5. Bölüm

127 19 54
                                    

Sabahtan beridir geziyorum. Bizim evin çevresi neredeyse boş. Arkadaş bulmak için gerçekten bu kadar yürürmem mi gerekiyor yani?

Etrafta dolaşırken bir ses duyuldu arkamdan.

"O evde mi yaşıyorsunuz?" arkamı döndüğümde iki kişi meraklı gözlerle bana bakıyordu.

"Memnun oldum bende. Siz nasılsınız? İyi misiniz?" dedim alayla karşımdakilere. Selamsız sabahsız hayırdır?

"bende memnun oldum canım siz manyak musınız? O evde mi yaşıyorsunuz?" dedi biri umursamayarak.

"Hava güzel değil mi?" dedim inat ederek

"Ben daha güzelim." dedi esmer çocuk

"ya bi susun ne anlatıyonuz?" dedi sarışın

"O başlattı."

"Tamam onur sus! Ben reşat memnun oldum."

"Yiğit bende. Sarp yiğit memnun oldum."

"Canım, bende onur. Sen bana haşmetli beyefendi diyebilirsin."

"Biz seninle çok iyi anlaşacağız." dedim kıkırdayarak

"O evde kalmayın." dedi reşat yüzünü buruşturarak.

"Neden?" sesim soru sormak ister gibi değilde tehtid etmek ister gibi çıkmıştı.

"Orada olanları duymadın mı cidden? Haberde mi izlemiyorsunuz lan siz?" dedi onur beni süzerek

"Uzatmasanıza oğlum, noldu anlatın."

"bak şimdi." dedi reşat söze girerek. "O evde bir aile yaşıyordu. Barın ve ailesi. Kasabanın diliyle şeytanın çırağı ve ailesi. Barın psikopatın tekiydi ve..."

"Yalan yanlış anlatma çocuğa." dedi onur öne atılarak "psikopat falan değildi. Kendi halinde sessiz bir çocuktu fakat buradaki kasabadakiler onun sessizliğinden ve ailesinin sürekli şiddetli geçimsizliğinden rahatsız oluyor çocuğu, çocuklarına öcüymüş gibi anlatıyorlardı. Yalan yok hepimiz ürküyor, ona yaklaşmıyorduk. Çocuk defterini alır kenara geçer bir şeyler karalardı. O zamanlar her şey normaldi ama bir süre sonra çocuk tuhaflaştı. Kendi kendine konuşuyor, sürekli kavga çıkarıyor, insanları korkutuyordu. Zaten kulp takmak için neden arayan ahali iyice pisleşti. Sonra birdenbire ortadan kayboldu ve çok geçmeden öğrendik ki barın önce ailesini sonrada kendini öldürmüş. Kimse uğramazdı onlara ve tabii ki bu onların cesetlerinin günlerce orda kalmasına neden olmuştu. Annesini ve babasını bıçaklayarak kendisinide kuvette boğarak öldürmüştü. Kokular iyice kasabaya dağılınca ve insanlar rahatsız olmaya başlayınca yetkililere haber verildi. Uyarı için gidilen yerde beklemekten kokan 3 ceset bulundu. "

Anlatılanları ağzım açık dinlemiş ama hala bir anlam çıkaramamıştım. Bizim orada yaşamamızla bu olayların ne ilgisi olabilirdi?

" Anlamıyorum. Evet kötü bir olay ama bizim orada yaşamamızla ne ilgisi var? "

" o günden sonra hiçbir şey düzgün gitmedi." dedi reşat. "evin camında sülietler görülmeye başlandı. Hatta bazı insanlar barını gördüğünü söylüyorlar. Geceleri evlerinin önüne gelip onlara delirmiş bir şekilde baktığını söylerler. Ne kadar doğru bilinmez ama o evin çevresindeki her ev boştur."

"Yani o evde hala Barın'ın olduğunu iddia ediyorsunuz?"

"Aynen öyle!"

"benim annem çağırıyor." dedim uzaklaşmaya çağırarak. "Tanıdık bir psikolog bulursam yönlendiririm sizi, iyi günler."

Delirmiş bunlar!

"Canım bekleriz yine."

"Onur salak mısın sussana."

Onlar arkada didişirken ben eve yöneldim. Belki de annemlere bu saçmalıkları anlatsam fena olmaz.

Yani inandığımdan değilde... Öylesine işte.

Deli DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin