kaderimin oyunu 🗡️

kız isteme

Kapının kiliti açılınca ayağa kalktım Tuana çıkınca ikimizde sanki yıllardır birbirimizi görmüyormuş gibi özlemle sarıldık

Ülkü : ben çok özür dilerim gerçekten böyle olacağını bilseydim o gün, o partiye bile gitmezdim hepsi benim suçum-

Tuana ülkünün omzunda hıçkırarak ağlıyordu...

Tuana : Şşş tamam böyle olabileceğini bilemezdik sonuçta demi hem suç bizdede var. Eğer o an kendimize engel olabilseydik allah kahretsin ki başımıza bunlar gelmezdi.

Ülkü : ne olucak peki şimdi sen çağan ile evlenicek'misin.

Tuana...

Tuana benden ayrılmıştı yavas adımlarla odasına doğru çıkıyordu odasına girmeden önce.

Tuana : Ülkü ben evlenmek istemiyorum benim okumam lazım ben okumak istiyorum ben evlenemem bu çocuğa bakamam hazır hissetmiyorum...

Ülkü tuana'nin yanına hızla gider ve yüzünü avuçlarının içine alır bir anne edâsiyla kendine çeker ve sarılır tuana'nin hıçkırıkları bütün odayı dolduruyordu onun için bu bebek çok büyük bir kayıptı.

***
Yagiz'dan :  babam bu akşam tuana'yi istemeye gideceğimizi söylemişti âdetten'miş  , anlamıyorum amca olmama sevinsem'mi yoksa çağan'ami üzülsem belki böylesi daha iyidir, ülküye haber vermem gerekiyordu bu yüzden onu aradım ve 2 calista açtı...

Yağız : sevgilim ne oldu neden geç açtın bir sorun'mu var.

Ülkü : tuana uyuyordu yanındaydım o yüzden açamadım, noldu .

Yağız : işlerin ne kadar ciddi olduğunu biliyorsun demi.

Ülkü : maalesef evet.

Yağız : şeyy yengemi uyandirsan iyi olur.

Ülkü : neden uyandırıcakmisim kız ağlayarak uyudu zaten gözleri mosmor oldu.

Yağız : kız istemeye geliyoruz.

Ülkü : NE!

Ülkü tuana'nin yanında bağırmıştı ve uyanmamasi için hızla çıktı ve tekrar konuşmaya başladı...

Ülkü : yağız kız halsiz ,üzgün ve yorgun ne istemesi ya ? Hem kimden istiyceksiniz !

Yağız…

Ülkü bıkkınlık ve üzüntü içinde tekrar sesizce aynı soruyu sordu...

Ülkü : Yağız... kimden isteyebilirsiniz ki ? bizi isteyebileceğiniz herhangi kimsemiz yook.

Yağız : ülküm güzelim ben özür dilerim ama benim yapabileceğim herhangi birşey yok elimden birşey gelmiyor çok üzgünüm...

Ülkü : yağız bugünü erteleyebilirmisin , çünkü ben şuan hiç birşey yapamam ne tuana'yi bunun için hazırlayabilirim nede evi düzene sokup önünüze birşey ikram edebilirim hic birşey yapamam tuana hiç  hazır değil, ikimizde berbat haldeyiz.

Yağız : ülküm güzelim bak sen bizim aileyi bilmiyorsun onlar birşey yaparız derseler o şey o an olmak zorunda , başka çaremiz yok tuana illa öyle ya da böyle karşımıza çıkmak zorunda.

Ülkü : tamam ben birşeyler yapmaya calısıcam ama biraz zaman verin lütfen,  peki kim kim geliyorsunuz.

Yağız : kalabalık gelicez sanırım.

Ülkü : kalabalık derken ?

Yağız : konvoy hâlinde.

Ülkü dudağını ısırmıştı, içine düştükleri durum onu parçalıyordu artık.