7. BÖLÜM

298 266 1
                                    

(Bu bölümde masal yoktur bir önceki bölümde anlatılan masal bu bölüm içinde geçerli.)

KIVILCIM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

KIVILCIM

Hayatımızın şekillenmesinde rolü olan bize konulan isimlermiydi?
Hayatım bu yüzden mi bu kadar boka sarmıştı? Eflal olmanın hakını vermiştim galiba. Hayatım boyunca yaradan zarar dan başka birşey getirmemiştim. Peki Dilara olmanın hakkını verebilecekmiydim? Sorduğum soruya içimdeki küçük kız güldü. 'Bu soruyu gerçekten sordunmu? Senden su perisi olmaz sen şeytansın unuttunmu?' Haklıydı şeytan periye dönüşmezdi. Benden Dilara olmazdı. Peki o tam anlamıyla ne kadar Dilara olmayı başarmıştı. Gerçekten su perisi olmuşmuydu?Anlamı olan boynumdaki kolyeye elim ister istemez gitti. Bana ait olmayan fazlalık gelen çok şey vardı üstümde. Çok fazla ağırlık yapıyordu buda tökezletiyordu. Ama neyse ki ayakta kalmayı biliyordum.

Daha fazla tökezleyeceğim yere gelmiştik. Ayakta kalmam için yaralı ayağıma çok baskı uygulacaktım. Olacakları tahmin eder gibi olurken derin nefes alıp durduğumuz yere baktım. Büyük sade bir kafeydi. Kalbim anlamsız bir hızla atarken Arelin sesini duydum.

"Konuştuklarımızı unutup yanlış birşey yapma sakın."

Göz devirmek istesem de yapmadım. Kapıyı açacağım an bileğimden tuttu. Gözlerine bakmamı sağladı. Yabancısı olduğum gözlerim gözleriyle buluştu.
"Çok gerginsin."

Bileğimi elinden çekip dizlerime koydum. "Senin gergin olman gerekirken ben gerginim."

Gözleri kısıldı. "Gergin olamamı gerektirecek durummu var?"

Dalga geçip geçmediğini anlamak için dikkatli baktım. Fakat dalga geçmiyordu gayet ciddiydi. Ve ben bu sakinliğine anlam veremiyordum. "Hiç anlaşılmasından korkuyormusun?"

Elindeki arabanın anahtarını cebine attı. "İhtimal bile veremiyorum."

Kafamı iki yana sallayıp güldüm. "Hazırlıksız yakalanacaksın."

Derin nefes alıp kapıyı açtı. "Eğer açık verici hareket yapmazsan yaklanmayacağım."

Birşey söylememe izin vermeden indi. İnmemi bekler ifadeyle yüzüme baktı. İçimdeki küçük kızın söylenmelerini susturup kapıyı açıp indim. Yanıma gelip gözlerime baktı.
"Anneme yakın davran."

Kahkaha atmak istedim ben yapamadım ama küçük kız benim yerime attı. Anne ve kız ilişkisi nasıl olurdu? Eflalin ki gibi olmadığı kesindi.
Birşey söylemedim anneye nasıl yakın olunur bilmiyorum diyemedim. Cevap bekleyen gözlere omzumu silkip hafif başımla onayladım. Memnun olmamış gibi görünse de yorum yapmadı. Eliyle kafeyi gösterdi donmuş adımlarımı harekete geçirmek zaman alsada başarmıştım. Sade şık olan kafeye baktım. Bakmamla adı dikkatimi çekti. Kaşlarımı çatıp Arele baktım. Bakmamla ne soracağımı anlamış olacakki sormadan cevap verdi.

ÖNİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin