2. Anladı

5.5K 251 32
                                    

Oy vermeyi unutmayınnn

Sizden tek bir ricam var.

Bu kitabın yorum sayısı fazla olsun. Çünkü ben bu kitabı çok severek yazdım ve yorumlarınızı çok merak ediyorum.

Keyifli okumalar
______________

Senin de saçına karlar yağacak
Senin de gözüne yaşlar dolacak
Elbette kalbini biri yakacak
Beni anacaksın günün birinde
Beni anacaksın günün birinde

"İyi günler Náyga teknoloji müşteri hizmetlerine hoş geldiniz. Görüşmelerimiz kalite standartları gereği kayıt altına alınacaktır." 

"İsmim Deniz, size nasıl yardımcı olabilirim?" Kısa bir gülme sesi geldi.

"Ben de Okyanus." Dalga geçmiyordur umarım. Genç sesiydi muhtemelen benden birkaç yaş küçüktü. Bunu nasıl anladığımı sorgulamayın. İnsan sarrafı olmuştum artık.

"Buyurun Okyanus bey, nasıl yardımcı olabilirim?"

"Bu bilgisayar açılmıyor." Konuşmaya üşenir bir sesle söylendi.

"Bilgisayarınız dizüstü mü masaüstü mü?"

"Dizüstü."

"Bilgisayarınızın pil durumunu kontrol eder misiniz lütfen?" Oflama sesiyle sinir olurken sakin kalmaya mecburdum.

"Şarjı tam doluydu."

"Pekala bana sorunun tam olarak nasıl gerçekleştiğini anlatır mısınız?"

"Film izliyordum, sonra durdurup lavaboya gittim. Geldiğimde ekran kapalıydı. Açıp kapattım olmadı. Şarja taktım yine olmadı." Öncelikle kolay kontrolleri yapalım o zaman.

"Anlıyorum Okyanus bey. Şu anda bulunduğunuz ortam aydınlık mı?" Karşıdan kıkırtı sesi geldi.

"Ne yapacaksın ayol. Odada tek başımayım. Ayrıca odama güneş değiyor şu an, yani aydınlık." Olmayan beynine tüküreyim. Yok amına koyayım seksting yapacağım.

Sakinim

Sakinim

Sakinim

"Ekran parlaklığınızı kontrol eder misiniz?" Egolu bir gülüş yolladı. Biraz da küçümseme vardı bu gülüşte.

"Denizciğim o kadar basit bir neden olsa fark ed-" Ups galiba geri zekalı olduğunu fark etti.

"Teşekkür ederim Deniz bey. İyi günler." Deyip suratıma kapatınca keyifle güldüm.

Sıradaki çağrıyı daha fazla bekletmeden kabul ettim.

"İyi günler náyga teknoloji müşteri hizmetlerine hoş geldiniz. Görüşmelerimiz kalite standartları gereği kayıt altına alınacaktır." 

"Buyurun ben Deniz. Size nasıl yardımcı olabilirim." Karşıdaki kadından cevap gecikti.

"Ya şey hatta o kadar beklettiniz ki, ne diyeceğimi unuttum. Aklıma gelince ararım." Ve bir telefon daha yüzüme kapanır.

1 saat sonra

"Hanımefendi şu an masaüstünüzde neler var?"

"Kahve fincanı, ajandam, kal-" Allah'ım sen sabır ver.

"Hanımefendi masaüstü demek Bilgisayarınızın ekranı demek."

13 dakikanın sonunda bu müşteri ile sorunu hallettiğimizde rahatlamıştım. Biraz ara versem iyi olurdu. Öğle yemeğimi yemeliydim.

"Deniz, abim gelir misin?" Kapının açılma sesinden dolayı ara verdiğimi anlamış olmalı. Ve evet evden çalışıyordum.

"Efendim abi?" Diyerek kahvesini içen abimin karşısına oturdum.

Elindeki kahveyi masanın üzerine bıraktı ve bana döndü.

"Geçen gün, o garip hareketlerinin nedenini öğrenebilir miyim?" Siktir! O günden bahsediyordu. Anlamamazlıktan gelmek en iyisiydi.

"Geçen gün derken?" Gözlerini devirip ayağa kalktı ve yanıma geldi.

"Çağan geldiği gün. Ne yapmışım deme, sen ne yaptığını çok iyi biliyorsun." Köşeye sıkışmak...

"Bir şey yapmadım ki." Sinirle güldü.

"Deniz! şortu kısaltmalar, nemlendiriciler falan hayırdır? Ne iş?" Saklamam salaklık olurdu. Abim zaten anladığı için soruyordu.

"Ben...hoşlanıyorum." şaşırmadı.

"Biliyordum." Çekinerek gözlerine baktım.

"Kızdın mı bana?" Sıkıntılı bir nefes verdi. Gözlerine baktığımda yavaş yavaş endişe tohumlarının ekildiğini gördüm. Muhtemelen korkuyordu. Böyle bir dünyada o kadar çok homofobik vardı ki... canımın yanacağından korkuyordu.

"Neler düşündüğümü az çok tahmin ediyorsun?" Kafamı sallayarak gözlerimi etrafta dolaştırdım.

"Sana bir erkekten hoşlanıyorsun diye kızıp, afra tavra yapamam. Kalp kimi seveceğini seçemez. Ama dikkatli ol olur mu? Kimse bilmemeli Deniz, beni anlıyorsun değil mi?" Yine kafamı salladığımda tebessüm etti.

"O da seviyor mu?" Sevgiliydik.

"Evet, platonik değil yani." Kaşlarını çatıp bir küfür mırıldandı.

"Bende diyorum niye zırt pırt burnumun dibinde bitiyor. Meğersem Kardeşime göz koymuş yavşak." Kardeşinde ona göz koydu ama...

"Ya abii." Deyip gülünce bana döndü.

"O şerefsizi temiz bir dayak bekliyor." Kaşlarımı çatınca kendi de çattı.

"Çatma o kaşları! Şimdiden onu bana koruyorsun. Bak bilirsin ben kıskanç bir adamım." Dediğinde ellerimi havaya kaldırdım.

"Tamam tamam." Bir süre sessizlik olunca ensesini kaşıdı.

"Ne zamandan beri hoşlanıyorsun? Ya da aşıksın." Gözlerine Utanarak bakıp Kafamı çevirdim.

"Hadi anlat."

"Geçen sene kışın sinemaya gitmiştik, hatırlıyor musun? Sen, ben ,Çağan, Eren abi." Kafasını sallayınca devam ettim.

"Onda sen bile bana ceketini vermemiştin çünkü hava çok soğuktu. Ama Çağan kendini düşünmeden o soğukta ceketini bana vermişti. Ve sabahına hasta olmuştu." Bir şeyler kafasında canlanmıştı.

"O zaman etkilendim, şimdi aşığım galiba. Çünkü görmediğim zaman nefesim daralıyor sanki." Kafasını salladı ama bir şey demedi.

Kaşlarını çatıp bir süre yüzümü inceledi.

"Aranızda bir şey geçti mi?" Cinsel olarak sorduğunu anlayınca Kafamı eğip ellerimle oynamaya başladım.

"Öpüşme hariç hayır." Dişlerini sıktı ama kendini tuttu. Sonuçta iki sevgili öpüşebilirdi. Bunu bildiği için kızamadı. Ama sinirlendiğini biliyordum.

"Ben gidince Eren de kal. Bir de aklım sizde olmasın." Daha fazla sinirlenmesin diye tamam dedim. Nasıl olsa bir yolunu bulup Çağan'a giderdim.
_________

Her gün saat 18.00 da bölüm atacağım.

Bölümlerin hepsi, finalde dahil yazılı. Bekletmeyeceğim yani.

Hoşça kalın

Abi Deme Bana |BxB|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin