Buğra...
Karnımda sanki kelebekler uçuyordu. Tekrar aşık mı olucaktım ben?
Ah hayır Buğra öyle güzel bakıyordu ki...
"Senem..Senem?"
"E-Efendim?"
Afallamıştım. Kafam yerinde değildi. Buğraya aşık olmak istemiyodum.
"Senem birşey demiycek misin?"
"Hı?"
Buğra aval aval suratıma bakarken. Oturduğum yerden doğruldum.
"Bu konuyu sonra konuşsak iyi olur Buğra Abicim.
Buğra'nın gözlerindeki hayal kırıklığını gördükçe kalbim acıyodu.
"Peki."
Derin bir sessizlik...~•~
"Kızım Sahra seni bekliyodur yukarı çık artık."
Ah annem başıma neden böyle birşey açtın
"Anne gitmesem olmaz mı? Seni tek bırakmak istemiyorum."
Annem bana acılı ama bir yandan da şefkat dolu gözlerle baktı.
"Kızım bana birşey olmaz arkadaşın semi bekliyo git eğlen."
Annem benim eğlenmemi hep çok isterdi. Çocukluğumu gençliğimi yaşamamı.
"Peki gidiyorum o zaman"
"Tamam kuzum kendine dikkat et."
Eşyalarımı aldıktan sonra anneme son kez baktım. Masum gözleri bana bakarken elini görüşürüz anlamında salladı.
belki de bu onu son görüşümdü...*Dinn Donn*
Ah şu ziller sesleri çok sinir bozucu.
"Kim o??"
Sahra'nın çılgın sesini duyunca yüzüm gülmeye başladı.
"Bennn"
Neşemi korumaya çalıştım.
Sahra kapıyı açar açmaz boynuma sarıldı.
"Senemmmm gelmişsin. Hoşgeldin. Gel odama geçelim yada dur gel yemek yiyelim sonra odama geçeriz."
içeriye daha geçmeden Sahra pompalı tüfek gibi konuşmaya başladı.
"Ay kızım yeter. Kız daha yeni geldi az dur."
Nurgül teyze en sonunda sahraya kızınca bende rahatladım.
"Hoşgeldin kızım gel yemek yiyelim."
"Ellerimi yıkayıp geliyorum."
Lavaboya giderken koridorda bebek resimleri vardı.
Bir an durup incelemeye başladım.
Bu kesin Boraydı. Gözlerinden belli.
Yeşil gözleri o zaman bile güzelmiş.
Kendine gel senem
Banyo tam karşımdaydı. Ellerimi güzelce yıkayıp sofraya geçtim.
"Nurgül teyze döktürmüşsün valla."
Sofra mükemmel görünüyordu.
Nerdeyse her çeşit vardı.
"Kızım kalk abini çağır bakayım."
Sahra of çekerek Buğrayı çağırmaya gitti.
"Kızım sen tabağına al istersen gelir bunlar şimdi."
Başımı olumlu anlamda sallayıp tabağına birşeyler koymaya başladım ki o sırada Buğra ve Sahra kadrajıma girdi.
"Senem annemin yemeklerini beğendin mi hepsi mükemmeldir."
başımı olumlu anlamda sallayıp
"Eminim mükemmeldir daha tatmadım."
Buğra bana dik dik bakarken ona bakmamak için zor duruyodum.
Ah o ela gözler beni benden alıyo.
"Eee kızım beğendin mi yemekleri."
Nurgül teyze cidden mükemmel yemek yapıyormuş.
Başımı olumlu anlamda sallayıp
"Nurgül teyze cidden mükemmel olmuş hepsi."
Nurgül teyze sırtımı sıvaslayıp yemek yemeye devam etti.
~•~"Oh kızım ne dedikodu yaptık."
Sahra benim ruh ikizim gibiydi.
Tarzımız, müzik zevkimiz herşeyimiz aynıydı.
Yaşadığım herşeyi ona anlatmıştım aynı şekilde o da bana anlattı.
"Saat kaç ya?"
Sahra'nın bu sorusuyla telefonumu çıkardım.
"Saat 4'e geliyo."
oha cidden o kadar konuştuk mu?
"Yatalım o zaman."
"Ah bence de."
Uykum yoktu aslında hemde hiç.
"İyi geceler aşkım."
Aşkım mı? Bu kız net kanka olunacak insan.
"İyi gecelerr."
Sahra arkasını dönüp yatarken bende telefona bakmaya başladım.
Aklım annemdeydi. Merak ediyordum. Düşün düşün saat 5'e yaklaştı. En sonunda kalkıp lavaboya gitme kararı aldım. Kapıyı yavaşça açıp lavaboya doğru ilerledim.
"Ah şu ses de ne insan az müziği kısar."
Buğra'nın odasından müzik sesleri geliyordu.
"Gell"
ne diyo lan bu
"Senem gel içeri. Kapının önünde durma."
Bu çocuk nasıl herşeyi biliyo?"
Kapıyı yavaşça açtım Buğra karşımda duruyordu.
Yavaş adımlarla bana yaklaştı.
Tek eliyle kapıyı kapatıp kilitledi.
Kilitledi işte şimdi sıçtık
"Ne yaptığını sanıyorsun? "
Buğra bir adım daha yaklaştı.
"Şşş sakin ol güzelim. Sana zarar vermiycem."
Güzelim miyim gerçekten
"Ne saçmalıyorsun aç kapıyı çıkıcam."
"Cık cık cık böyle yapma güzelim."
Bir adım daha yaklaştı bir adım daha. Nefesi suratıma vuruyodu.
Öyle sıcaktı ki...Başımı döndürdü."Buğra sen ne yapmaya çalışıyorsun?"
"Beni uzun zaman önce sevdiğini biliyorum ve Şuan da nasıl oluyo bilmiyorum ama. Seni görünce kalbim sıkışıyo ellerim terliyo. Anlamıyo musun kızım? Aşık oldum işte"
"Bi dakika ne dedi-"Ve dudakları dudaklarıma kavuştu. Baştan aşağı yanıyodum. Benim cehennemim ateşin ta kendisiydi.
Ruhum'u yakan ateş..Yavaşça dudaklarını dudaklarımdan ayırdı. Daha çok yakınlaştı Artık nefesini daha çok hissediyodum. Eliyle belimi sıkıca tuttu ve kendine çekti. Dudakları tekrar dudaklarımı buldu. Bu sefer nazik öpmedi sanki yıllarca beklemiş gibiydi. Ne yapacağımı bilmiyodum ama Ruhum ve Bedenim istiyodu. Ve onların istediğini yaptım.
Karşımdaki hırçın ateş'e uydum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateşle İmtihan
Teen FictionYaşadığın herşey aslında bir hayal ürünü olsa..? Bazen kendimizi mutlu etmek için hayal ürünleri kurarız...Ama senem bunun sınırlarını aşmış bir hasta. Artık hayal dünyası onun yeni yuvası olmuştu. Kafanda kurulan bir kurgu bir düzen. Gerçek olmaya...