dilenci değilim, bir oy verir misiniz?
"Onun böyle birisi olduğunu bilseydim ondan kesinlikle hoşlanmazdım!" Sinirle bağırarak odamda dönmüş, telefonun ucundan beni dinleyen zavallı Jimin'in derin nefesini duymuştum.
"Daha iki gün önce onun için ölüp bitiyordun, ne oldu anlamadım." Dediğinde üstümdeki pijamalarımı düzeltmiş, yatağa oturmuştum. "Beni tehdit etti Jimin, babama dans ettiğimiz geceyi söylemekle tehdit etti!" Diye bağırdığımda Jimin'in kaşlarının çatıldığına emindim.
"Doğru düzgün konuştun mu? Bana böyle bağırdığın gibi ona da bağırmadın değil mi?" Sorduğu soru ile birkaç saniye düşünmüş, gözlerimi kısmıştım. "Hayır." Kısık çıkan sesim yalan söylediğimi belli ettiğinden o söylemeden hemen devam etmiştim. "İyi tamam, biraz sinirlendim ve bağırdım. Sonra da tehdit etti."
Jimin'in güldüğünü duyduğumda dudaklarımı büzmüş, başımı eğmiştim o göremesede. "Ne gülüyorsun şimdi?" Huysuzca mırıldandığımda gülmesi kesilmiş, sonunda konuşabilmişti. "Jeon Jeongguk, otoritesi ile tanınıyor adam. Önüne geçmiş cırlamışsın resmen, ben de olsam sinirlenir ve tehdit ederdim."
Duyduklarım ile gözlerimi kırpıştırmış, dudaklarımdan bir nida fırladığında bedenimi yatağa atmıştım. "Başıma çok büyük bela aldım, hepsi Hoseok ve Namjoon'un suçu." Dediğimde onaylar mırıltısını işitmiş, daha kötü hissetmiştim bu yüzden. "Tamam, biz ne yapacağımızı düşünelim şimdi. Sonra ağlamaya devam edersin."
Birkaç saniye beyaz tavanımı izlemiş, ardından elimi alnıma koymuştum. "Onu nasıl ikna ederim ya da ondan nasıl kurtulurum bilmiyorum." Dediğimde o da birkaç saniye sessizleşmiş, sonunda elini şıklattığını duyduğumda heyecanla dikleşmiştim olduğum yerde. "Neden ona yakınlaşmayı denemiyorsun? Yakınlaştığınız zaman ipleri eline bile alırsın belki." Saçma sapan bir fikir ortaya koyduğunda kaşlarımı çatmış, başımı iki yana sallamıştım. "Saçmalama, onunla yakınlaşmak istemiyorum. Yakınlaşamam da zaten."
"Nedenmiş?" Diye sorduğunda parmağımı yavaşça yorganıma sürtmüş, derin bir nefes almıştım. "Sanırım bir sevgilisi var, instagram postunda gördüm." Jimin'in derin bir nefes alması ile onu da bunalttığımı anlamış, gözlerimi kısmıştım hızla. "İyi tamam, yakınlaşmayı denerim. Ama arkadaşça!" Dediğimde güldüğünü duymuş, ben de gülmüştüm. "Sana tatilinde başarılar o zaman, şimdi gitmem gerekiyor. Babama yardım edeceğim, görüşürüz."
Telefonu kapattığında yavaşça yatağıma uzanmış, gözlerimi kapattığım anda önümde beliren tanıdık sima ile sertçe yutkunmuştum. Kaş piercingi ve siyah saçları ile bana bakan Jeongguk'u görmek karnımın istemsizce karıncalanmasını sağlamış, ellerimi oraya doğru koyup cenin pozisyonuna geçmiştim. "Sikeyim, çık aklımdan." Demiştim boğuk çıkan sesim ile. Bir anda neden onu hayal etmeye başlamıştım anlamıyordum, âdeta zihnimi kontrol edemiyordum.
Koyu gözlerini bedenimi süzerken hayal etmiş, ellerini yeniden belime dolayışını düşündüğümde dudaklarımdan firar eden kısık inleme ile utançla ayağa kalkmış önümdeki şişliğe bakarak kızaran yanaklarımı tokatlamıştım. "Nasıl bundan etkilenebilirim!?" Diye bağırdığımda koşar adımlarla odama bağlı lavaboya girmiş, duş kabinine girdikten sonra üstümdekilerden kurtulurken sertçe yutkunmuştum.
"Bunu yaptığıma inanamıyorum." Yavaşça suyu açmış, önümdeki sertliğe asılarak derin nefesler vermiştim. "Onu düşünmeyeceğim." Demiştim zorlukla. Dakikalarca rahatlamaya çalışmış, ancak başarısız olduğum için sinirle duvara yaslanmıştım. "Neden gelemiyorum?"
Aklıma yeniden tanıdık beden girdiğinde derin nefesler almış, alnıma yapışan saçları ittirirken gözlerimi kapatmıştım. "Sadece bir kere.." Demiştim kısık çıkan sesim ile. Büyük ellerinin belimden yavaşça altlara doğru kaydığını düşünmüş, benim ellerim yerine onun ellerini hissettiğimde büyük bir inleme ile sona yaklaşmaya başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dance with me - taekook.
FanfictionTaehyung girdiği iddia sonucu tanımadığı biri ile dans etmek zorunda kalır, bu kişinin babasının ortaklarından Jeon Jeongguk olduğundan bihaberdir.