Bölüm 6 🔮

1.7K 344 401
                                    

Buket ile Zeynep dün kiralayıp temizledikleri dükkanlarına bu gün de belediyede ki işleri halledip, ayarladıkları birkaç eşyayı da alarak yerleşeceklerdi. Tuhafiye için gerekli malzemeleri de bu malzemeleri nakliyatı ile satan bir satıcıdan alacaklardı.

Zeynep sabah erkenden evinin bahçesine çıkarak elindeki yedek anahtar ile yan evin kapısını açıp içeri girdi. Her sabah bu uyandırma seansı bir rutin olacak gibi gözüküyordu. Buket'in odasının kapısını açıp girdiğinde, Buket'i hazırlanmış görmeyi beklemiyordu. Zeynep'in gözleri irileşirken ellerini de yavaşça dizlerine vurarak sessizce bağırdı.

"Koş Buket koş! Başımıza taş yağacak!"

Buket sabahları uyandığında yüzünde ciddi bir ifade olurdu. Şimdide bu ciddi ifadesinin üzerine kaşları çatılmıştı. Üvey annesi uyanmasın diye fısıltıyla cevap verdi.

"Ne diyorsun Zeynoş!"

Zeynep bir kaç adımda arkadaşının yanına gidip elini omzuna koydu.

"Nasıl başardın bunu hadi anlat bana."

Buket Zeynep'e gülerken çantasını alıp üvey annesi duymadan sessizce cevap verdi.

"Aşkın gücü diyelim Zeynoş."

"Umarım bu aşkın gücü hiç bitmez. Yoksa her sabah minik bir gücü karşında bulacaksın."

İkisi de sessizce gülerek evden çıktılar.

Karşı evde de herkes ayaklanmıştı. Serdar ve Ayaz işe gitmek için hazırlanıyordu. Serdar akşam Şeyma'yı alacak ve nikah hazırlıklarını yapacaktı. Nikâh öncesi Serdar için heyecanlı bir gündü doğrusu.

Serdar ayna da kendine son kez bakarak eliyle, nizamlı taradığı saçlarını, hafifçe düzeltti. Sinek kaydı tıraşı ve ütülü düzgün kıyafetleriyle içinden "işte bu" diyerek çıktı odadan.

Ayaz ise her zaman ki gibi uykulu mahmur gözlerini ovuşturup hızla üniformasını düzeltti. Serdar seslenmeden o da telefonunu ve cüzdanını hızla alıp odadan çıktı.

Genç adamlar evden çıkarken Zeynep telefonunu unuttuğunu fark edip bahçe kapısında Buket'i bırakarak geri döndü. Ayaz da kapının kulpunu çevirerek sokağa çıktığında karşı evin önünde ki genç kıza takıldı bir an gözleri. 

Buket Ayaz'ı görünce ne yapacağını bilemeyerek başka yöne dönüp saçıyla oynamaya başladı. Altı üstü Zeynep de resmi vardı, Ayaz 2 yıl önceki bir resmî hatırlayacak değildi herhalde.

Ayaz'ın ise hareketleri yavaşlarken bu kızı daha önce gördüğünü düşündü. Ama nerede gördüğünü hatırlayamadı. O motoruna binerken Serdar da arabasına bindi. Genç adamlar giderken Zeynep de sesleri duymuş eli kapıda gitmelerini bekliyordu. İyice sesler uzaklaşınca kapıyı açıp etrafına baktı ve evden çıkıp Buket'in yanına gitti. Buket ellerini beline koymuş sitemle bakıyordu arkadaşına.

"Beni gördü. Tanıdı mı bilmiyorum ama daha nereye kadar kaçacaksın merak ediyorum."

Buket'in söyledikleri ile Zeynep sadece sessizliğini korudu. Buket bu sessizlik karşısında başını sağa sola sallarken yürümeye devam ettiler.

Kızlar dükkanlarına gelip kapıyı açtıklarında dün güzel bir iş çıkarttıklarını gördüler. Dükkân tertemiz olmuştu. Boyalı duvarlar kaymak gibi olmuş dükkanı daha ferah ve temiz göstermişti. Silinen camlarda ayna gibi parlarken, demir kapıda üzerinde ki boya ile paslı görünümünden kurtulmuştu. Gözleri dükkanın her köşesinde heyecanla gezinirken duydukları ses ile kapıya döndüler.

"Hayırlı olsun!"

Ömer'in sesi ile Buket'in gözleri ışıl ışıl olmuştu.

"Teşekkür ederiz."

BüyüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin