Perşembe
08:20Sibel: Bugün gelecek misin?
Sibel: Bir şey lazım mı?
(Görüldü)
Murat: Yok iyiyim. Yarın gelirim herhalde. Yatıyorum şimdi.
Sibel: Onur da kaç gündür gelmiyor okula.
Sibel: Cengiz falan hep çok gergin. Görmen lazım.
Sibel: Sence haberleri var mıdır?
Murat: Sanmam :)
Murat: Götü yemez bir ibne tarafından öpüldüğünü söylemeye.
Sibel: Of şöyle deme ya Murat.
Sibel: Neyse tamam. Bir şey olursa haber veririm.
Murat: Tamam canım.
Sibel: Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi?
Murat: Beni sevmeyen ölsün ;)
Sibel: Ruh hastası.
Murat: Öptüm canım.
Sibel: Ben de, hadi bye.
Sibel'i çektiği kaydı silmeye ikna etmem biraz zaman almıştı. Zaten en başından beri planım video, resim değildi. Bunu ona, mor gözümle anlattığımda çıldırmıştı. Hatta bana yirmi dört saate yakın trip atmıştı. Ama uzatmamıştı işte. Sonunda normale dönmüştük. İyiydik.
Şimdi olsa bir daha yapamazdım herhalde. Onu öpmekten bahsetmiyorum. Karşındakinin tiksineceğini bilerek bunu yapmak büyük manyaklık. Ve en başından beri planım yalnızca onu öpmekti. Ama hani olur da her şey istediğim gibi gitmezse, o zaman üzerinde oynama yapacağım ikinci yedek plan gerekti. Ama buna gerek kalmamıştı. O da kafayı yemişti. Gözümün önünde. Yedek plan çöpü boylamıştı sonuç olarak.
Üç gündür okula gitmiyordum. Evde kıyamet kopmuştu. Annem kafayı yemişti resmen. Onlara sokakta birilerinin kavgasına karıştığımı söylemek iyi bir karar değildi biliyordum ama Onur yaptı da diyemezdim. Çünkü annemin o işte devam edemeyeceğini çok iyi biliyordum. Bu da hepimiz için kötü olacaktı. Özellikle artık bir boka yaramayan babamın altında daha çok ezilecektik. Ben idare ederdim de annemi öyle görmek istemiyordum.
Karakola gitmemek için döktüğüm diller sonunda işe yaradığında rahat bir nefes aldım. Babamsa benle gurur duyuyordu. Çünkü erkek gibi kavgaya karışmıştım. Öyle bir orospu çocuğuydu çünkü öz babam.
Odamdan pek çıkmıyordum. Ödevleri bana Sibel atıyordu. Zaten artık Mehmet de olmadığı için ondan başka yokluğumu fark eden kimse de yoktu.
Yıllarca arkadaşmışız gibi davrandığım herkes geride kalmıştı. Veya hayatımı sikmekle meşguldu. Büyük ihtimal onlar da keyiflerine bakıyorlardı şimdi. Yastığımın altında telefon çaldığında, hala sırt üstü yatıp, yüzümdeki yaraların üzerinde dolaştırıyordum parmaklarımı. Ne düşünüyordu, ne yapıyordu acaba?
Cengiz: Buraya bak
Cengiz: Neredesin?
Ekrana düşen isimle hızlıca oturur pozisyona geçtim. Bu orospu çocuğu da arkadaşım sandığım pisliklerden biriydi. Onur'dan sona en güvendiğim insandı güya.
Cengiz: Onur neden okula gelmiyor?
Cengiz: Arıyorum, aç o telefonu.
Aptal gibi ekrana bakmaya devam ettim. Gerçekten arıyordu. Sessize alıp, ters çevirdim ekranı. Şaka gibiydi. Onur'u bana soruyordu. Neyin kafasını yaşıyorlardı acaba? Az sonra baktığımda üç cevapsız çağrı vardı ekranda.
Cengiz: Ulan şu telefonu aç, kısa bir şey soracağım yalnızca.
Cengiz: Oğlum açsana!
(görüldü)
Murat: ?
Cengiz: Onur nerede?
Murat: Ben ne bileyim lan.
Cengiz: Düzgün konuş.
Murat: Yoksa ne olacak lan?
Cengiz: Murat hiç uğraşma bence. Düz cevap ver uzatmayalım.
Cengiz: Okula neden gelmiyorsun kaç gündür? Onur da gelmiyor. Telefonlarımı da açmıyor?
Murat: Beni mi özledin? Hayrola?
Cengiz: Murat. Beni zorlama oğlum. Onur nerede?
Murat: Siktiğimin Onur'unun nerede olduğunu nerden bileyim amına koyayım?
Murat: İnşallah bir köşede gebermiştir.
Cengiz: Siz kavga mı ettiniz?
Murat: Komik
Cengiz: ?
Murat: Ulan biz diye bir şey mi var?
Cengiz: Tamam bak son bir şey soracağım, yarak yarak konuşma da kısa kes.
Murat: Sorma abi, bana bir sikim sorma. Bir daha da bana yazma.
Cengiz: Mehmet
Murat: ? Mehmet'e ne olmuş?
Cengiz: Tamam neyse.
Cengiz: Onur'dan haber alırsan yaz bana.
Murat: Siktir git kankacım
Cengiz: OF. Sen bana haber etmeyi unutma.
(Cengiz çevrimdışı)
Murat yazıyor...
Murat yazıyor...
(Murat çevrimdışı)
Cengiz: Mehmet'le konuştun mu hiç?
(Murat çevrimiçi)
(Görüldü)
Murat: Ne alaka?
Cengiz: Uzatma, cevap ver
Murat: Yetmedi ağzına sıçtığınız?
Murat: Daha ne yapacaksın?
Murat: Beynine silah dayayıp sıkacak mısın?
Cengiz: İster sıkarım ister sıkmam, cevap ver?
Murat: Ne istiyorsun abi sen?
Cengiz: Mehmet'le görüştün mü?
Murat: Hayır.
Cengiz: Doğru söyle.
Murat: Abi görüşmedim de, sana ne oluyor?
Cengiz: Tamam kaybol şimdi.
Murat: Sen manyaksın lan? Sikik sikik bana yazıp, kaybol diyorsun.
(Cengiz çevrimdışı)
Murat: O Mehmet'i rahat bırakın. Uğraşmayın artık herifin hayatını bok ettiniz. Azcık insan olduğunuza inansam, vicdan diyeceğim de.
Murat: Ben seni insan yerine koymuştum lan.
Murat: Hepsinden beklerdim de, Sedat senin yaptığını yapmadı.
Murat: Allah hepinizin belasını versin lan.
Murat: Bir daha da bana yazma.
(Cengiz çevrimiçi)
(Görüldü)
Cengiz yazıyor...
(Cengiz çevrimiçi)
Cengiz yazıyor...
(Çevrimdışı)
***
İyi okumalar kuzular❤️