ACI DOLU BİR HAYAT

85 21 133
                                    

Olanlar olmuştu. Kırık kemiklerimin acısını henüz iyileşmemişti. Fakat asıl acı bedenim de değil de kalbimdeydi. Ölen hayvan dostlarımı bir türlü unutamıyordum. Onlar benim her şeyimdi. Onları öldürerek bütün dünyamı elimden almışlardı.

Her şeyi.

Düğün günü gelip çatmıştı. Beni zorla istemediğim bir adamla evlendiriyorlardı. Ben ilk değildim. Sonda olmayacaktım. Dünyada küçük yaşta zorla evlendirilen tek kız değildim. Yaygındı bu. Çocuk gelin meselesi Ortadoğu'nun acı gerçeklerinden birisidir.

Biliyordum ki gerçekler acıtır. Bu her zaman öyledir.

Kocam olacak Ali oldukça mutlu görünüyordu. Çocukları da yanındaydı. Büyük kızı benimle aynı yaştaydı. Halen daha 50 yaşında bir adamla evlenecek olduğuma inanamıyordum. Ben sadece 15 yaşındaydım.

Dayım Ekrem "Sonunda bu kızı yola getirdik" demişti amcama.

"E ben sana ne dedim? bize karşı mı gelecek? biz büyükleri ne dersek o olur.Biz Allahın emirlerini yerine getiriyoruz sadece. Ve  onun emirlerinden birisi de evliliktir". dedi Mahmut. Bunu söylerken kahkaha atmıştı.

"Evlilik kutsaldır değil mi güzel karıcığım?" diyerek kara çarşaflı eşine sarıldı dayım. Kuzenim Efe' de düğünüme gelmişti. Onu gördüğüme oldukça şaşırmıştım. Çünkü yıllardır görüşmemiştik. Koca adam olmuş diye düşündüm. Onu en son gördüğümde 12 yaşında filandı. Bende 5 yaşında filandım herhalde. Şimdi 22 yaşında olmalıydı. Efe hakkında oldukça kötü şeyler duymuştum. Bunu bana meraklı komşum söylemişti. Dedikoducu filandı, ama, asla yalan haber yaymazdı Emine abla.  Duyduğuma göre bu Efe lisedeyken kuzenini taciz etmişti. Sonra da ne olduysa nasıl evliliğe ikna ettiyse artık kuzeniyle evlenmişti. İki tane de  çocukları vardı. Biri otizmli idi , diğer iki çocuğunu da karısı ismi Elif imiş doğumda düşürmüştü. Bu akraba evliliklerinde olan yaygın bir durumdu. Ensest halen daha bu ülkede vardı. Benim aklım almıyordu. Bu sapıklıktı. İnsan nasıl kan bağı olan birisiyle kuzeniyle evlenebilirdi? aklım almıyordu. Bu daha hiç bir şey değildi. Ensestin her türlü iğrençliği vardı bu toplumda. Sapıklıklar, hastalıklar, kötülükler bir türlü bitmiyordu.

"Evet siz Ali Yıldız, Sertap Yıldırım'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?".

"Evet" diyerek yanıt verdi Ali.

"Peki siz Sertap Yıldırım ,Ali Yıldız'ı kocanız olarak kabul ediyor musunuz?". O anda " Hayırrrrr istemiyorum diyerek bağırmak istedim ancak bunu yapamadım". Uzun bir süre bekledim. Yanıt vermedim. Ağlıyordum. Bu esnada dayım Ekrem silahını gösterdi. Eğer evlenmezsem beni vuracaktı. Her şeye rağmen yaşamayı seçtim. Tabi buna ne kadar yaşamak denirse.

"Evet" dedim. Ve imzalar atıldı. Artık evliydim.

KABUS GECE

O gece gözlerimi kapattım. Bu yaşlı adam üzerimdeyken, içimdeyken ben sürekli olarak  ağlıyordum. Hiç zevk almamıştım. Canım aşırı acıyordu. Beni çok zorlamıştı.  Olmamıştı. Ve canımı yakana dek devam etti. Asla durmadı. Cinsel birleşme çok ama çok zor gerçekleşmişti. Bunun nedeni henüz çocuk olmamdı belki de. Cinselliğe hazır değildim. Ve üstelik midemi bulandıran, bana dokunduğunda nefretini daha da artıran sevmediğim, iğrendiğim, yaşlı bir adamlaydım. Ne yapabilirdim ki? 

Sonunda içime girmişti. Girdi,çıktı. Sonra arkasını döndü. Uyumaya başladı. Pis kokuyordu. Yıkanma alışkanlığı sık olmayan, terleyen, bir adamdı. Horlamaya başladı. Yatak kan içindeydi. Fazla kanamam olmuştu. Normalde azdır bu. Ayağa kalktım. Mutfaktaydım. Su içiyordum.

Derken birdenbire mutfağa geldi.

"Ne yapıyorsun sen orada?".

"Su içiyordum".

SERTAPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin