0.1

584 42 139
                                    

Bölümü meleğime adıyorum meloshhie

Normalde olsa bir kere yazdığım şeyi asla tekrar yazamam. Kesinlikle işkence gibi gelir. Sırf bu yüzden çok güzel ficlerim çöp oldu ama bu meleği kıramadım

O zaman SOULMATE geri döndü diyebiliriz!!









"Aptal çamaşır suyu müptezeli. Siktir olup gitsene artık şu okuldan!"

Yeni senenin ilk günü. Yeni yüzler, yeni öğretmenler, yeni arkadaşlıklar ve özlenen onca güzel şey. Tamam okuldan bahsediyoruz hiç de sevilesi bir mekan değil ama ne kadar nefret etsekte arkadaşlarımızla eğlendiğimiz, güzel anılarımızın olduğu lanet olası bir binaydı.

Kimileri yeni okul heyecanıyla, kimileri yaz tatilinin bitmesinin üzüntüsüyle gelmişlerdi okula. Heyecandan sabaha kadar uyuyamayanlar ve sabahın köründe ayağa dikildikleri için saatlerdir söven onca beden okulda toplanmıştı.

Değişen şeyler vardı elbette ama asla değişmeyen şeylerde vardı. Mesela artık son sınıf olmalarına rağmen ergen kavgalarını asla kesmeyen ikili gibi. İkinci sınıftayken başlayan bu kavga serüveni iki yıldır devam ediyordu. Artık hocalar bile ikiliyi disipline göndermiyorlardı. Özellikle üçüncü sınıf zamanları oldukça saçmaydı. Okula geliyor, kavga ediyor, uzaklaştırma alıyor ve bu döngü her zaman devam ediyordu.

Okulun ilk günü olması ikilinin kavga etmesine engel değildi tabii ki. Laf dalaşıyla başlayan kavgalar durdurulmazsa yumruklar aracılığıyla fiziksel bir hal alıyordu. İkilinin birbirine olan nefretinin ceremesini çeken dörtlü artık oldukça sıkılmıştı. Osamu, Suna, Kita ve Komori çözümü  ikiliyi yok saymada bulmuşlardı. Kavga ettiklerini gördüklerinde göz devirip ortamdan uzaklaşıyor, kavga sonrasında ise söverek pansuman yapıyorlardı.

Yine aynı şey olmuş, koridorda karşılaşan ikili laf dalaşına başlamıştı. Sakusa için bu oldukça saçmaydı ama ortalıkta ateşini arayan barut gibi dolanıyordu. Atsumu'nun en ufak bir hareketi sinirlerinin tepesine çıkmasına yetiyordu. Atsumu'ya sorsanız kavga etmeye başlama sebeplerini bile hatırlamıyordu. Bu onun eğlencesiydi. Siyah saçlı bedeni sinir etmek ona inanılmaz zevk veriyordu.

"Hah! Bana diyenede bakın! Okuman için hiç bir sebep yokken buraya geliyor ve sadece benimle uğraşıyorsun! Midemi bulandırıyorsun çakma sarı piç!"

Tartışmaları bazen seviyeli, bazen ilkokul düzeyinde olsa da kaos sever tayfa için mükemmel bir olaydı. Kavgayı duyar duymaz toplanıyor, laf sokan kim olursa olsun gaz vererek kavgayı alevlendirmeye çalışıyorlardı.

İkili kavgalarına devam ederken koridora giren dörtlü oldukça sakindi. Gördükleri manzaraya o kadar alışıklardı ki yok saymada oldukça başarılı bir hal almışlardı. Suna ve Osamu el ele sınıfa doğru ilerlerken, Akagi telefondan Kita'ya bir şey izletiyordu. Komori ise çoktan sınıfa gitmiş kavganın bitmesini bekliyordu.

Suna ve Osamu'nun Atsumu'nun yanından geçtiği sırada Sakusa daha fazla dayanamamış yumruğunu karşısındaki bedene geçirmişti. Yeri boylayan ikili ile Suna her zaman açık olan kamerası ile ikiliyi çekip yürümeye devam etti. Atsumu üzerindeki bedeni omuzlarından itip biraz doğruldu ve dizini siyah saçlı bedenin karnına geçirdi.

Koas sever tayfa bağırarak eğlenirken diğerleri buraya gelen hoca ile çaktırmadan tüymeye başladılar. Bayan Kiyoko ikilinin yanlarına gidip öylece dikildi. Öğretmenlerini fark eden ikili kafalarını kaldırıp masum bakışlar atmaya başladı.

"Dönemi açmışsınız bakıyorum. Çok mu özlediniz birbirinizi tatilde. Hadi bakalım sonra hasret giderirsiniz şindi sınıfa."

İkili hemen ayaklanmış hocalarının önünden ilerlemeye başlamışlardı. Sınıfa giren üç bedenle herkes ayaklandı ve hocalarına selam verdi. Kiyoko oturmalarını söyleyip hepsini selamladı. Sakusa duvar kenarına ilerlerken Atsumu cam kenarında olan yerine ilerledi. Ön sırada oturan ikizine ve sevgilisine iğrenen bakışlar atan beden bir arka sıraya ilerledi. En arkada oturan Akagi'ye göz kırpıp Kita'nın yanındaki yerini aldı.

Soulmate [Sakuatsu]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin