Bölüm 4 "no piskoloji"

2.2K 94 7
                                    

Kerem ile buluşup karı kız kesicektik. Doğruları söylemek gerkeirse ben Keremin zoru ile buradaydım. Bnei bayram bebesi gibi giydirdi şimdide kafeye getirdi. Burdan ayrılıp lunaparka gidicektik. Birazdan lunaparka neden gittiğimizi öğreniceksiniz.

“Daren yapma olum böyle ya.”

“abi ben kız istemiyorum saplık iyi geliyor bana, sen ne yapıyorsan yap.”

“lan mal bi dönüp kendine baksana, taş gibisin olum! Kızlar benimle sırf senin için sevgili oluyorlar, eh tabiki güzellik değilde işlev olduğunu sonradan anlıyorlar.”

“Kerem!”

“tamam sustum.” Kerem bir an arkasına baktı ve iki sattir arkamızda oturan kızları gördü. Bana sanki anasına sövmüşüm gibi bakıyordu.

“amın koyim senin Daren!” masadan kalkıp kızların masasına gitti. Diğer masadan bir sandalye çekip kızların masasına oturdu. Kızlar bir ona bir bana bakıyordu. Keremin konuştuğu kız bana bakıp yüzünü ekşitti. Bende sinirlenip ona el hareketi çektim. Kız yüzüne şaşkın bie ifade takınıp Kereme döndü. Kerem bana sinirle bakıyordu. Tıpış tıpış geleceğini bildiğim için kahvemi alıp mekandan uzaklaştım. Çok geçmedende peşimdeydi zaten.

“Amk çocuğu! Ne diye kıza el hareketi çekiyorsun!” oo kızmış hamımcı.

“sevmedim kızı gözüm tutmadı.”

“gözünü sikiyim senin Daren! Ne güzel konuşuyorduk işte bok ettin.” güldüm ve elimdeki karton bardağı çöpe attım.

Lunaparka geldiğimizde ilk önce kartları doldurduk ve biniceğimiz oyuncağı seçmeye koyulduk. Ben gondol diyordum, Kerem atlı karınca. En sonunda Keremin elinden tutup şu dönen salıncaklar vardır ya oraya götürdüm.

 En sonunda Keremin elinden tutup şu dönen salıncaklar vardır ya oraya götürdüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

“Daren…” ona baktım.

“ne var?”

“tut beni aşkım.” bir anda kafası üstüme düştü. Oyuncak durunca Kereme vura vura ayılttım. Yetkililer telaşlansada Keremin çocuk filminden korkan bir insan olduğunu bildiğim için bu kadar yükseklikten korkması normaldi.

Kerem ayılınca bir banka oturmak zorunda kaldık. Çünkü sarhoşlar gibiydi.

“o kadarda yüksek değil-”

“bak sana zaten sinirliyim sus Daren!” okey...

“tamam ya sanki bayılttık.” Kerem bana bakarak göz devirdi.

Kerem elindeki pet şişeyi çekiştirirken uzaktan birisi gözüme takıldı. Bir kız ilr tartışıyordu, sevgilisiydi herhalde. Biraz daha baktıktan sonra o çocuğun Aşkın olduğunu gördüm. Kavga ettiği kişide abimin sevgilisi Damla ablaydı. Bu ne hakla benim yengeme bağırıyordu.

“Daren şurdaki Damla abla değil mi?”

“evet o kalk gidiyoruz.” kalktım ve koşarak onların yanına gittim. “ne oluyor burada?” oraya gittiğimde bir bankta elini yüzüyle kapatmış abimi gördüm.

“bak Aşkın ben birşey yapmadım cidden, benim suçum değildi!” birisi bana açıklasa çok güzel olur çünkü kafamdan salakça şeyler geçiyor.

“ne oluyor dedim!” sesimi biraz yükseltince abim elini kaldırdı ve kızarmış gözlerini gördüm.

“ya şurdaki kediyi görüyormusun? Heh işte ben Siyaha o kediye çiğköfte verme zehirlenir hayvan dedim, bu yüzden oturmuş kedinin başında ağlıyor. Aşkında bana kızıyor ya! Bişey de sende Daren lütfen.” gülmemek için kendimi zor tutsamda abimin yanına gittim.

“abi üzülme ya, gel biz beraber çiğköfte yiyelim kedi yiyemez.”

“ama ben mıstafa abi ile yemek istiyorum.” abimin bu huyları yüzünden herkes illallah etmişti. Durup dururken sorun çıkarıyordu çünkü.

“mıstafa?” Damla abla kediyi gösterdi.

“kedi mıstafa.” dedi gülümsemesini saklayarak. Aşkın tüm ciddiyetiyle kenarda durmuş bize bakıyordu, yanına gittim.

“ne yapıyorsun sen? Ablama neden bağırıyorsun? Abimin bu durumları normal. İki dakikaya düzelirdi!” gözlüklerini çıkartıp kafasının üstüne koydu.

“bana ne yapıcağımı söyleme!” Kereme baktım. Abim ile uğraşıyordu. Bir anda telefonu çaldı, açtı, konuştu ve sonunda yanıma geldi.

“Daren bro benim gitmem lazım sorun olmaz dimi?”

“yok yok sorun değil ben geçerim eve.” Kerem ile vedalaştık ve gitti. Damla abla ile abim kalkıp Aşkın ile durduğunuz yere geldiler.

“Aşkın sen Dareni eve bıraksana.” Aşkın gözlerini devirdi ama sonradan beni kolumdan tutup çekti.

“gel şuraya.” kolumu ondan kurtarıp arabasına bindim.

Bir anda kendimizi evde değilde kitapçıda buldum. Ona doğru döndüm.

“neden buradayız?”

“gidip kitap alıcaz ve sahilde okuyacağız. Sen demedin mi sahilde kiyap okumak iyi geliyor diye.”

“ben secdiklerimle dedim.” dedim gözlerimi kısarak.

“aynı bokum laciverti olduğu için dert etmene gerek yok. Şimdi düş önüme.”

Onunla beraber kitapçıdan bir kitap seçtik. İkimizde kendimize bir kitap aldıktan sonra arabaya tekrar binip sahile geldik. Arabayı bir yere park etti, bize uygun bir yer bulunca oturduk. İkimizde karşılıklı kitap okumaya başladık. Arada sırada gözlerim ona takılıyordu. Bazende yakalanıyordum ama bunu pek dert etmişe benzemiyordu. Huzurumuz yerindeyken bir teyze yanımıza gelip huzurumuzu bozdu.

“heryer böyle insnalarla dolmuş! Utanmıyormusunuz siz erkek erkeğe birlikte olmaya ha! Ananız babanız biliyor mu peki?”

“teyze ne diyon?” Aşkın kitabını kapatıp teyzeye döndü.

“terbiyesizler! Etrafta o kadar kadın varken siz erkek erkeğe yapıyorsunuz! Cehemmemde görürüm ben sizi!”

“evet teyze zebaniler seni sikerken bizde cennetten sana el sallıyıcaz!” Aşkının sözü ile bütün herkesin bize bakması bir oldu. Biz sevgili değiliz demesi yeterde artardı bile ama bu böyke yapmayı tercih etmişti.

“ıyy pislikler! Terbiyeniz kalmamış sizin!” teyze bizden uzaklaşırken diğerlerinin gözü hâlâ bizdeydi.

Aşkın kimseyi takmayıp kemersiz şpetunu düzeltti. Sabahtan beri böyleydi ama takmamıştım. Kitabını kapattı ve beni elimden tutarak kaldırdı.

“gidelim artık, yeterince piskolojim bozuldu bu gün.”

Birşey demedim ve onunla beraber eve gittik.

_____________________________________

_____________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Komşum | bxb |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin