Tatlı bir okuyucumun isteğini yapacağım umarım istediğin gibi olur
Mutlu olmak isterdin ama hayat sana bunu çok görürdü hep.
Ailenle birlikte çok mutlu bir hayatınız vardı ta ki yaşadığınız köydeki katliamlar artana kadar.
Anneniz artık orada yaşamak istemediğini söyledi babanızda bunu anlayışla karşıladı.
Köyünüzden ayrılacağınız için mutsuzdunuz ama annenizde haklıydı
Sonuçta bir çok komşunuz ölmüştü.
O gece eşyalarınızı toplamaya başladınız yarın sabah yola çıkacaktınız yeni köyünüze doğru.
Siz eşyalarınızı toplayıp yatmıştınız. Mışıl mışıl uyurken bir çığlık sesi duydunuz. Hemen odanızdan çıktınız. Gördüğünüz manzara karşısında şok olmuştunuz. Birisi oturmuş babanızla annenizi yiyordu. Size doğru bakıp gülümsedi. "Burda neler oluyor?!kimsin sen?" Ağlayarak bunları demiştiniz. "Sadece karnım acıktı buradaki insanların tadı harika"
"Lanet olası yamyam"
"A-a-a yamyam demek olmadı şimdi ben bir iblisim"
Ne!?
Hemen masadaki makası aldınız.
Ona doğru bir adım attınız.
"Beni de yiyecek misin?"
Hala ağlıyordunuz
"Hayır bugünlük bu kadar yemek yeter"
"SENİ PİSLİK" diyerek makasla ona koştunuz. Sizi yere savurdu.
"Belki de senide öldürmeliyim ha? Ne dersin?" Ağlamaktan ve acıdan cevap veremiyordunuz. Gerçekten ağır yaralanmıştınız. Gözleriniz kapanırken birinin geldiğini gördünüz.
Bir saniye elinde katana mı vardı onun?
Daha fazla göz kapaklarınızı açık tutamayarak gözlerinizi kapadınız.Uyandığınızda sabahtı. Nerdeydiniz? Burası da nereydi?
Hafif dikeldiniz karşınızda üç erkek üç kız tarafımdan yatakta tedavi görüyorlardı.
Kızlar gözlerini size çevirdi sizi kontrol etmeye başladılar.
"Burası neresi? Nerdeydim ben?!"
Üç kızdan yeşil tokalı konuşmaya başladı "burası kelebek konağı bir kaç gün burda tedavi göreceksin"
O sırada aklınıza dün gece yaşananlar geldi.
Gözleriniz doldu. Kontrol bitince bacaklarınızı kendinize çekip düşünmeye başladınız. Sonra yatar pozisyonda ağlamaya başladınız.
"Şey iyi misiniz?"
Karşı taraftaki oğlanlardan biri sordu anlında yara olan çocuk evet o sormuştu. Oturur pozisyona geldiniz.
"Evet iyiyim."
"Ailene iblis mi saldırdı?"
İblis... dün gece o yaratıkta öyle demişti
"Evet galiba. İblis tam olarak ne"
"İnsanlarla beslenen şeyta yaratıklar, bunların üst ve alt kademeleride var."
Üst ve alt mı?
Gerçekten hayat çok garip.
"Ha- bu arada ben Kamado Tanjiro"
"Bende (s/s) (s/a)"
"Tanıştığımıza memnun oldum"
"Bende"
İki yanında yatan oğlanlara göz gezdirdim
"Bunlar arkadaşlarım. Sarı saçlı uyuyan Zenitsu, domuz maskesi takıp yatanda İnosuke"
Garip tiplerdi bir süre böyle konuştunuz.
Aradan 2 gün geçmişti birbirinize iyice yakınlaşmıştınız. Her gece yaptığınız gibi dışarıya çıkıp oturdunuz.
"Sen niye iblis avcısı olmak istedin Tanjiro-kun?"
" Benim ailemi Muzan öldürdü bende o günden beri iblis avcısı olup muzanı öldürmek istiyorum"
Aklınıza anneniz ve babanız geldi
Yine gözleriniz doldu
"Sorun nedir (s/a)-san?"
"Şey benim ailemi de bir iblis katletmişti o aklıma geldi"
"Senin adına üzüldüm (s/a)-san ama artık ben varım üzülme"
"Biliyorum çok erken ama ben sana aşık oldum y-yani yaşadıklarımız benzer iyi birisin güzelsin"
Hafifçe gülümsediniz "Aynı duyguları paylaşmamız ne kadar hoş Tanjiro-kun"
"Ne!? Şimdi sen benden mi hoşlanıyorsun" "bak sana kısaca açıklayacağım"
Bunu der demez dudaklarına yapıştınız
İlk başta hayatın hep sana çok gördüğünü söylemiştim ya işte bu konuda size bunu çok görmemiş
Dudaklarınız ayrıldıktan sonra ikinizde kızarmış bir yüzle birbirinize bakıyordunuz.
"Şimdi biz neyiz"
"Sen ne istersen o"Umarım olmuştur