bölüm 7

1.4K 48 7
                                    

*Okurken multimedya kısmındaki şarkıyıda dinleyebilirsiniz. En sevdiğim şarkılardan biridir :) İyi okumalar*

Okulun kapısından girer girmez sevgili arkadaşım Hanna’nın saldırısına uğradım. “Kate Tanrım görüşmeyeli sanki çok uzun zaman geçti . Sana anlatmam gereken şeyler var” yüzünde şapşal bir gülümsemeyle bana bakıyordu. Ne olduğunu merak etmiştim. “Ne oldu ?” yüzündeki gülümseme daha da büyüdü “Dün Harry benimle konuşmaya geldi” söylediği cümle karşısında donup kalmıştım. Tabi ya Harry arkadaşımla konuştuğunu söylemişti. Bu tamamen aklımdan çıkmıştı. Bilmiyormuş gibi davrandım. “Sahi mi neden ?” meraklı görünmeye çalıştım umarım becermişimdir. “ Bilmiyorum öğle yemeğinde yanıma gelip oturdu Rose ve Natalie de çok şaşırmıştı. Daha sonra konu açıp konuşmaya başladı. Tanrım o inanılmaz biri. Sanırım benimle flört ediyordu. Düşünebiliyor musun Harry Styles benimle flört ediyordu” heyecanla söylemişti. Harry’nin onunla flört etmiş olması içimde biraz kıskançlığa neden olmuştu. Ama bu düşünceyi hemen bastırmıştım. Harry bir şeyler çeviriyordu ve buna en yakın arkadaşımı da bulaştırıyordu. “Hanna bence Harry’den uzak durmalısın. O güvenilir birisi değil.” Söylediklerim karşısında yüzü asıldı. “Sen nereden biliyorsunki?” sesi biraz yüksek çıkmıştı. Onu kızdırmak ya da mutsuz etmek istemiyordum ama buna mecburdum.“Hadi Hanna bütün okul onun kızlarla olan ününü biliyor.” Dedim ama Hanna’dan cevap gelmedi. Bir süre bekledikten sonra “Her neyse . Bugün alış verişe çıkıyoruz değil mi? Yarın ki parti için kendime yeni bir elbise almak istiyorum ve sanada almalıyız oraya her zamanki kıyafetlerinle gidemezsin.” Tanrım yarınki partşyi tamamen unutmuştum ayrıca dünkü davranışımdan dolayı hala davetli olup olmadığımı bile bilmiyordum . Aslında hiç gitmek istemiyordum. “Evet gidiyoruz ayrıca yarınki partiye gitmek zorundamıyız? Evde takılıp film izleyip başka şeyler yapabiliriz.” Yalvarır gibi söylemiştim. Hanna bana kaşlarını kaldırarak baktı. “Söz verdin Kate . O partiye gideceğiz .”deyip topuklarının üzerinden dönüp kendi sınıfının yolunu tuttu. Yenilgiye uğramış biri olarak derin bir iç çekip biyoloji sınıfının yolunu tuttum. Harry’i daha görmemiştim. Hiç olmazsa güne biraz iyi başlamıştım. Her zamanki yerimi alarak öğretmenin derse başlamasını bekledim. Bayan Rae bize bugün işleyeceğimiz konuyu anlatırken kapı çalındı ve ardından Sam ve okul müdürü Bay Vincent içeri girdi. Sam’i görünce yüzümde bir gülümseme oluştu. O da beni farkedince gülümsedi. Sınıfın bazı kızları ona hayranlıkla bakıyordu ve bana gülümsediğini görenler beni öldürmek istediklerini belli eden bir bakış yolladılar. “Özür dilerim Bayan Rae okulumuza yeni bir öğrenci kaydoldu ona sınıfını göstermek için dersinizi böldüm. “ Bayan Rae gülümseyerek önemli olmadığını söyledi. Bay Vincent Sam’i tanıttıktan sonra çıktı. Sam sınıfa merhaba dedikten sonra gelip yanımdaki boş yere oturdu. “Seni yeniden görmek çok güzel Kate” bana bütün dişlerini gösterecek şekilde gülümsüyordu. Gülümsemesi gerçekten güzeldi ama Harry’nin gülümsemesi kadar değil.  Bu düşünceyi kafamdan atmak istercesine kafamı salladım. Bende ona gülümseyerek “Senide öyle Sam”dedim. Daha sonra dersi dinlemeye devam ettim.Dersin sonunda Bayan Rae beni ve Sam’i yanına çağırdı. “Kate sen en iyi öğrencilerimden olduğun için Sam’e geri kalan derlerinde yardım edersin diye umuyordum” ben mi? Sam’e baktım mutlu görünüyordu. Köpek yavrusunu andıran bakışlarıyla bana bakınca dayanamayıp ona yardım etmeyi kabul ettim. “Pekala boş zamanlarımda onu çalıştırabilirim sanırım” Bayan Rae’nin yüzünde hafif bir gülümseme oluştu.” Harika. Şimdi gidebilirsiniz derse geç kalmanızı istemem” Sam önde ben arkada sınıftan çıktık. “ Bana yardım etmeyi kabul ettiğin için teşekkürler. Ne zaman başlamak istersin ?” biraz düşündükten sonra “Bugün öğle yemeğinden sonra boş bir saatim var o sırada konuları biraz gözden geçirebiliriz. Eminim çok fazla geri kalmamışsındır” beraber koridorda yürüyorduk .”Tamam o halde.Şimdiki dersin ne ?” dolabımın önünde durdum kilidi açıp geometri kitabımı ve defterimi çıkardım. Kitabı elimde sallayarak ona dersimin geometri olduğunu söyledim.  “İşte bu kötü oldu benim dersim Kimya. Sınıfta tanıdık bir yüzün olması iyi olurdu” dedi elindeki ders programını alıp inceledim. Yeni gelen biri için okulun ilk gününün nasıl geçtiğini biliyordum . Bu yüzden onu anlıyordum.  “4.ve 6. derlerimiz aynı. Bu iyi bir şey ha? Hem öğle yemeğinde de bizimle oturabilirsin” yeni bir arkadaş yaptığım için mutluydum . “Ayrıca Hanna’yla da tanışmış olursun o da bizimle hem öğle yemeğinde hemde 6.derste beraber olacak.” Ona gülümseyerek baktım . Onun yanında erkeklerle olduğum zaman ki gibi gergin hissetmiyordum. Üzerimde ilginç bir etkisi vardı . Onu sanki yıllardır tanıyormuşum gibiydi. Geometri sınıfının önüne gelince durdum “Senin sınıfın benim sınıfımın biraz ilerisinde sondan 3.derslik” dedim ona sınıfının yerini tarif ettiğim için rahatlamış görünüyordu. “Vay canına beni büyük bir yükten kurtardın yoksa kaybolmuş olurdum” ona sırıtarak baktım “Önemli değil ne zaman kurtarılmak istersen bana söyle . Beyaz atlı şövalyen hemen imdadına koşacaktır” dedim revarans yaptım .  Kahkaha atarak sınıfına doğru ilerledi. Bende yüzümde bir gülümsemeyle sınıfa girdim.

The betHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin