B7

66 3 0
                                        

Kampın bitmesine 2 gün kalmıştı bu demek oluyor ki sınavımda çok yaklaşmıştı.Sonunda burdan kurtulacaktım aslında burayı sevmeye başlamıştım yinede artık Demiri göremeyecek olmak bana iyi gelecekti unutabilecektim.Kahvaltı için Defneyide alıp bir masaya geçtim.Defnede birşeyler olduğunu hissettiğimde "üzülme be kızım senle görüşmeye devam ederim kıymetini bil bak."diyip alay ediyordum.Defne gülümsemeye çalışmıştı ama başaramamıştı."Defne neyin var anlat artık."dediğimde o da teslim olmuş bana herşeyi dökülmüştü.Anlattıklarına çok fazla şaşırmış olsamda belli etmemiştim.Ben Merti bu kızdan hoşlanıyor diye düşünürken bizimki yanıkmış meğer.Reddeden ve öcünü alan oydu ama yüzü cenaze gibiydi hemen onun için birşeyler düşünmeye başlamıştım ki "Eveet bulduuum."diye elimi şıklıtıp yerimden zıplayı vermiştim olayı anlamamış olmalı ki bana ifadesiz gözlerle bakıyordu.
"Mertin gerçek duygularını öğrenicez kalk."dememle gözleri fal taşı gibi açılıp nasıl olacakmış o diye sormuştu.Kahkahalar atarak elinden tutup peşimden sürüklemeye başladım bu gerçekten benim için iyi olmuştu onun işleriyle oyalanıp kendi duygularımıda bir süreliğinede olsa unutucaktım.
"Eylül aklındaki şeyi söyler misin artık?"sesi biraz sinirliydi ama duyduğunda beni yanaklarımdan öpeceğine emindim."Tamam anlatacam ama bana bir kız bulman gerekiyor biraz güvenilir olsun ama."dediğimde dalga geçer gibi gülümseyip "Güvenilir mi hahaha tamam hemen."diyip alay etmişti.
"Offf Defne böyle yapacaksan vazgeçilim."dedim sesim sitemkar çıkmıştı o da anlamış olacak ki itiraz etmeden sonunda bir kız bulup getirmişti.Kız güzel değildi ama bakımlıydı işimizi görürdü.
Kızla hemen tanışmıştım adı Şeymaydı bütün planımızı anlatıp karşılığındada tüm takılarımı vermiştim zaten kokana kızlardandı reddedemeyeceğini biliyordum.Önce Merte yakınlasıp onu sarhoş edecek ve ağzından laf alacaktı.Sarhoş olununca doğrular söylenirmiş sonuçta hiç denemedim bilmiyorum ama internette öyle yazıyordu en azından denemekten zarar gelmezdi hem Defnede beğenmişti planı.
Herşeyi ayarlayıp ders alanına geçtik.
Demir!!
Bana mı sesleniyordu o hocaya çaktırmadan arkamı döndüğümde ise Merte yaptığınız ergen planı anlatmamı istemiyorsan ders çıkışı yanıma gel.dediğinde yüzümün bembeyaz olduğunu hissedebiliyordum nerden öğrenmişti off rezil olmuştum ahmak bide tehdit ediyo sanki benim meselem ama tabi Defneye bunu yapamazdım gidecektim yanına hala o şekilde donmuş boş boş etrafa bakıyordum ki hocanın "Eylül bir sorun mu var?"demesiyle eski pozisyonuma geri dönmüştüm."Sorun yok hocam dalmışım."
Bu çocuk daha ne istiyordu Akındanda intikam almıştı benide sevmediğine göre neden daha yanına gelmemi istiyordu.Vee ara ders bitmişti ilk defa hiç bitmesin istemiştim ama bitmişti Demirin hadi dercesine başını salladığını görünce göz devirip aptal demiştim o ise sadece sırıtıyordu bu çocuk beni deli ediyor hem bu kadar hoşlanırken aynı zamanda nasıl bu kadar gıcık olabiliyordum aklım almıyordu bu sevgi dedikleri şey böyle birşeymiydi böyleyse salakça birşeymiş saçma olduğunu düşünmekte çok haklıymışım.Defneye bahane uydurup Demirin yanına doğru ilerliyordum yeterince yaklaştığımda"Ne var soracak olursan hala senden hoşlanmıyorum."diye çıkışmıştım.Tekrar hoşlanmadığımı söylemiştim aşık bile olabilirken bunu yine söylemiştim organlarım aptalsın sen aptal madem hoşlanmıyorsun biz niye dışarı çıkacak şekilde içinde hareketler yapıyoruz derken bir tek beynim benim tarafımı tutuyor aferin diyordu.
Demir dahada yaklaştığında nefesini hissetmeye başlamıştım.Ahh losyon kokusu beni eritiyor bir kerede ter koksan ne olur sanki tiksinirim hem istemsizce kendimin nasıl koktuğunu düşünmeye başlamıştım.Dudaklarını konuşmak için araladığında kalbimin kırılacağını düşünüp gözlerimin dolmasına sebep olmuştum.
"Benden hoşlanıyorsun Eylül."sesi fısıltı şeklinde çıkmıştı dudakları dudaklarımla buluştuğunda gözümden bir iki yaş dökülmüştü.Daha da istekli öptüğünde kendime engel olamayıp ona karşılık vermiştim.
Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında başım dönüyor ayakta durmakta güçlük çekiyordum.
"B-ben bunu yapamam Eylül üzgünüm."diyip hızlı adımlarla yanımdan uzaklaşırken olduğum yerde donup kalmış ve kalbimi parçalayışını birşey bile diyemeden öylece izlemiştim göz yaşlarımı tutamıyordum beynim ise bana sürekli aptal bir öpücüğe nasıl teslim olabildin diye hakaretler ediyordu.
>>>>>>>
Defnenin yanına gittiğimde hiç birşey olmamış gibi davranıyor ağlamamak için kendimi sıkmaktan ayrı bir şekle bürünmüştüm kendimi düşünemezdim planımızı gerçekleştirmek üzereydik hava kararmıştı üzerimize karanlıkta dikkat cekmeyecek şeyler giyip plan yerine doğru ilerliyorduk.Şeyma Merti kafalamış olmalı ki ben tamamım diye mesaj atmıştı.Defne bu duruma bozulmuş olsada anlamamızın tek yolu buydu en azından kendimizce.
Heyecanla onları beklerken sesleri duymamızla olduğumuz yere saklanacak şekilde çöktük.Mert çok fazla içiyordu çoktan sarhoş olmuştu dediklerinin bir kısmı anlaşılmıyordu bile konuşmakta güçlük çekiyordu.Şeyma mesajımızla konuyu Defneye getirmişti.Mertin ahh Defnee seviyorum lan o kızı seviyorum ama inanmıyo haklı haklı Defnee seviyorum seni kızım anladın mı diye bağrışları geliyordu.Defne sevinçle bana dönerken bende ona sarılmak için yaklaştım hadi hayırlı olsun diyede dalga geçtim.
Biraz daha dinlemek için yaklaştığımızda ise Mertin sızdığını gördük Şeymaya mesaj atıp yanımıza gelmesini söyledik.
Sonunda bu da böyle bitmiş ve Defnenin yüzünü güldürmeyi basarmıştım çadırıma doğru ilerlerken ağaca yaslanmış müzik dinlemekte olan Demiri gördüm.Yanına gidip olanları soracaktım.
"Demir heyy kime diyorum."müziğinin sesi çok açıktı ve beni duymuyordu Tom Waits dinliyordu demek müzik zevklerimizde uyuşacak gibiydi ondan beklemiyordum açıkcası yanına oturup dürttüm.Dürtmemle sarsılıp gözlerini açtığında gözleri bilye gibi olmuştu beni gördüğüne şaşırdığı her halinden belliydi kulaklığını çıkarıp ne var dercesine başını sallamıştı."Bugün ki dediklerin ne anlama geliyor Demir neyi yapamazsın beni nedem öptün."sorularımı bir bir sıraladıktan sonra cevabını bekliyordum.
"Fazla soru soruyorsun Eylül."dediğinde ise kulaklığını tekrar takmış gözlerini kapatmıştı.Tekrar dikkatini çekerek bu sefer daha sert bir şekilde bağırmaya başladım."Beni öptün aptal beni sen öptün yanına sen çağırdın beni hep koruyup yakın davranıp beni sevmediğini söyledin madem sevmiyorsun neden bunları yapıyorsun senden hoşlanıyorum anladın mı yalan söyledim o gün lanet olsun ki hoşlanıyorum ve kalbimi paramparça ediyorsun neden bunları yapıyorsun benden ne istiyorsun beni öpüp sanki birsey olmamış gibi davranamazsın öylece çekip gidemezsin."derken hıçkırıklarıma engel olamıyordum sesli bir şekilde ağlamaya başlamıştım Demirse şaşkınlıktan dilini yutmuş gibiydi "Buraya gel."diye elini başıma koyduğunda ise "Dokunma bana pislik."diye bağırmıştım sinirlenmesini yol açmıştım sanırım yüz kasları gerilmiş ve sinirle ayağa kalmıştı "Bana bağırman hoşuma gitmiyor Eylül seni bırakmayı istiyorum mu sanıyorsun ha."resmen kükrüyordu onu hiç böyle görmemiştim bu hali korkmama sebep olmuştu yanıma yaklaşarakk beni kucağına almış kucağına oturtmuştu "Ağla sarıl ve ağla."diyordu sesi o kadar yumuşak çıkıyordu ki daha yeni sinirden kükreyen başkasıydı sanki daha fazla dayanamayıp boynana sarılmış göz yaşlarımla t-shirtünü ıslatıyordum gece boyunca öylece kalmış sarılarak uyumuştuk.

DOSTLUK KÖPRÜSÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin