11.

614 45 8
                                    

Üzerime biraz daha eğildiğinde benden bir cevap bekliyordu.

"Aramızda sandığın gibi bir durum yok. Sadece dans ettik hepsi bu."

Dedim tüm sakinliğim ile. Çenesi biraz daha kasılırken şuan daha korkunç gözüküyordu.

"Evli bir kadının o kadar insanın içinde başka bir adamın kollarında olması ne demek sen biliyor musun?"

O başka kadınlarla konuştuğunda sorun yok ben bir tane adamla dans ettim diye sürtük mü oluyordum!

Kısık gözlerle ona bakmaya başladım. Onun yaptığının aynısı yapmadım ama aynı duyguyu yaşattım. Ona ima dolu gözlerle bakmaya devam ettim. Yüzü gevşediğinde omzu kasılmaya başlamıştı. Anlaman biraz zaman aldı ama olsun.

Olduğum yerde kıpırdandım ve boğazımı temizler gibi bir ses çıkarttım ve tam gözlerinin içine odakladım gözlerimi.

"Şimdi anladın mı benim ne hissettiğimi?"

dedim fısıldar bir sesle. Kafasını biraz eğdiğinde amacıma ulaştığımı anladım.

"Sana bir soru sordum."

Ortam sessizliğini koruyorken gerilmeye başladığımı hissettim ama bunu ona belli edecek de değildim. Kafamı dikleştirdim ve ondan bir cevap bekledim.

Kafasını yukarı kaldırdı ve gözlerini kapattı. Sakinleşmeye çalışırmış gibi güçlü bir nefes aldı ve geri verdi. Gözlerimi ondan biraz bile ayırmıyordum bana verecek bir hesabı vardı. Duyana kadar hiçbir yere gitmeye niyetim yoktu.

Sonunda dudaklarını araladığında tüm dikkatim ondaydı.

"Birazda kendini benim yerime koymayı denesen nasıl olurdu. Karın hiçbir suçu yokken öldürüldü, çocukların hala sana "annem nerede baba" diye sorduğunu ve senin elinden gelebilecek hiçbir şeyin olmadığını... Onlar için üvey bir anneye ihtiyaçları vardı. Anne şefkati görmeyen bir çocuk nasıl çocukluğunu güzel geçirebilir? Her şey onlar için...senin bu evde durman bile sırf onlar birazda olsa annelerini unutsun diye. Seni evimden kovamıyorum çünkü bir anlaşmamız var. Bana olan ilgini biliyorum ama sen beni değil paramı istiyorsun. Böyle bir kadına nasıl ilgi duyarım?"

dedi tek nefeste. Biran onu anlıyormuş gibi hissettim. Ama hayır onu anlayamazdım. 

Benim çocuğum diyebileceğim bir yavrum olmadı. Kocam deyip göğsüne sığındığım bir sevdam olmadı. Aşık olduğum birinin ölümüne şahit olmadım. Ben onu anlayamazdım sadece acısını dindirebilirdim. 

Gözlerindeki hüznü buradan görebiliyordum. O her şeyi onlar için yapıyordu. Her hareketimi suçluyordu çünkü onların zarar görmesini istemiyordu.

Sanki hep bunları içine atıyormuş gibi bir anda döktü içini. Belki bu onu rahatlatmıştır...

Çocuk gibi davrandım. Paramı isteyen bir kocayı bende istemezdim. Ama ben Diana değildim..

Bir adım gerilediğinde artık nefesini yüzümde hissetmiyordum. Yorgun gözüküyordu ama bu yorgunluk içine attığı sıkıntıların izleriydi. Ağzımı açıp bir şey diyemiyordum. Lanet olsun adam haklıydı. Eğer Diana böyle bir kadın olmasaydı William nasıl bir adam olurdu. Beni sevebilir miydi? Değer verir miydi? Beni korur muydu?

Evet yapardı...

William kötü bir adam değildi. Onu acımasız yapan yaşanmışlıklardı.

Gözlerimle buluştuğunda sanki daha söyleyecek sözleri var gibiydi. Ama söyleyemiyordu işte. 

İNCİ TANESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin