Derin bir iç çekti, çayını yudumladı. Dışarıda
yağmur yağıyordu. Camın buğusunu sildi. Dışarıyı
seyrederken gözünün önünden zorlu hayatı geçti.
Ancak Ömer de, Ali de her zorluğu geride
bırakmışlar, çile dolu geçmişlerinin, kişiliklerine
kattığı güç, azim ve olgunlukla hayatlarına devam
ediyorlardı. Ömer ve Ali'nin hayattan tek
beklentileri insan sevgisiydi. Bu iki arkadaş için, ne
para, ne lüks bir hayat onları mutlu edemezdi
Çanakkale'nin küçük bir kasabasında döşemeci
dükkânında çalışıyorlardı. İkisi de on dört
yaşındaydı. Her sabah koltukları yenilemek için
yırtılan kumaş tozları güne başlıyorlardı. Aynı
yaşta olmalarına rağmen Ömer Ali'ye hep bir abi
gibi davranırdı. Çok iyi biliyordu ki Ali tıpkı kendisi
gibi birinin korumasına ve sevgisine muhtaçtı.
Gölcük Depremi'nde ailesini kaybeden Ali'yi teyzesi
almıştı yanına. Teyzesi Nigar Hanım okuması için
çok mücadele vermişti ama Ali yaşadıklarının
şokunu atamamış, okula bir türlü alışamamıştı. Eniştesi onu evde hiç istemiyordu ancak
teyzesi eşine hep engel oluyor, Ali'nin geleceğini düşünüyordu. Okuyup da bir iş sahibi
olamayacağını anlayan Nigar Hanım Ali'yi apartman korkusundan dolayı tek katlı küçük
bir döşemeci dükkânına çırak olarak vermiş, hiç olmazsa bu şekilde bir meslek sahibi
olmasını istemişti. Dükkân'ın sahibi Numan'ın ise Ali' umurunda değildi. Yanında çalışan
bu iki çocuğa hiç iyi davranmıyordu. Onları geç vakitlere kadar çalıştırıyor, haftalıklarını
da çok az veriyordu. Bir yolunu bulsa öğle yemeği olarak verdiği simitlerin parasını bile
çocuklardan kesecekti. Ama çocuklar çok iyi çalışıyor, ustaları ne derse yapıyordu. Yalnız
bir gün Ömer ustası Numan'ın sert bir tokadını yemiş, ceza olarak öğle yemeği de
verilmemişti. Ömer her gün ustasının olmadığı zamanlarda, evde yalnız kalan küçük kız
kardeşini telefonla arıyor, ne durumda olduğunu annesi kadar o da merak ediyordu. Ne
var ki o gün ustasına yakalanmış ve ceza almıştı. Hayret haftalığı kesmemişti. Yan
taraftaki simitçi dükkânında çalışan küçük çocuk Ali ve Numan'ın konuşmalarını duyup
anlatmasaydı, Ömer ustasının neden onun haftalığından kestiğini hiç anlamayacaktı. Ali
Ustası'na "Onun yerine benim haftalığımdan alın" diye yalvarmıştı. O günden sonra Ali
artık Ömer'in kardeşiydi.
Ömer akşamları eve geldiğinde manzara hep aynıydı Babası yine bütün gün içmiş, sızmış
![](https://img.wattpad.com/cover/304126104-288-k700273.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mükemmel Hikayeler
FanficHikayeleri internetten okuduğum kitaplardan araştırıp buldum eğlence ders verme ve güzel vakit geçirme amaçlı yazılmıştır‼️ Hiç bir hikaye bana ait değildir hepsi alıntı olarak yazılmıştır amacı ders vermek eğlence ve güzel vakit geçirme başka bir...