Küçük bebeğim~

2.6K 262 139
                                    

"Çabuk ol biraz!" Diye bağırdı Seungmin.

Chan ise dışarı çıkacaklardı ama bir türlü gelememişti. Yaklaşık yarım saattir onu bekliyordu.

"Geldim geldim." Diyerek odadan çıktı Chan.

Seungmin'in yamına ilerleyerek yanağına öpücük kondurdu.

"Hey bir dahakine aradığımda kalk lütfen! Yarım saatte kök saldım!" Diye mızmızlandı Seungmin.

"Tamam bebeğim, söz bir daha uyandırmak için aradığında tekrar uyumayacağım." Dedi Chan.

Seungmin memnun olmuş bir şekilde gülümsedi.

Ardından çantalarını alıp dışarı çıktılar.

Bir taksiye atlayıp yakın mesafe olan lunaparka gittiler. O günü kendilerine eğlenmek için ayırmışlardı.

Sevgili olarak 1. haftalarının kutlaması gibi birşeydi bu.

"Chan! Buna binelim!" Dedi Seungmin.

"Seungmin o korku treni korkarsın." Dedi Chan.

"Bebe mi demeye çalışıyorsun bana??" Dedi Seungmin.

"Tamam tamam birşey demedim istediğine bineriz sevgilim." Dedi Chan.

Lunaparkın kartını alıp içine para yatırdılar. Ardından korku tüneline bindiler.

"Of çok dandik. O makyaj öyle mi olur? Biraz daha kan eklemelilerdi."Diyerek herşeyi eleştiriyordu Seungmin.

"Sevgilim sakin mi olsan? Yapmışlar işte, keyfini çıkar." Dedi Chan.

Seungmin memnun olmaz bir şekilde etrafına bakarken bir snda yukardan görüş alanına aniden giren iskelet ile çığlığı basmıştı.

Chan ise Seungmib'in çığlığına korkup ona sarıldı.

"Ne oldu?! Birşey mi oldu?!" Dedi Chan.

"Bak bak bu güzeldi.. bunu yapabilmişler!" Diye nefes nefese konuştu Seungmin.

Ardından Chan kahkahayı bastı.

"Korkmayacak beyefendiye bak. Hiç korkmadın bebeğim cidden." Alaylı bir şekilde söyledi Chan.

"Bir şeye korktuk diye hemen abart zaten!" Dedi Seungmin.

Sonrasında ise atlı karıncaya bindiler.

Herşey güzel ilerlerken bir kız Chan'a sarkıntılık yapmıştı. Tabii Seungmin durur mu?;

"Lan! Yelloz! Uzak dur sevgilimden!!" Diyerek bindiği attan inip kızın saçını çekiştirmeye başladı.

Tabii orada küçük bir kargaşa yaşandı. Ama birşey olmadan Chan Seungmin'i o alandan uzaklaştırmayı başardı.

"Niye kızın saçını çekiyosun!" Dedi Chan.

"Sana asıldı." Dedi Seungmin.

"Yakışıklıyım?" Dedi Chan.

"Biri bana asılsa hastanelik ederdin!" Dedi Seungmin.

"Haklısın, sana kızamam. Ama yine de sen kargaşa çıkarma bebeğim. Ne kadar ben yapsam da karşıyım biliyorsun." Dedi Chan.

"Bende karşıyım zaten ama o an dayanamadım." Diyip sevgilisine 'sarıl bana' dercesine kollarını açtı Seungmin.

Chan hemen anlayıp sarıldı sevgilisine.

"Güzel sevgilim." Dedi Chan.

"Chan! Chan!" Dedi Seungmin yerinde zıplayarak.

"Noldu yine?" Dedi Chan.

"Dönme dolap!!" Dedi Seungmin.

"Anladım. Gel binelim." Dedi Chan.

Ardından dönme dolaba bindiler. Seungmin tabii yine korkmayacağını iddia etmişti. Ta ki dönme dolap en yukarıya doğru gelene dek.

"Channie!" Diye bağırdı Seungmin.

"Efendim Minnie?"

"Yanına gel kucak kucak!" Dedi Seungmin.

Chan hemen anlayıp yanına oturdu ve kollarını Seungmin'e sardı. Seungmin ise yüzünü Chan'ın boynuna gömdü.

"Küçük bebeğim." Dedi Chan.

Günlerini çok güzel bir şekilde geçirmişlerdi. Tabii günün çoğu Seungmin'in korkmam diyip korktuğu dakikalar ile geçmişti. Chan'ın ise işine gelmişti. Bir çok kez sarılmışardı.

Günün sonunda Chan Seungmin'i evine bıraktı. Uyuduğundan emin olduktan sonra evine gidip kendini uykunun güzel koşlarına bıraktı. Kaossuz bir günü sonunda atlattığına seviniyordu.

Ta ki bilinmeyen numaradan mesaj gelene dek..

12 gün sonra yb atıyoruum. Başıboş çocuklara yarın yb atacağım. Çünkü fena halde uykum var şuan. Bu kitapta da finale yaklaştık gibi. Şindilik görüşürüüz💍💗

Sinir Hastası- ChanMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin