Küçük kız serum yapan hemşireye bakarak gülümsedi. Hemşirenin anlam veremeyen gözlerine bakarak gözlerini kapattı.
Ne durumda olduğunu, hemşirenin nasıl tepki vereceğini umursamadan dudaklarını araladı. Yarım kalmış masalını anlatmaya başladı.Ne kadar tuhaf bir hayattı bu böyle.
Nasılda bir çırpıda herşey sanki hiç olmamış gibi siliniyordu. Anlam veremiyordu gül bu düzene. Haklıydı da sanki az önce o yürüdükleri yolda biri can vermemiş karmaşa olmamış gibi nasılda kalıntıları yok etmişlerdi.
Gül aklından geçenler karşısında mırıldandanmadan edemedi."Ne kadar tuhaf bu insanlar."
"O insanların arasında bende varmıyım."
Çocuğun kendisini duyduğuna hala alışamazken kendisine bakan gözlere baktı. "Sen bu insanlardan daha farklısın."
"Bu iyimi kötümü?"
Bu durumun iyi olup olmadığını gülde bilmiyordu. "Bilmiyorum seninle dair hiçbir şeyi bilmiyorum."
Çocuk gövdesini tamamen güle döndürdü. "Beni bilmek istiyormusun?"
"Hayatıma dahil olduğum kişiyi tanımak istemem bence doğal hakkım."
Rahat şekilde omuzlarını indirdi. "Tamam sor ne sormak istiyorsan."
Kırmızı dudakları şaşkınlıkla aralandı. "Sorduğum sorulara cevap verecekmisin?"
"İstediğim sorulara cevap veririm."
Gül içinden çocuğun ne kadar ukala olduğunu geçirmişti. Fakat bunu çocuğa yansıtmamayı seçip soru yöneltti.
"Kaç yaşındasın?"
Çocuk düşünür gibi yaptı. "Hissettiğim yaşımı soruyorsun yoksa gerçeğimi?"
Çocuğun hissettiği yaşı az çok tahmin ediyordu. O yüzden "Gerçek." yaşını sormayı seçti.
"On iki olacağım yakında."
Hiç on iki yaşında gibi durmuyordu. Çocuk çoğu insanlardan daha yetişkin gibi duruyordu.
Yorum yapmayıp asıl merak ettiği soruya geçiş yaptı."Hislerin doğuştan mı geliyor?"
Çocuk kısa ve net cevap verdi."Evet."
Bu nasıl olabiliyordu hala anlamış değildi gül. "Fark eden oldumu?"
Tekrardan net cevabını duydu. "Hayır."
Çocuk detaya inmeyip kısa ve net cevap veriyordu. Olsun dedi gül içinden en azından cevap veriyor.
"İsmin ne?"
Çocuk bu soruyla duraksayıp güle baktı. "Bana isim bulsana."
Gül şaşkınlığını sesine yansıttı."Ne?"
"İsim bul bana."
Çocuğun söylediklerine anlam veremiyordu. "İsmin var zaten."
"Var ama sevmiyorum."
"Neden?"
Yerinden doğrulup gülü masaya koyup yere oturdu. "Kendinde sevmediğin bir özelliğin hiç yokmu?"
Gül çocuğun sorduğu soruyla düşündü. Kısa bir süre sessizlikten sonra konuştu. "Var."
Çocuğun bakışlarında meraklı ifade belirdi. "Ne peki o?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖNİZ
Ficção AdolescenteBir hikâyede her zaman bir kahraman vardır. Başkasını kurtarmak için kendini feda eden bir kahraman. O hikâyelere nazaran benim hikayem de kahraman yoktu. Avcı yeşil gözlü adam benim kahramanım olmazdı. Benden ise zaten bir kahraman olmazdı. Biz ken...