MERHABA ARKDAŞLAAAR. ŞİMDİ YENİ BÖLÜM GELİYOR NEYSE SEVİYORUM SİZİ HADİ GRŞRZ :DD
...
Kafamı kaldırıp uzun , altın sarısı ve oldukça karışık olan saçlarımı üfleyerek dokunan ellere baktım ki. O. Evet o. Hani şu kas yığını , mavi gözleri , koyu renk saçları ve hiçte beni etkileyemeyen yakışıklılığı olan gözümle becerdiğim çocuk değil mi ? Yok değil ? Saçmalama Morgana tabi o. Ne diyorum ben.
İç sesimle konuşurken bölen "Öhö öhöm " sesi oldu. Bana o buz mavisi gözlerinle bakıp hiç eksilmeyen o alaycı tavrıyla "Bay McCall'un yanına çağırılıyorsun" dedi bembeyaz dişerini aralayarak. Ne demesini bekleyebilirdimki. Yemeğe çıkalım falan mı ? Yada aşk ilanları ? Neyim ben ? Dünya güzeli mi ? Aptal Morgana.
Kafamı sallayarak "Tamam" dedim ve yerimden kalkarak sınıftan çıktım. Benimle birlikte ismini bilmediğim bay x de (- ismini bilmediğim sürece matematikte sürekli bulunamayan sinir bozucu bilinmeyen "X" sin.- ) yürümeye başladı. Aniden durup "Neden benimle geliyorsun ? " dedim nazikce. "Çünkü neden gelmiyim ? " dedi. OHA. Çok açıklayıcı oldu , saol canımın içi. Atın şunu çöpe. Şaşırarak "Ne yani çocuk muyum ben ? Sen git. hallederim ben" dedim terslercesine. Piç smile attı ve arkasını dönerek gitti ve "Alburn" dedi. Arkasından uzun süre baktıktan sonra arkamı dönüp isminin dudağımda nasıl döküleceğine baktım. " Alburn" İsmi bile çekici bu yaratığın. İyide ben ismini sormadım ki. Niye söyledi ? Aslında sorun o değil. Bay McCall 'un odasını bilmememe rağmen biliyor olduğumu kesinlikle kendinden emin bir şekilde söylemem. Aptalım ben. Ciddiyim. Bide kendi kendime triplere girdim. Tescilli aptalım.