İstenmeyen Üye 3 || MYG

16

Rüya mıydı? Gerçekten mi?

Bu rüya değil, kabustu bence. Böyle bir şey olsaydı intihar ederdim büyük ihtimalle.

Yoongi'yi öpmek mi? Kusacağım..

Gözlerimi açtım.

"Lan burası neresi"

Etrafıma baktım. Burası..

"Hastane mi? Ne oluyor ya.." ben söylenirken içeri giren Jimin'e baktım. Beni gördüğü an, dudaklarını ısırdı.

Gülmemek için mi yaptı öyle?

"Jimin ne oluyor?"

Jimin "Hatırlamıyor musun?" Dedi ve kahkaha attı. Şaka gibi.

"Ne oluyor ya?"

Jimin "Yoongi hyungu.. öptükten sonra -kahkaha- bayıldın ya"

Cümlesini bitirdiği an tekrardan kahkaha atmıştı. Daha sonra yere düştü gülerken.

Ne yani?

Kabus değilmiymiş? Şaka mı bu? Ha ha ha. Çok güldüm.

"Jimin şakanın sırası değil. Ben onu öpmedim. Hadi güldük eğlendik, tamam. Ne oldu neden hastanedeyim"

Daha da gülmüştü. Kaşlarımı çattım. O sırada içeri diğerleri girdi.

Jungkook ve Taehyung bana baktığı an, arkasını dönmüşlerdi. Kıkırtı sesleri geliyordu.

"Şerefsizler.."

Yoongi  onlara karşı gözlerini devirir iken, Namjoon en sonunda o iğrenç hamlesini yapıverdi.

Namjoon "En başından beri amacın Yoongi'ydi dimi. Anti gibi davranarak yakınlaşmak istedin"

"Ne?"

Gözlerimi şaşkınlık ile açtım. Ciddi miydi? Onlardan ne kadar nefret ettiğimi bilmiyordu sanki.

Namjoon "Duydun beni"

Jimin "Hyung.. lütfen doğru ko-"

Namjoon "Yeter Jimin! Onun bir anti olduğunu, bize daha önce neler yaptığını unutuyorsun!"

Neler yaptım?

Sadece sevgili dedikoduları, uyuşturucu içtiklerine dair dedikodular,  pedofili oldukları ile ilgili dedikodular, bir sasaeng fanı ile ilişkiye girdiği gibi dedikodular yaymıştım.

Bence pek bir şey yoktu..

Tamam. Ağzıma sıçsa yeridir.

"Haklısın. Bir çok şey yaptım. Ama pişman değilim.. sizden neden nefret ettiğimi anlamışsındır belki, ha?"

Namjoon olduğu yerde kala kaldı.

Bir şey demeden hastane yatağından kalkarak, kapıya yöneldim. O sırada, Jimin kolumu tutmuştu.

Jimin "Nereye gidiyorsun İseul?"

Gözlerine baktım. O gerçekten masumdu. Anti olmama rağmen, beni umursuyordu. Ona gülümsedim ve kolumu çektim.

Bir şey demeden çıktım.

Asansöre yöneldim. "Şaka gibi ya."

Hastaneden çıktım ve nereye gideceğimi düşündüm. Aslında arkadaşım yoktu. İş yerinde ki arkadaşlarım..  Shin vardı.

Ama onunda bende gözü var.

Es geçerek diğerlerini düşündüm. Hana sadece ev arkadaşı olarak gördüğüm biriydi. Beni de sadece Bts tarafından tanındığım için seviyordu.

Başka da yoktu.

Ofladım. Şuan, o yurda asla gitmek istemiyordum.

Taksiye bindim. "Lütfen karakola"

Adam tam hareket edicek iken, kapının yan tarafı açılmıştı.

"Noluyor ya?"

Yoongi "Bir şey olduğu yok."

"İn"

Yoongi "İnmiyorum"

"Devam edin. Zaten gittiğimiz yerde, cezasını  çekecek"

Yoongi kaşlarını çattı. Bilmiyordu tabi nereye gideceğimizi. Bir şey demedi bu sebeple.

Taksici çalıştırdı.

Ve en sonunda karakolun önünde durdu.

Yoongi "Ne işin var burada?"

"Çok istiyorsan gidebilirsin" dedim ve parayı ödedim.

İndim ve direkt olarak kapıya yöneldim. Neyse ki beni tanıdıkları için hiç çekinmiyordum.

Yoongi de tam arkamdan, maskesi ile geliyordu.

"Merhaba"

İn guk ve diğerleri beni görünce yanıma geldi. Onları iki haftadır görmüyordum. Yoongi hâla arkamda duruyordu.

İn guk "Hoş geldin İseul.. ayağın iyi olmuş. Nasılsın?"

"Çok iyi olduğu söylenemez. Joon amca nerede?"

İn Guk "Boşver sen onu, yine mi onun için geldin?"

O öyle dediğinde, Yoongi kaşlarını çatmıştı. Ne olduğunu merak ediyordu büyük ihtimalle.

"Merak etme. Bu sefer gerçekten, ama gerçekten öylesine geldim."

Sonunda dermiş gibi bir nefes aldı ve daha sonra Yoongi'ye baktı.

İn guk "Hm.. bu kim?"

"O mu? Anti olduğum grubun üyesi. O da birazdan gidecek"

Yoongi "Gidecek miyim? Bunu nereden çıkardın?"

Bu dediği şey üzerine İn guk gülmüştü. Daha sonra Joon amcayı içeri girerken gördüm.

"Joon amca.." diye sesleniyordum, ama sesim sonlara doğru kısılmıştı. Yanında gördüğüm kişi yüzündendi.