bölüm 3

1.6K 45 3
                                    

----HARRY---

Kate'i orda öylece koridorda bırakıp spor salonuna geri döndüm. Koçun yanına gidip ona Kate'in durumunu bildirdim hala sinirliydim. Her kim olursa olsun benimle böyle konuşamazdı ona bunu gayet iyi bir şekilde göstermiştim. Belki biraz fazla sert çıkışmıştım çünkü gözlerine baktığımda gerçekten korkmuş görünüyordu. Onu o kadar çok korkutmak istememiştim güçlü görünmeye çalışsada çok korktuğu belli oluyordu . Kolunu tuttuğumda ne kadar savunmasız olduğunu farketmiştim . Biri ona kolayca zarar verebilirdi. Bu düşünce sinirlerimi bozmuştu içimde birden onu koruma isteği kabarmıştı. Ah neler saçmalıyordum ben. Okulun inek,görünmez kızını düşünmeyi bırak . Sana hiç bir ilgisi olmadığınida yeterince belli etti zaten . Bu düşünce daha da sinirimi bozuyordu çünkü okuldaki bütün kızlar benimle birlikte olmak için ölüyorken o ise beni terslemeyi ve benden uzak durmayı seçiyordu. ONU DÜŞÜNMEYİ BIRAK ! İçimden kendime bağırıyordum . Düşüncelerimi bölen Louis oldu . Bir sonraki ders için sınıfa gidiyorduk . Tanrıya şükür son dersti ama tabi sonrasında olan cezam yüzüzden okulda daha fazla zaman geçirmek zorundaydım . Ah ne eğlence ama.

