30'

1.1K 77 56
                                    

30 bölüm olmuşuz şaka gibi. Gerçi o kadar zaman oldu az bile. Bu zamana kadar okumayı bırakmayan herkese çok teşekkür ederim. Aramıza yeni gelenler de hoşgeldiler:))

Yıldıza basıp oy vermeyi, satır aralarına yorum yapmayı unutmayalım. 

• Sınır : 35 oy - 55 yorum

İyi okumalar ✍🏼

• Derin'den

Bir an için dalıp gitmiştim. Gözyaşlarım kurumuş yüzümü germeye başlamıştı.

Ayaklanıp, telefonumu kapatıp cebime attım. Ardından bu katta bulunan banyoya yöneldim.

Bok gibi görünüyordum. Kimin açısından olursa olsun yaşadığım şeyler kaldırılabilecek şeyler değildi. Çok küçük yaşta hem annemi hem babamı kaybetmiştim. Aldatılmıştım. En yakın arkadaşımdan kazık yemiştim ve en kötüsü ölümden dönmüştüm.

Tüm bunların birikimi vardı bu gözyaşlarımda... ağlamam gayet doğaldı.

Aynadan kendime baktım bir süre. Daha sonra merdivenlerden gelen gıcırtı sesleri ile hemen yüzümü yıkayıp kuruladım. Ağladığım belli oluyordu bu yüzden Berat anlamasın diye yalan söylemek zorunda kalacaktım.

Banyodan çıkıp salona geçtiğimde Berat'ta mutfaktan çıkıyordu.

"Hah seni arıyordum." Yüzümü saklamaya çalışsam da imkansızdı.

"Ağladın mı sen?" Hemen itiraz etmeye başladım.

"Yok yok. Birden üst üste hapşırınca böyle oldum." Yutarsın bence bunu.

"Hasta mısın sen? Bak öyleysen asla göndermem seni."

"Sende beni göndermemek için yer arıyorsun. İyiyim. Senin evin çok tozlu ondan oldu."

"Harbi ya. Temizlenmesi lazım." Konuya dalıp gitmiştik ama saçını fark etmemle elimi direkt saçına götürdüm.

"Çok güzel tutmuş." Başını salladı.

"Evet aşkım. Artık kuaföre para vermeme gerek kalmadı. Hep sen boya."

"Olur boyarım." Yüzünde gördüğüm tebessüm benimde gülmemi sağlıyordu. Çok kısa bir süre olmuştu onu tanıyalı ama beni kendine çekiyordu. Çok güzel bir duygu yaşatıyordu bana. Elimde olmadan çekiyordu kendine. En son bu duyguları yaşadığım da küçüktüm ve sonu hiç iyi bitmemişti. Şimdi çokta büyümüş sayılmasam da akıllandım. Umarım Berat bu sefer yanılmadığımı, doğru adamı bulduğumu kanıtlardı. İkinci bir Emre vakası çekecek gücüm yoktu.

Kendime geldiğimde onun gülüşüne bakarak daldığımı gördüm. Berat'ın da benden farkı yoktu. Onu kendime çekip sarıldım. Birlikte yapacağımız o kadar şey vardı ki...

Zor değildi. Sadece İstanbul'a gidip tedavi olmam yeterdi. Sonra asla ayrılmamak üzere sonsuzluğa kavuşacaktık.

Kendi kokusunu bir süre daha içime çekerek sarıldım ona. Saçlarım da hissettiğim baskıyla daha da sıkı sarıldım.

Daha sonra beni kucağına aldı. Bacağı sakattı. Bunu hep unutuyordu. O yüzden tek hamlede indim kucağından.

"Delirdin mi? Daha dün sızlanıyordun dizim dizim diye." Bu dediğim onu gülümsetirken omuz silkip tekrar çekti kucağına.

Bu sefer ondan kaçıp merdivenlere yöneldim. O da peşimden geldi. Ben önde o arka da olmak üzere onun odasına çıktık.

Direkt kendini yatağa attı. Bense onun dolabına yönelip kendime rahat birşeyler seçtim. Utanmanın saçma olduğunu düşünüp onun yanında değiştirdim üzerimi. Ardından onun benim için bıraktığı boşluğa uzanıp göğsüne koydum kafamı.

Bir süre sonra da onun kollarında onunla beraber hayaller kurarken uyuya kaldım.


İyi uykular bizimkilere.

Size de merhaba. Oy vermeyi unutmadınız demiii.

Bölüm hakkında görüşlerinizi yazabilirsiniz.

Beni buradan takip ederseniz bölümlerle ilgili duyurulardan haberdar olabilirsiniz.

Ayrıca bu bölümü sınır dolmadan attım fakat artık sınırlar geçince bölüm gelecek.

Öptüm hepinizi ❤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 07, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kalbim Senle Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin