Nebahat teyzenin oğlu bu mu! Yuh! Bu tombiş Nebahat teyze kendi gibi bal mı bal bir çocuk yapmış tü tü maşallah! Nazar değmez dimi lan böyel diyorum diye?
Onunla nasıl tanışabilirim? Elimi uzatırken titrememeliyim. Dik durmalıyım. Kekelememeliyim...
Öğlen vakitlerinde çıkıp hava almak istedim. Odamda duramıyordum, duvarlar üstüme üstüme geliyordu.
Abim ile Aşkın'ın ortadan kaybolduğunu fark ettim.
Daren: abi. Daren: abi Daren: abi Daren: abi Daren: abi Daren: abi Daren: abi Daren: abi.
Daren yazıyor...
Abişko yazıyor...
Abişko: ne var amına kodum.
Daren: nerdesin.
Abişko: karı kızla gezioz.
Daren: karı kız? Bak Damla ablaya söylerim hem kim var yanında.
Abişko: Aşkın var gelcen mi?
Daren: gelim, nerdesiniz?
Abişko: otelin çocuk parkındayız gel geliosan.
Abişko çevrim içi.
Daren yazıyor...
Abişko çevrim dışı.
~
Ne işleri vardı ki bunların çocuk parkında? Neyse gidelim bakalım.
Otelin çocuk parkına indiğimde abimle Aşkın salıncakta sallanıyordu, çocuklarda onların yanında durmuş salıncak sırası bekliyorlardı. Napıyorlardı bunlar!
“abi! Aşkın! Ne yapıyorsunuz insenize çocuklar binsin salıncağa!”
“banane gitsinler başka oyuncağa binsinler!” abim bir çocuk edasıyla bağırıyordu.
Bir çocuk salıncaklara doğru geliyordu. Yanımızda durdu.
“abi biraz ben binebilir miyim?” o kadar tatlı sormuştu ki şu an onları salıncaktan atabilirdim.
“abi, Aşkın hadi!” onlar oflayarak salıncaktan indi ve başka bir oyuncağa doğru koştular.
O çocuğu salıncağa koydum ve sallamaya başladım. Annesi neredeydi?
“adın ne senin?” dedim tatlı tatlı. Çocuklarla konuşmayı bilmediğim için ne yapacağımı bilmiyordum.
“Elen.” dedi küçük kız. Rüzgardan uçuşan kızılmsı saçlarını korumaya çalışıyordu.
“peki annen veya baban nerede? Neden yanlızsın?” Elen beklediğimin aksine neşeli cevap verdi.
“kayboldum, annem otelde olmalı, bir süre sonra gelip beni bulur.”
“peki anneni aramamızı ister misin?”
“hayır! Annem parkta oynamama izin vermiyor, biraz oynadıktan sonra ararım ben kendim.” muhtemelen üç veya dört yaşındaydı fakat çok zekiydi.
“annen neden parkta oynamana izin vermiyor Elen?”
“uzun hikaye, boşver abi. Hem senin adın ne?” yeşil gözlerini dikti gözlerime.
“Daren.” dedim gülümseyerek. Elen bu sefer Aşkın ile abimi gösterdi.
“bu abilerin sorunu ne?” kendimi tutamayarak kıkırdadım. Bu iki deli dönen bir oyuncağa binmişler ve mal mal dönüyorlardı. İndiklerinde kusacaklarına eminim.
“bak şu simsiyah giyinen benim abim diğeride yakın arkadaşım.”
“hmmm anladım, peki sen nasıl yaşıyorsun bunlarla?” tekrar bir gülme dalgası gelmişti.
“inan onu bende bilmiyorum.” dedim gülerek.
Bir yandan bir kadın çıktı, koşarak bize doğru geliyordu, annesi olmalıydı.
“Elen! Neredesin sen! Aklım çıktı.” küçük kızı kucağına aldı ve sıkıca sarıldı.
“anne korkma. Zaten otelden başka bir yere ayrılamam.” Elenin annesi sinirli bir şekilde bana baktı.
“siz kimsiniz?” dedi beklediğimin aksine.
Ben tam cevap vericekken Elen atladı lafa “anne bak bu Daren abi. O salladı beni salıncakta. Tatlı biri.” Elene bakıp gülümsedi.
Bir adam bize yaklaşıyordu. Galiba babasıydı.
“Elen sen dayının yanına gir bakalım.” dedi annesi bize yaklaşan adama doğru. Peki ama… babası neredeydi. Öğrenmem lazımdı.
“teşekkür ederim Elene baktığın için.”
“problem yok fakat birşey sorabilir miyim?”
“tabii.” bismillah.
“ailevi meselelere girmek istemem ama Elenin babası yok mu. Hem konuşurken parka çıkmaya izin vermediğinizi söyledi.” annesi sakin bir tavırla dinledi beni.
“Elen'in babası yok, daha Elen doğmadan terk etti, bir kızı olduğunu bile bilmiyor. Park olayı ise ap ayrı birşey. Elenin amcaları Elenin var olduğunu bir şekilde öğrenmişler, birkaç ay önce ise Eleni kaçırmaya çalıştılar.”
Duyduklarım karşısında ne yapacağımı bilmiyordum. O küçük, güzel kız bilmese bile çok zor bir hayatı vardı.
“Elen bilmiyor değil mi?”
“bilmiyor tabikide.” biraz durdu “şu an gitmem gerek, tekrar teşekkür ederim.” kadın bende büyük bir etki bırakarak yanımdan ayrıldı. Ben ise ne yalacağımı bilemeyio sarhoş gibi bankta duran abimlerin yanına gittim.
“iyi misiniz?” dedim onkarın başında durarak.
İki kelimeleri oldu sadece, “gidelim burdan.” o kadar çok dönmüşlerdi ki artık sarhoştan beterlerdi.
___________________________________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Günaydın, tünaydın, iyi akşamlar bebeklerimmm. Her saat var bizde😎✌️