"dostum dünyaya geri dönsen diyorum" bana tek kaşını kaldırmış bir şekilde bakıyordu. "noldu?" sinirlerim zaten bozuktu bu yüzden biraz tersleyerek söylemiştim . " ne düşünüyorsun bu kadar anlamıyorum haftaya olan maçı mı ? Yoksa bu haftaki partide kiminle birlikte olacağını mı ?" bana bilmiş bir şekilde sırıtıyordu parti düşüncesi benimde sırıtmama neden olmuştu . "daha kiminle gideceğime karar vermedim ve maçıda düşünmüyorum . Kazanacağımızdan eminim ." kendime ve takıma güvenim tamdı. "Beth'e sorabilirsin . Seninle gitmeye can atıyor biliyorum" Beth okulun popüler kızlarından biriydi . Ondan hiç hoşlanmazdım aptalın tekiydi ama başka şeylerde gerçekten işini biliyordu . "Bilmiyorum dostum o kız bazen sinirimi bozuyor" konuyu değiştirmek için o daha cevap vermeden ben ona bir soru sordum "sen kiminle gideceksin ?" yüzü bir an aydınlandı ve kiminle gideceğini tahmin edebiliyordum . "Violet" gülerek cevap verdi . O kızdan gerçekten hoşlanıyor olmalıydı çünkü neredeyse 2 haftadır ondan başka bir şeyden bahsetmiyor . Bu biraz rahatsız ediciydi . Bir kızın sürekli hoşlandığı erkeği anlatması gibi . En arkadaki yerimize geçtiğimizde öğretmen de derse başlamıştı . Derse herzamankş gibi dikkatimi vermiyordum. Partiye kiminle gideceğimi düşünüyordum . "Cezanın bitmesini beklememi ister misin? Daha sonra beraber antreman yaparız" yine düşüncelerimi bozan Louis olmuştu . "tamam uzun sürmez zaten" dedim ve zilin çalmasıyla sınıftakiler ayaklanmaya başladı . Vay canına bu ders çabuk bitmişti . Bayan Kimberly'in sınıfının kapısının önüne geldim ve içeri girmek için tıklattım cevap gelmedi ama ben yinede kapıyı açıp içeri girdim. Bayan Kimberly ve Kate'in kafası aynı anda benim olduğum yöne döndü. Bayan Kimberly arkasına dönüp masasına gitti. Bense Kate'in burda olduğuna şaşırmış bi şekilde ona bakıyordu . Yüzündeki ifadeden bu durumdan pek hoşnut olmadığı belli oluyordu . Benimle aynı ortamda bile bulunmak istemiyordu. Benimle sorunu neydi bu kızın . Aklından zoru falan mı vardı. Kafasını sırasına çevirip ellerine bakmaya bakıp dudağını ısırmaya başladı . İtiraf etmek zorundayım dudağını ısırması oldukça... Nasıl desem. Etkileyiciydi. Kafamı bu düşünceden atmak istercesine iki yana sallayıp arka sıradan boş bir yere oturdum. Bayan Kimberly ceza anında yapılacakları ya da yapılmayacakları anlatıyordu bense bunları zaten bildiğim için ilgimi Kate'i izlemeye odaklamıştım . Bayan Kimberly'in söylediklerini dikkatle dinliyordu . Onun ceza almasını sağlayacak ne yapmıştı merak etmiştim. Kate'i hiç kötü şeyler yaparken hayal edemiyordum . O çok masumdu. Yani tanıdığım kadarıyla. Bayan Kimberly konuşmasını bitirdikten sonra ödevlerimizi yapmamızı söyledi . Kate çantasına eğilip kitap ve defterini çıkardı ve ödevlerini yapmaya başladı bende kitabımı çıkardım ama ödevimi yapmadım . Onun yerine Kate'i ödev yaparken seyrettim. Çok ciddi bir iş yapıyormuş gibi soruları kolaylıkla çözüyordu. O gerçek bir inekti. Farkında olmadan yüzümde şapşal bir gülümse oluşmuştu . Kate bir anda kafasını bana çevirip şapşal gülümsememi farkedince burnunu buruşturup kaşlarını çattı bu daha fazla gülümsememe sebep oluyordu çünkü kafası karışmış yüz ifadesi onu tatlı gösteriyordu. Kendimi toparlayıp içimdende küfür ediyordum . Benim neyim vardı böyle . Yüzümü sırama çevirip cezanın bitimine kadar ona bakmamaya karar verdim . Dakikalar geçmek bilmiyordu . En sonunda Bayan Kimberly cezanın bittiğini söyledi ve derin bir iç çektim . Kate kısa bir bakış attığımda onunda rahatlamış olduğunu farkettim . Kitaplarını çantasına koyup bana bir kere bile bakmadan sınıftan çıktı. Bende çantamı alıp çıktım . Okul bombaoş ve çok sessizdi . Çıkan tek ses Kate'in önden giden ayak sesleriyle benim ayak sesimdi. Ona yetişmeye başlamıştım ki o da birden adımlarını hızlandırmaya başladı . Benden kaçıyor gibi görünüyordu . Kendimi durdurmaya fırsat bulamadan elim yine onun koluna gitti ve bir anda olduğu yerde durdu. Ne yaptığımı farkedince kolunu hemen bıraktım bir şey söylemem gerektiğini farketmiştim ama ne?  Kafamı kaldırıp yüzüne baktım . Yüzünde dehşet ifadesiyle bana bakıyordu . Tanrım onu bu kadar çok mu korkutmuştum ?  "Ben bugün için üzgünüm o kadar sert bir şekilde sana çıkışmamalıydım. Sen haklıydın . Yani seni kızdırmıştım ve utandırmıştım" kelimeler ağzımdan bir anda çıkıverdi. Ne yapıyordum ben . Bir inekten özür mü diliyordum yani. İyi ama neden ?! Dehşete düşmüş ifadesi şok olmuş olanla değişti. O da benim kadar yaptığıma şaşırmıştı. "Ö-önemli değil . Unut gitsin" derken sesi kısık ve titrek çıkıyordu. Bana son bir kez baktıktan sonra çıkış kapısını açıp çıktı. Bende ardından çıktım. Bahçede Louis'in şaşkın bakışlarıyla karşılaştım. Sanırım Kate konuşmamızı görmüştü. Yanına gittim . Kate bizim aksimiz olan yöne doğru ilerliyordu. Arkasından ikimizde baktık . "İlginç" konuşan louis olmuştu . "ilginç olan ne ?" " Alınma dostum ama kızın pek umrunda görünmüyordun . Onu durdurup konuşmana bile şaşırdım. Sana bakmadı bile. Sana bu tepkiyi gösteren bir kız olması ilginç ." bunun bende farkındaydım ama yüksek sesle söylenmesi daha fazla sinirlerimi bozuyordu. Louise sert bir bakış attım , bakışıma aldırmadı bile en yakın arkadaşım olduğu için beni her nekadar sinir ederse etsin bir şey yapmayacağımı biliyordu. "Fazla uzun süreceğini sanmıyorum" "Neyin uzun süreceğini sanmıyorsun. Onun peşinden mi gideceksin yani?" biraz şaşırmış görünüyordu çünkü kızların peşinde koşmadığımı oda hatta okuldaki herkes çok iyi biliyordu. "evet" cevabım basitti neden yapmak istediğime gelince bana ilgi göstermeyen tek kız olması sinirlerimi bozuyordu ve bunu değiştirmeye kararlıydım. İstediğimi elde ettikten sonra o da diğerleri gibi bana onunla birlikte olmam için yalvaracaktı ve ben bunu görmek istiyordum . "İşin zor görünüyor o zaman" "Zoru sevdiğimi sende biliyorsun Louis ayrıca o kadarda zor olacağını sanmıyorum" antremanın yapılacağı yere doğru ilerliyorduk. Yüzümde kendimi beğenmiş gülümsememle Louise baktım . Kafasında bir ampul yanmış gibi gözleri parladı ve bir işin peşinde olduğunu hemen anlamıştım "İddiaya varmısın?" derken kaşlarını indirip kaldıryordu . Bana meydan okuyordu sevgili arkadaşım bana meydan okunmamasını hala öğrenememişti. "Varım. İstediğimi her zaman elde ettiğimi biliyorsun Louis. Eğer kazanırsam babanın sana yeni aldığı Rolex saati alırım" Babasının son model pahalı marka saatinden bahsedince gözlerini kıstı düşündüğünü biliyordum. Bakalım o benden ne isteyecekti? "Pekala eğer ben kazanırsam bebeğini elinden alacağım" Ah hayır bunu istemiş olamaz ona gözlerimi büyüterek baktım . " Noldu? Bay Ben Herşeyi Elde Ederim . Bir ineği kendine aşık edememekten mi korkuyor?" Tamam istediği gibi olsun eğer kaybedersem Range Rover'ıma sahip olacaktı . Bu yüzden kaybetmemeliydim . Kabul ettiğimi göstermek iin ona elimi uzattım o da sıktı . Takımdakilerin yanına geldiğimizde Kate elde etmenin yollarını düşünmeye balamıştım bile . Zavallı Kate benden kurtuluşu yoktu. Louis Range Rover'ıma sahip olacağını sanıyorsa çok yanılıyordu. Kate'İ tavlamaya ilk olarak nerden başlayacağımı bulduğumda yüzümde bir gülümseme oluştu. Bu iş eğlenceli olacağa benziyordu.

-----KATE------

Ah işte bu tuhaftı .Bugün Harry'nin kolumu 2.tutuşu olmuştu . 1.si beni korkutmak içindi ki oldukça başarılı olmuştu çünkü Bayan Kimberly'nin sınıfına girdiğinde ona sadece kısa bir süre bakabilmiştim sonra kafamı çevirip ödevlerime konsantre olmuştum. 2. tutuşunda ise bugünkü davranışı için özür diliyordu . Bu ilkinden daha tuhaftı . Çünkü daha önce Harry'nin birinden özür dilediğini ne görmüştüm ne de duymuştum. Düşüncelerimi yarıda kesen çantamda titreyen cep telefonum olmuştu . Arayan Hanna'ydı. Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

"Kateeeeeee ! Vay canına cezaya kaldığını öğrendiğimden şok olduğumu itiraf etmeliyim . Kötü kız olmaya falan mı karar verdin . Hemde bana haber vermeden?!" sesi kızgın geliyordu ama şaka yaptığını biliyordum .

"Derse geç kalmak kötü kızların yaptıkları arasına giriyorsa . Evet." Saçmalamayı bırakması için ciddi söylemiştim ama istemedende olsa gülümsüyordum neyseki o bunu görmüyordu. 

"Aman tamam ya bişey demedim. Herneyse seni bunun için aramadım." Konu değiştirmedeki hızı inanılmazdı. "perşembe günü alışverişe çıkmak ister misin diye sormak için aradım?" Ben ve alış veriş . Pek uyumlu sayılmazdık. "O gün çalıştığımı biliyorsun Hanna" bu arada işyerimede yaklaşmıştım umarım Bay Moss geç kaldığım için bana kızmazdı. "Evet biliyorum ama izin alırsın diye düşünmüştüm" bana köpek yavrusunu andıran bakışlarını telefonla konuşmamıza rağmen hissediyordum . "Tamam Bay Moss'a sorarım ama bugün geç kaldığım için izin verip vermeyeceğini bilmiyorum" "Harika onun ikna etmenin bir yolunu bulabileceğine inanıyorum . Ayrıca sanada bir kaç kıyafet almanın zamanı geldi. İnsanlr senin erkek olduğunu düşünmeye başlıyor" söylediği şey karşısında kendimi gülmekten alı koyamadım. Bu kız bazen çok tuhaf olabiliyordu. "ben kıyafetlerimden memnunum" konuyu daha fazla uzatmak istemediğim ve işyerime geldiğim için telefonu kapatmam gerekiyordu. "Herneyse yarın okulda görüşürüz kapatmam gerek şimdi" "Tamam görüşürz patronuna sormayo unutma" telefonu kapatıp marketin içine girdim Bay Moss kasanın olduğu yerde duruyordu. Beni görünce yanına çağırdı. "Merhabe Kate,mesajını aldım ceza almana şaşırdım doğrusu. herşey yolunda mı?" benim için endişelenmiş olması hoşuma gitmişti . Gülümseyerek " Evet efendim sadece derse geç kaldığım için cezalıydım" dedim o da bana gülümsedi. "pekala ozaman depoda yeni gelen malzemeleri yerleştirebilir misin?" Başımı tamam dercesine sallayıp depoya gittim ve işimi yapmaya başladım.

    Saate baktığımda çalışma saatimin bittiğini farkettim ve Hanna'nın istediği şeyi yapmak için Bay Moss'un yanına gittim " Efendim bir şey sorabilir miyim? "  "Evet Kate"  " Ben perşembe günü bana izin verebilirmisiniz diye merak ediyordum ..?" rahatsız olmuş bir şekilde sormuştum çünkü işten izin almayı pek sevmiyordum ya da Bay Moss'dan birşey istemeyi "Elbette zaten yeterince çalışıyorsun" vay canına kolay olmuştu. "Teşekkürler efendim" ona gülümseyip marketten çıktım .  

    Eve geldiğimde saat 7 ye geliyordu. Duş alıp yemeği hazırlamaya karar verdim bütün ödevlerimi ceza anında yaptığım için ödevim yoktu . Bugün yatağa erken giderdim belkide. Duştan çıkıp rahatladıktan sonra karnımdan gelen acayip seslerden acıktığımı alamıştım . Mutfağa gidip dün akşamdan kalan yemekleri mikrodalgaya koyup ısınmasını bekledim . Onları bir güzel mideme indirdikten sonra annemden gelen mesajı gördüm . Onu beklemememi geç kalacağı yazıyordu. Her zamanki gibi yani . Bende dişlerimi fırçaladıktan sonra yatağa girdim . Saat daha erkendi ama bugün o kadar çok şey olmuştu ki kendimi çok yorgun hissediyordum . Gözlerimi kapatıp uykunun beni alıp gitmesinden önce son düşüncem Harry'nin Bayan Kimberly'nin sınıfındaykenki bana olan gülümsemesi olmuştu .

    

     DÜŞÜNCELERİNİZ NEDİR? :)

The betHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin