Bağımlı Aşk (bxb)

Benim

Arkadaşlar başlamadan önce uyarı yapacağım çünkü açıklamayı okumadan ve etiketlere bakmadan kitabı okumaya başlayanlar var.

Kitabın ana karakteri Yandere, anlamını bilmeyenler için açıklayayım.

sevgisini psikopatça biçimlerde dışa vuran (sevdiğine ulaşmaya çalışanları öldürmek; bazı durumlarda sevdiğini öldürmek vs.) karakterleri * nitelendirmek için kullanılan manga terimi.

Size spoi vermiş olacağım ama bu kitapta ana karakter diğer ana karakteri öldürmeyecek.

Yandere kitabı olduğundan kan çok olacak ve karakterimiz tabii ki sevdiğine zarar verenleri ve yaklaşmaya çalışanları öldürecek.

Bu uyarıları dikkate alın lütfen.

İyi okumalar

"Kanka bugün geliyorsun ha itiraz istemiyorum hiçbir şekilde" dedi Kaan kolunu omzuma atarken.

"Geliyorum dedim işte, niye söylenip kafamı şişiriyorsun?"

"Senin gibi asosyal birisinin dışarı çıkıp konsere katılması rüya görüyormuşum gibi hissettiriyor da ondan."

Omzuma attığı kolunu cimcikledim.

"Ahh! Acıdı lan." Kaan kolunu çekip cimciklediğim yere baktı.

"Ya kolum kopsaydı ha?" dedi kafasını kaldırarak.

"Bir de bayıl istersen Kaan?" ikimizde gülerek yürümeye devam ettik.

"Ulan Kaan bari bilindik bir şarkıcıya falan gitseydik. Ne bileyim Tarkan ya da Hadise falan. Götüreceksin bizi ne olduğu belirsiz birisine. İsminden bakayım dedim Google amca bile bulamıyor."

"Kanka valla ne diyim bana da bir arkadaş önerdi. O manitasıyla geleceğinden yanlarına gitmek yakışık almaz."

"Dua edelim de sesi güzel olsun. Değilse seni camdan sallandırırım yemin olsun."

"Sen orasını hiç merak etme. Benim arkadaş var ya bu işin adamı ya. Kötü olsa önermezdi burayı, çok seçici birisi."

"Öve öve bitiremedin şu arkadaşı ne varsa. Neyse en azından o kadar kalabalık olmaz."

Kalabalık konserlerden nefret ediyordum. Sevgilisinin omuzuna çıkan kızlar, sağda solda devrilmiş içki şişeleriyle düşünmek bile içimi sıkmaya yetiyordu.

"Ön sıradan bilet bile kaptık onun sayesinde daha ne istiyorsun oğlum eğlenmene bak."

"Yapacak bir şey yok, söylediğin gibi eğlenmeye çalışırım. Hadi akşam görüşürüz, geç kalayım falan deme sakın." dedim yol ayrımına geldiğimizde.

Kaan düz ilerleyecekti ben de sola sapıp biraz yürüdükten sonra evime ulaşacaktım.

"Hadi görüşürüz koçum, geç kalmam merak etme senden daha heyecanlıyım ben akşam için."

Gülümseyip el sıkıştıktan sonra ayrıldık.

Benim için çok büyük bir değişiklik olacaktı bu, evimden dışarı aylardır çıkmayan ben konsere gidecektim.

Aslında başta Kaan'ın teklifini reddetmeyi düşünüyordum ama küçük bir değişikliğin bana da iyi geleceği kanaatine vardım.

Sonbahar mevsimindeydik,
Yapraklar ağaçlardan düşerken rüzgarla birlikte savruluyorlardı. İçime derin bir nefes çektim, sonbaharın havası ayrı güzel oluyordu.

Yere çömelip daha kurumamış olan yaprakların arasından gözüme kestirdiğimi alıp naylon paketin içine koydum. Böylece asla kurumayıp Sonsuza kadar benimle kalacaktı, benim olacaktı.