Bölüm 2

1.1K 43 0
                                    

Feza'nın ikizi Uzay'dan
Ben Uzay Kandemir 16 yaşındayım ikizim var Pelin aslında diğer adı Venüs ama o benimle uyumlu olduğu için diğer adını yani Pelini kullanıyor. İsmini sonradan kendi ekletti. Şu anda ne mi oluyor bir adam anne ve babamla konuşmak için gelmiş hemde ne için biliyor musunuz? İkizim için kim bilir yine ne yaptı hangi masumun canını yaktı. Bizi içeriye gönderdiler çünkü duyucaklarım beni kardeşim ve beni kötü etkileyebilir. Şu anda kalbim sıkışıyor arada bir oluyor böyle doktora gittik ama sapasağlamım ikizlerle alakalı olduğunu düşünmüştüm bir ara ama benim kalbim sıkıştığında Pelin gayette mutlu görünüyor. Abilerim psikolojik olduğunu söylüyor. Mutfaktan bir bardak soğuk su alıp içtim Mete içinde ılık su verdim. Küçük olduğu için metabolizması düşük. İçeriden annemin ağlama sesi gelince meteyi yukarı gönderip annemlerin yanına gittim. Annem hıçkırarak ağlıyor babamın gözleri kızarmış adam ise morali bozuk bir şekilde telefonda konuşuyor. Telefonu en son siz ilaçlarını verin ben buradaki işleri hallediyorum hemen geleceğim deyip kapattı. Kafasını bana çevirip uzun uzun baktı kısa bir tebessüm ederek babamlara döndü ve hemen hastaneye gitmeyi teklif etti. Babama soru sorar şekilde baktığımda bana abilerimi aramamı ve akşama eve gelmelerini söylememi istedi. Pelin ise arkadaşlarında olacakmış. Kimseye bir şey anlatma deyip gittiler. Ben arkalarından şaşkın bir şekilde salonun ortasında kaldım. Hemen odama gidip abilerimi aradım toplu konferans yaptım acil akşam eve gelmelerini söyledim ilk olarak itiraz etseler de olanları anlatınca tamam deyip kapattık. İki üç saat sonra abilerim gelmeye başladı sonra babamla annem geldi. Ellerinde bir zarf vardı ve bitik bir haldeydiler. Acaba yine ne yaptı Pelin hanım hepimizi buraya toplayacak kadar. Söze ilk babam girdi.
-Bu gün buraya gelen adam Akif Karatay'ın avukatı
Babamın sözünü Asaf abim kesti
- Düşmanımızın avukatı ne istiyormuş bizden. Gerçi Akif amca düşman sayılmaz ama oğlu düşmanımız.
Babam devam etti.
- Oğlu bizim hayatımızı karıştırmak ve bizi batırmak için her şeyi yaptı ama bize zararı olmadı sanıyorduk oysa en büyük zararı vermiş bize Akif bey biliyorsunuz ki geçen hafta vefat etti aldığı bir bilgi sonrası kalp krizi geçirmiş ameliyat olmuş ve ameliyattan çıkınca bir mektup yazmış hem bize hem torununa şimdi biz ne alaka diyorsunuz zamanında Ekrem bey ve eşi bizim hastaneye kontrol için gelmişler. Hastanede bizi görmüşler anneniz o zaman ikizlere hamile idi onlarında bir kızı olacakmış hemen bir plan yapıp hastaneden bir hemşireyi tutmuşlar para karşılığı doğum sonrası bebeklerin yerini değiştirmesi için anneniz erken doğum yaptığı için ikizlerden kız olanı kuvöze aldılar çünkü ciğerleri daha gelişmemişti. Annenizin doğum yaptığını öğrenen Ekrem bey eşini doğum için hastaneye getirip sezeryanla doğum olmuş ve bizim kuvözdeki kızımız ve kendi kızının yerini değiştirmişler. Ya onun kızına kötü davransak diye düşünebilir siniz ama biz bir bebeğe çocuğa zarar verir miyiz oda vermemiş ama kendi kızı ilkokula başlayınca herşeyi kızına anlatmış. Ve Pelin onun için bir ajan olmuş içimizde bize verdiği zarlar kaybettiğimiz ihaleler evimizde olan yangın kazalar hepsi planlı imiş. Yani kısacası Pelin sizin kız kardeşiniz değil.
Babam sözünü bitirince hepimiz şok içinde babama bakıyorduk. Yani benim gerçek ikizim Pelin değilmiş sevinsem mi üzülsem mi bilemedim şimdiye kadar çektiğimiz acılar, kırıklıklar,hüzünler ama yinede o kadar acımasız bir ikizim yok artık yani İnşallah. Asaf abim kasları çatık bir şekilde hemen konuştu.
- Nereden emin olacağız yalan olmadığına sadece bir mektupla mı
Annem konuştu
+ DNA testi yaptırıp geldik Pelin bizim kızımız değil. Feza bizim kızımız.
-Feza ikizimin adı mı?
+Evet oğlum,o şu anda Muğla'da yazlıkta onada DNA testi yapılmış. Şimdi biraz fenalaştı ve hastaneye götürmüşler. Önemli bir şeyi yokmuş.
- Ne zaman buraya getireceğiz onu bizi istiyor mu?
+Avukat şu anda onun yanına gitti. Bu konuda ne onun ailesinin ne de Pelin nin haberi var şimdilik habersiz olucaklar biz tanışmak için Muğla'ya gideceğiz. Orada ne yapacağımızı konuşacağız.
-Bizde geleceğiz demi anne lütfen gelelim
+Hep beraber gideceğiz ama kardeşiniz biraz utangaç ve narin birisiymiş. Avukat önden gidip bizi anlatacak sonra kabul ederse hepimiz gideriz.
O sırada Pamir abim konuştu.
- Hanım Efendi'nin tırnağımı kırılmış neden gitmişler hastaneye oda kesin o kız gibidir sonuçta onların yanında büyüdü.
+Oğlum ağzından çıkanı kulağın duysun o senin kardeşin ayrıca tırnağı kırıldığı için değil astımı arttığı için gitmiş. Dedi babam kızgın bir şekilde. Pamir abim kafasını önüne eğdi. Babam tekrar konuşmaya başladı.
+Kardeşiniz tip1 diyabet hastası ayrıca şiddetli astım hastası olaylar çok üstü üstüne geldiği için nefesi daralmış. Ayrıca ona Ekrem bey bakmamış dedesi yani Akif bey bakmış. Maddi anlamda da manevi anlamda da. Yazlığa da dedesinin yanına gidiyormuş yazları okullar açılınca İstanbul'a geliyormuş. Her tatilde Muğla'da imiş. Başka kardeşi yok kuzenleri varmış ama araları iyi değilmiş o yüzden içine kapanık utangaç birisiymiş belli başlı kişilerle konuşuyormuş. Yarın avukat arar bizi eğer hazır ise bizi görmek isterse onun yanına gidiyoruz valizler hazırlansın yarın sabah yola çıkarız.Dedi babam.
İkizim için çok üzüldüm. Şimdiden çok heyecanlıyım hemen yukarı çıkıp valizimi hazırlamaya başladım. Bu akşam sanırım bana uyku yok.
Yazardan;
Herkes hem heyecan hem korku içinde odalarına çekilip valiz hazırlamaya başladı. Hepsinin aklında acaba nasıl bir kız bize nasıl davranacak bizleri kabullenecekmi soruları akıllarında dönerek yataklarına yattılar. Muğla'da da durum çok farklı değil Feza hastaneden gelmiş avukat yani Anıl abisi olanları kim olduklarını kaç kişi olduklarını kardeşini ikizi ni abilerini anne babasını anlattı. Yarın buraya geleceklerini onunla tanışmak istediklerini söyledi. Kız kabul etti avukat hemen mesaj attı Kandemir ailesine yarın gelebileceklerine dair. Mesajı gören Polat bey aile grubuna mesaj atıp yarın gideceklerini söyledi. O sırada Pelin gerçek ailesi ve kuzenleri ile oturup eğleniyorlar hiç bir şeyden habersiz bir şekilde. Polat bey ona tatile gidip gitmek istediğini soran bir mesaj atmış mesaja gülüp istemediğini söylemiş. Arkadaşlarında kalmaya devam edeceğini söyledi. Polat bey böylece Pelin işinide halletmiş oldu. Sabaha kadar kimse uyuyamadı. Erken kalkıp arabalara yerleşip yola çıktılar. Feza erken kalkıp güzel bir kahvaltı sofrası hazırladı. O sırada kapı çaldı açtığında karşısında Anıl abisi ve biyolojik ailesi vardı.
Feza dan
Karşımda bana benzeyen bir adam ve kadın arkasında bir sürü çocuk pardon taş! Hemen üzerime baktım birde ne fark edeyim üzerimde civcivli pijamalar hemen Anıl abinin arkasına saklandım. Bir kaç kıkırtı sesi geldi. Hemen koşarak odama geçtim. Heyecandan nefesim daraldı spreyi mi sıkıp üzerimi giyindim rahat bir eşofman takımı içimede crop giyip içeri geçtim. Allah'tan Anıl abi vardı da onlara yolu göstermiş. Odaya girince hepsinin gözü bana döndü çocukların içinde aynı bana benzeyen kıvırcık bir çocuk bana gülümseyerek bakıyordu. Sanırım ikizim ama bana böyle bakmaları yanaklarımı birazcık kızartmış olabilir. Yanaklarım kızarınca hepsi aynı anda kahkaha attı ve bu beni daha da kızarttı. Maşallah bende patates gibi kızarıyorum. Anne kişisi tanıtmaya başladı.
+Kızım ben annen Yıldız ,yanında ki adamı gösterip,bu baban Polat sırasıyla abilerin Asaf 27 yaşında Pamir 25 yaşında Kerem 23 yaşında Lodos 20 yaşında ikizin Uzay 16 yaşında ve kardeşin Mete 14 yaşında dedi. Hepsine baktığımda bana tebessüm ederek bakıyorlardı.
Bende onlara tebessüm ettim. Anıl abiye yönelik
-Abi hadi kahvaltı hazırladım oraya geçelim dedim.
Abi tayfası na baktığımda hafif kırgın baktıklarını gördüm ama neden ki.
____________________________________
Arkadaşlar yorumlarda hikayenin nasıl devam etmesiyle ilgili yorum yaparsanız sevinirim.

FEZA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin