Bölüm 3

1K 38 3
                                    

Yazardan:
Kahvaltı masasına geçince herkese afiyet olsun deyip yemeye başladık. Göz ucuyla herkes feza ya bakıyordu. Feza ise önündeki yemek ile uğraşıyordu. O sırada Aras abi lafa girdi.
-Evet hepiniz evimize hoşgeldiniz.
DNA testi sonucuna göre Feza sizin kızınız buraya feza ile tanışmaya geldiniz ama feza'nın sizinle gidip gitmeyeceği ona kalmış. Ailesini haberi olmadan Akif bey velayetini kendi üzerine aldığı için feza şu an bana emanet Karatay ailesi bu konu ile alakadar olmadan bu işi eğer fezada isterse sessizce halletmeye çalışacağım. Bu hafta burada kalın birbirinizi tanıyın ama fezaya zarar verecek onu üzecek her hangi birşey yaparsanız karşınızda beni bulursunuz. Fezayı alır buralardan çok uzaklara giderim bir daha yüzünü dahi göremezsiniz.
Bu konuşma Kandemir ailesine ne kadar ağır gelsede haklı buldukları için kafaları ile onayladılar. Feza ise Aras abisinin onu koruması ile kendini daha güvende hissetti. O sırada Kandemir ailesini araştıran gece her hangi bir sorunla karşılaşmadı. Karışan kız Pelin hakkında bir sürü bilgi edindi. Aile bireylerini tek tek araştırıp dosyaladı. Feza için elinden gelen herşeyi yapmaya hazırdı gece çünkü feza onun kız kardeşi gibidir. Diğer aile için onları güzel bir şekilde uyarı!vermek için bir çok bilgiye ulaştı. Zaten Akif dedesi o aileyi bitirecek tüm belgeleri Aras yani avukat ile birlikte toplamışlar dı.
Feza karnını doyurunca ilaçlarını almak için mutfağa gittiğinde ikizi Aras dan izin alır gibi gözlerine baktı. Aras onlaylar anlamda kafasını sallayınca Uzay hemen mutfağa ikizinin yanına gitti. Mutfağa gittiğinde ilaç içen ikizini görünce yanına oturdu.
Uzaydan:
Hafif tombul yanakları kırmızı dudakları kocaman mavi gözleriyle çok tatlı duruyordu. Feza bana bakıp gülümseyince
- Sana sarılabilir miyim?
+T-tabi ki diye kekeleyince daha sevimli geldi gözüme ona yaklaşıp sanki bir daha hiç kimse bizi ayıramayacak gibi sarıldım. Biraz süre sonra oda bana sarıldı. Kafamı saçlarına gömüp o güzel gül kokusunu içime çektim. Benim onu kokladığımı anlayınca küçük bir kahkaha attı. Geri çekilip gülüşüne baktım. Çok güzel gülümsüyor. Ona baktığımı anlayınca kafasını hemen göğsüme sakladı. Bu seferde ben kahkaha attım bizim gülüşmeler eşliğinde sarılmamıza Mete de eşlik edince iyice sevgi yumağı olduk. Mete kafasını kaldırıp feza ya yönelik
-A-abla yani sana abla diyebilirim demi?
Daha çok soru sora gibi değilde onaylaması nı ister gibiydi.
+Tabiki de diyebilirsin Mete ben senin ablanım demi
Mete kafa sallayıp tekrar sarıldı. Onu ensesinden tutup kenara çektim. Bizim bu kavgamız onu daha çok gülümsetti.
- Eğer sizde isterseniz hep beraber dışarı çıkalım mı?
Kocam mavi gözlerini açarak sorduğu soru ile insan olumsuz yanıt verecekse bile olumlu yanıtlar.Bende
+ Senin için sıkıntı olmazsa çıkalım ben içeridekilere haber vereyim de.
Koşarak içeri gidip feza ile dışarıya gideceğimizi söyledim. Aras abi hemen feza yı çağırıp askılık tan bir çanta alıp içine baktıktan sonra feza'nın sırtına taktı. Telefonları açık tutmamız için ve fezaya dikkat etmemiz için bir çok kez uyardılar.
Dışarı çıkar çıkmaz
- Yaşasın özgürlük
diye koşmaya başladı feza bizde ona ayak uydurup peşinden koştuk. Gölün kenarında bir ağaç eve gelince hemen yukarı çıktı. Enerjisi çok yüksekti. Bizde peşinden çıkıp yanina oturduk. İçeride kitaplık mini buz dolabı masa armut koltuklar ve küçük bir halı vardı. Feza konuşmaya başladı
- Burası benim kafa dinleme yerim mini evime hoşgeldiniz
Kocaman gülümsemesi ile bize bakmaya başladı.
+ Hoşbulduk ikizim istersen biraz sana kendimi anlatayım
Hemen kafa sakladı
+ Lise 3. Sınıfım özel başarı lisesinde okuyorum. Gitar çalmak, kitap okumak, şarkı dinlemek sevdiğim şeyler. Domates ve naneye alerjim var. Sonra en yakın arkadaşlarım kuzenlerim onları sonra uzun uzun anlatırım.
Benden sonra mete anlatmaya başladı.
- Ablacım ben 14 yaşındayım lise bire yeni geçtim. Kitap okumak, kaykay sürmek,şarkı dinlemek sevdiğim şeyler. Köpeğe alerjim var. Aklıma başka birşey gelmedi.
Feza meteye gülümseyip yanaklarını sıktı. Mete gülümseyip bana bak bak yaptı. Bende fezaya yanaklarımı uzatıp sıkışmasını bekledim. Ama o kocam öpüp geri çekildi. Bende şaşırıp öylece kalakaldım. O sırada bir fotoğraf sesi geldi. Bir kız yani abla bizim fotoğrafımızı çekti. Ona ters ters bakarken feza bir çığlık atıp kızın üzerine atladı. İkisi kahkahalarla gülerek kalktılar.
+Gece abla bunlar benim kardeşlerim beni gösterip bu ikizim Uzay buda kardeşim Mete deyip meteyi gösterdi. Bize dönüp kızı gösterip buda ablam Gece kendisi benim her şeyim olurlar.
Gece abla fezaya daha sıkı sarılıp kulağına bir şeyler fısıldadı ve feza'nın yanakları kızardı.
Fezadan:
Gece ablam kulağıma eğilip
- Ağaç eve erkek attın sandım deyince yanaklarımın alev aldığını hissettim. Gece abla bana bakıp beni kendine çekti ve sarıldı. Hepimize yönelik görüşürüz deyip eve geçti. Büyük ihtimalle Aras abiye yardıma gitmiştir
İkizim ve kardeşimle biraz daha konuştuktan sonra eve geçtik. Kapıdaki korumalara selam verip içeri girdik. Aras abi ve Gece abla yan yana oturmuş biyolojikler karşılarına konuşuyorlar. Bizim geldiğimizi fark eden gece abla bana bakıp sorun olup olmadığını kontrol etti. Bizi yanlarına çağırıp gece abla konuşmaya başladı.
- Feza biliyorum senin için zor olacak ama bir karar vermen lazım onlarla gidecek misin?
Biraz düşündükten sonra yüz ifadelerine baktım. Kabul etmem için kafalarını sallıyorlar. Bende
- O zaman deneyelim sizinle beraber İstanbul'a geliyorum.
Aras abi lafa girdi.
+Ben senin velayetini babanın üzerine vereyim. Bir kaç dosya işini halledeyim o süre zarfında sizde burada kalırsınız. Dedi biyolojiklere karşı. Onlarda kafaları ile onayladılar. İlk defa aile tatili yapmış olacağım. Daha sonra büyük ve geniş bir aile içine gireceğim için çok heyecanlıyım. Hep beraber akşam yemeği yiyip yerlerimize yatmaya odalara çekildik. Tam yatağa yatmak üzereyken kapı çaldı gel dediğimde içeri Asaf abim girdi.
- Eğer rahatsız olmazsan beraber yatalım mı?
Sanki onaylamazsam oturup hüngür hüngür ağlayacak gibiydi bende çok iyi biri olduğum için!hemen kabul ettim.
+Tabi ki rahatsız olmam.
Deyip yatakta kenara kaydım ve ona yer açtım. Hemen yatıp beni kendine çekti bu biraz utandıracak olsa da kafamı onun göğsüne koyup kokusunu içime çektim. Çok güzel kokuyordu. Bu koku ve saçlarımda ufak ufak dokunuşlar eşliğinde uykuya daldım.
Asaf'tan:
Kollarımın arasında masum bir melek var. O benim kardeşim canım ilk defa kız abisi olduğumu şimdiden bile anladım. Fezayı kendime çektiğim de kafasını usulca göğsüme yerleştirdi. Yanaklarının kızarıklığı nı buradan bile görebiliyorum. Burnu mu saçlarına gömüp o güzel gül kokusunu içime çektim. Fezaya baktığımda minik burnu aşağı yukarı hareket ediyor minik kızım beni kokluyor. Daha sonra memnun olmuş gibi hemen gözlerini kapatıp uykuya damlaya başladı bende saçlarına küçük küçük öpücükler bırakmaya en son hatırladığım o küçük kollarını belime sarmaya çalışmaları...
Sabah uzayın homurtularına uyandım ama kalkamadım çünkü küçük kızım bana ahtapot gibi sarılmış. Kolları belimde kafası göğsümde bacakları üzerimde yani tamamı üzerimde olacak şekilde yatıyordu onun bu haline tebessüm edip uzaya fotoğrafımızı çekmesini istedim. Uzay uflayıp fotoğraf çekti. Kamera sesini duyan miniğim gözlerini yavaş yavaş açmaya başladı. Ellerini yumruk yapıp gözlerini kaşıdı. Sonra nerede olduğunu idrak edince kendini hemen yan tarafa atıp gözlerini kocaman açıp
- Bir yerine bir şey oldu mu neden beni uyandırma dın?
Diye telaşla bende hasar kontrolü yapmaya başladı. Acaba kendisinin sadece 40 kilo olduğunu bilmiyor mu?
+ Gece üzerimde olduğunu hissetmedim bile sen kendinin 40 kilo olduğunu biliyor musun?
Yanakları hafif kızarsada küçük burnunu havaya kaldırıp
-Ben bir kere 40 kilo değilim 44 kiloyum hıh. Deyip diğer tarafa dönünce Uzay ı gördü. Uzay fezaya yaklaşıp onu kucağına aldı. Feza da hemen bacaklarını beline doladı. Koşarak odadan çıktılar. Ne kadar kıskansam da onun ikizi sonuçta. Kıyafetlerimi değiştirip aşağı indim. Annem uzaya durması için bağırıyor Uzay ise lodasa onu kovalamaması için bağırıyor. Bu işten en zevk alan ise kesinlikle feza uzayın kucağında sıkı sıkı sarılıp kafasını omzuna koymuş sırıtarak lodasa bakıyor. Tam kaçmaya devam edeceklerdi ki babam fezayı uzayın kucağından kendi kucağına aldı. Lodos ve Uzay uzaktan baka kaldılar. Suratlarını asıp kahvaltı masasına oturdular. Babamda kucağında feza ile oturdu. Fezaya baktığımda yanakları yine kızarmıştı. Hemen bir şey unutmuş gibi babamın kucağından atlayıp bakın atlayıp diyorum içeri koştu arkasından bende mutfağa girdiğimde annemle konuştuğunu gördüm. Çok utangaç ve masum birisi benim minik kızım kimseyi kırmayı istemiyor bu gece o kadar güzel uyumuşum ki şimdiye kadar olan en güzel uykum diyebilirim.
Fezadan
Babamın kucağından atlayıp mutfağa koştum çünkü benim kahvaltımı özel bir listeye göre hazırlıyorlar. İçeri girdiğimde annemi gördüm. Baktığımda önünde bir tabak vardı.
- Şey benim kahvaltı listem ayrı da onun için ayrı bir tabak hazırlıyorlar. Aşçı teyze bugün izinli de...
Daha fazla konuşmadan annem yanaklarımı sıkıp
+Ben senin için hazırladım bunu güzel yavrum benim. Deyip önündeki tabağı gösterdi. Daha sonra ilaç kutusu mu alıp içinden sabah kullanmam gerekenleri verdi. Bende bir bardak su ile yuttum. Büyük bir ihtimal gece ablam anlatmış olmalı listemi ve ilaçlarımı. Sonra elimi tutup içeri girdik beni yanına oturtup tabağımı önüme koydu babam afiyet olsun deyince herkes kahvaltıya başladı. O kadar çok yemiştim ki oysaki aynı kahvaltı tabağı belki annem hazırladığı için bu kadar doyurucu dur diye düşünürken telefon çaldı baktığımda üvey baba olduğunu gördüm ve telaşla telefonu attım. Babam telefonu eline alıp baktığında kaşlarını çattı. Telefonu bana verip açmamı söyledi. Yanımda olduğunu belli etmek için elini belime koydu. Telefonu açtım.
- Kızım neden hemen açmadın telefonu bir şey oldu zannettim.
+Yok anca y-yetistim telefona bir şey yok
- Oralara kimse falan gelmedi demi canım kızım
+Yok k-kimse gelmedi birisi mi gelecek
-Yabancı insanlar gelirse bize yada kapıdaki korumalara şöyle ben korumalar ile iletişim halindeyim yakın zamanda çok mutlu olacağız kızım sende bizde
+T-tamam söylerim. Neden yakında çok mutlu olacağız?
-Sen orasını düşünme ha birde dedenin avukatına ulaşmadım oralarda ise bana ulaşsın.
+Tamam burda ben ona söylerim.
Deyip kapattım. Evdekilere baktığımda çatık kaşlı ve hüzünlü bakıyorlardı. Ben gülümseyince onlarda gülümsedi. Babam hemen söze girdi.
-Arası arayıp buraya çağıralım bakalım ne istiyormuş beyefendi.
Hemen aras abimi arayıp buraya gelmesini söyledim. Bir yarım saat sonra Aras abi geldi. Olayları anlatıp üvey babamı arttık. Telefon çalınca hepimiz sustuk.
-Alo Ekrem bey sizi aramamı istemiş siniz bir sorun mu var?
+Bir sorun yok avukat onu sen bize söyleyecek sin kızımın velayeti senin üzerinde kızımı benim üzerime vermeyi düşünüyor musunuz?
-Ekrem bey velayet için Akif beyin bir vasiyeti var velayet bende kalacak şekilde ayarlandı. Aksi taktirde feza'nın üzerindeki tüm miras çocuk esirgeme kurumuna bağışlamış olur.
+Ne demek çocuk esirgeme kurumuna bağışlamış olur sen ne saçmalıyorsun. Ben o mir-ay kızımı istiyorum.
- Kızınızı alabilirsiniz tabiki buraya gelin velayet işlemlerini başlatalım.
Hemen telefonu kapama sesi geldi. Biz hepimiz gülümsüyor idik.
-Feza şimdi senin kimliğin değişti bu yeni kimliğin. Kimliği bana uzattı. Kimliğe baktığımda Feza Kandemir yazıyordu. Gülümsedim kocaman.
Babam hemen söze girdi.
+Biz de Pelini buraya getirmemiz lazım Ekrem bey geldiğinde işleri halledelim hemen. Pamir hemen Pelini arayıp Bodrum'da istediği araba için gelmesini söyledi. Oda seve seve kabul etti. Pamir abi yanıma gelip kollarını belime sardı ben de hemen ona eşlik ettim. Saçlarıma öpücük kondurup kulağıma seni seviyorum dedi. Yumuşacık oldum. Kocaman sırıtıp bende onun yanağını kocaman öptüm. Geri çekilip el sallayıp bodrum için evden çıktı. Bende üvey babamı arayıp buraya gelmelerini ve velayet için dava açmak için çağırdım. Onlarda hemen kabul ettiler. Tabi konu miras olunca herşey tamam. Ama unuttukları bir şey var bizi hiçbir şey bilmiyor diye biliyorlar. O gün akşama kadar neler yapabiliriz onu konuştuk. Pamir abim Pelin yanında olduğunu ve buraya doğru yola çıktıklarını söyledi. Üvey babamı arayıp nerede olduklarını sordum. Onlarda az kaldığını söylediler. Yarım saat sonra zil çaldı. İçeri gece ablam aras abim girdi. Onlardan sonra üvey ailem geldi. Oturma odasına geçip oturdular. Onlara bir sürprizim olduğunu söyledim onlar ise göz devirdi normalde olsa moralim çok bozuldu ama şimdi kocaman sırıtıp kapıdaki Pamir abim ve Pelini içeri aldım. Pelin kocaman gözlerle bir bana bir gerçek ailesine birde Pamir abiye baktı. Babam tam ağzını açıp konuşacağı zaman bir ses yükseldi teslim olun etrafınız sarılı diye...

FEZA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin