. Seungmin ne olduğunu kavrayamamıştı.

"Ne yani! Sevgili olup olmadığımızı mı merak ediyorsunuz?! Beni tanımıyor musunuz?! Ona mı bakacağım sizce!! Ona bir bakın!? Onu dövememek için kendimi zor tutuyorum!" Dedi Chan.

Herşeyi yeni yeni kavramaya başladı Seungmin. Chaeyoung yatmıştı dedikoduyu. Chan ise dedikoduyu bitirmeye çalışıyordu. Ama bilmiyordu ki korumaya çalıştığı çocuğun kalbini şuan fazlasıyla kırıyordu.

"Ne diyorsun sen Chan?" Dedi zar sor konuşarak Seungmin.

"Sağır falan mısın sen oğlum!? Nefret kusmakla meşgulüm sana! Senle sevgili olduğumu sanıyorlar! Seninle diyorum, düşüne biliyor musun!?" Dedi alayla gülerek Chan.

"Tutma o zaman kendini." Dedi Seungmin dolu gözleri ile.

"Neden bahsediyorsun sen!?" Dedi Chan.

"Tutma diyorum kendini. Döv beni. Kır ağzımı burnumu. Sen demiştin ki.. Sana iyi geldiğimi söyledin.."dedi sonlarda Chan'a fısıldayarak.

Ve son cümlesini sadece Chan duymuştu.

"Yalan söyledim. Ve şuan seninle uğraşamıcam. Kendini koruyamazsın. Ucube." Dedi Chan.

Bu sözlere dayanmayan Seungmin Chan'a tokat attı. Ve oradan hızlıca uzaklaştı.

Sinir Hastası- ChanMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin