maç bittiğinde miyo'yu kucaklayıp çıktım çünkü fanlar kazanan inarizaki'yi kutlamak adına sahaya inmişti. miyo da atsumu'nun yanına gitmek istiyordu ama zarar görür diye korkuyordum o kalabalık arasında.
"ben de atsumu ile fotoğraf çektirmek istiyorum!"
kendimi tutamayıp kahakaha attım. koridorda, miyo'nun hemen önünde diz çökmüş halde duruyordum. "ne zamandır babana ismiyle sesleniyorsun sen bakayım?"
"miyo." atsumu'nun sesini duyduğumuzda o yöne baktık. miyo da ona doğru ilerledi ve ortada buluşup sarıldılar birbirlerine.
yavaşça doğrulup ellerimi ceplerime soktum. yanlarına gitmek yerine uzaktan seyrettim ikisini. miyo ilerde atsumu gibi bir voleybolcu olmaya karar verdiğini ona heyecanla anlattı.
o sırada telefonum çaldı. arayan bokuto'ydu. bekletmeyip açtım. "dinliyorum kou?"
"bu akşam yemeğe gelecektiniz ya bana. nerede kaldınız? biraz daha gecikirseniz trafik yüzünden buraya hiç varamayabilirsiniz."
yüzümü buruşturdum. "unuttum desem..." o bana aptal olduğumu söylerken ben de özür dileyerek miyo'ya ilerledim. "miyo, hadi, gidiyoruz."
atsumu'ya sıkıca sarıldı. "atsumu ile kalmak istiyorum!"
"ona ismiyle seslenme." dedim azarlayan bir tonda. "bugün kou abine yemeğe gidecektik hani, unuttun mu?"
kollarını gevşetti ve gözlerini heyecanla açtı. "akaashi de olacak mı?" akaashi kou'nun sevgilisiydi.
"olacak tabii. annen de olacak."
kollarını bana uzattı. "tamam. gidelim." onu dikkatlice kucağıma aldıktan sonra atsumu'ya bakıp resmi bir şekilde başımı eğdim.
"kou kim?" diye sordu mırıltıyı andıran bir ses tonu ile.
yanıtlamaya pek niyetim yoktu ama benim yerime miyo yanıtladı onun sorusunu. "kankam." dedi. "babamın iş arkadaşı. benim de kankam."
güldüm. "öyle deme miyo, ayıp olur."
"ama kou bir şey demiyor. ben ona kanka dediğimde o da bana kanka diyor."
yüzümdeki tebessümle ona bakıp saçlarından bir tutamı kulağının ardına sıkıştırdım. "babana veda et hadi."
avuç içine bastırdı dudaklarını. ve atsumu'ya koca bir öpücük attı. atsumu da kocaman gülümseyip onu yanağından öptü. "görüşürüz bebeğim."
miyo da tatlı tatlı konuştu. "görüşürüz baba. seni seviyorum."
ー
"ne gerek vardı bu kadar şeye?" bokuto'ya masayı kurması için yardım eden kiyoko mahcup bir şekilde konuşuyordu bir yandan da. akaashi ise hemen yanımda miyo ile sohbet ediyordu. miyo'nun sevgilisiydi o, miyo için. büyüyünce evlenmek istediği kişiydi.
"akaashi, bugün babamın maçına gittim ben biliyor musun? babam çok iyi bir oyuncu. ben de büyüyünce onun gibi olmak istiyorum."
"atsumu'nun maçına mı gittin?" bokuto'ya baktım ve onayladım. derin nefes verip başını iki yana salladı. "seni anlayamıyorum." muhtemelen bunu miyo için yaptığımı düşünmüyordu. atsumu'yu görmek istediğim için oradaydım ve miyo da bahanemdi bokuto'ya göre.
masaya oturduğumuzda usul usul yedik yemeklerimizi. havadan sudan bir sürü şeyden konuştuk. her birimiz huzurluyduk o esnada.
yemekler bittiğinde masayı kuran bokuto ve kiyoko koltuklara oturdular. akaashi ile ben de masayı toplamaya başladık. miyo bize ayak bağı olmasın diye kiyoko da onu birtakım sorularla oyalamaya başladı.
ben bulaşıkları makineye dizerken konuştu akaashi. "miyo voleybolcu olmak istiyormuş."
"evet, bana da söyledi. atsumu'ya özeniyor.
"ilerde başına iş açar bu." dedi direkt olarak. "miyo ilerde atsumu'yu isteyebilir." bildiğim şeyleri tekrar ediyordu. ben de düşünmüştüm bunları.
"ne yapmamı istiyorsunuz? miyo'yu ondan uzak mı tutayım? ne yapayım?"
akaashi sesini kıstı. "evet, uzak tut miyo'yu o adamdan. sen aklından bile geçirmiyor olabilirsin ama o adam kesinlikle miyo'yu senden koparmak istiyor. sen o adam için hâlâ üzülüyorken o, sana karşı kin tutuyordur emin ol. mantıklı olalım sakusa, adamdan çocuğunu aldın. miyo onun öz kızı. geri istemiyor mudur sence? hâlâ ondan hoşlanıyorsun, biliyorum. ama bir an önce karar versen iyi olur. miyo'yu mu daha çok seviyorsun yoksa o adamı mı?"
şimdi bile hiç tereddütsüz cevap verebilirim. "elbette miyo'yu, elbette onu daha çok seviyorum."
"iyi. o zaman o adamdan uzak dur. miyo'yu da uzak tut..."
-
selam en guzel kurguma bolum attim.
(en guzel ama degeri bilinmeyen kurguma*)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kırmızı kapaklı anı defteri # sakuatsu
Fanfiction# angst degil sakuatsusuz son. ❝miyo sadece senin kızın değil.❞ mutlu son mu? söz veremem.