8. Namsan

4.1K 526 199
                                    

Köşeyi dönmesiyle çarptığı geniş göğsün sahibi onu belinden tutarak kolları arasına almasaydı.

"Oops! Ben de seni bekliyordum." Jungkook Taehyung'un dudaklarındaki tehlikeli sırıtışa korkudan sonuna dek açtığı gözleriyle bakakalmışken Taehyung arkasında duran arkadaşlarına seslendi. "Bir tavşan yakaladım. Jimin!"

Jimin dudaklarında yaşadıkları andan keyif alan sırıtışla bir adım öne çıkarak başını yana yatırıp Jungkook'a bakmaya başladı. "Akşam yemeğinde tavşan yahnisi var."

Belimi sıkı sıkıya tutan güçlü eller eşliğinde ben daha ne olduğunu anlayamadan bir limuzine sürüklenmeye başladım.

"Bırak! Bırak beni dedim! Çek şu ellerini üzerimden!"

Ellerinin sıkılığını daha da artırırken dediklerim hiç umrunda değilmiş gibi beni çekiştirmeye devam etti. Ta ki başımı zorla eğerek beni arabasına sokana kadar.

İçeri girdikten sonra ise dün Taehyung'un dairesine geldiklerinde isimlerini öğrendiğim mafya kılıklı iki herife bakıyordum. Çarprazımda kırmızı saçları olan dişlek vardı ve hayatının en komik olayına şahit oluyormuş gibi bana bakıp kıs kıs gülüyordu. Yanlış hatırlamıyorsam ismi Hoseok'tu ama biraz daha böyle bakmaya devam ederse gülerken gösterebileceği herhangi bir dişi de kalmayacaktı.

"Gülmeyi kes yoksa tekmem ağzının ortasına geliyor!"

Söylediğim onu daha çok güldürdüğünde ayağımı kaldırıp harbiden topuğumla ağzına vuracaktım ki bir el dizimi yerine sabitledi. Başımı kaldırıp limuzinin açık kapısına baktığımda Taehyung'un kanımı bile donduran korkunç bakışlarıyla karşılaştım.

"Uslu dur!"

Karşımda oturan afete baş işareti vererek limuzine soktuğu başını geri çıkardı. Kai -evet bunun ismini de dün öğrenmiştim- bileklerimden tutarak belinin arkasından çıkardığı kelepçeyi hızlı hareketlerle bileğime doladı. Bu o kadar profesyonel bir hareketti ki ben daha ne olduğunu anlayamadan bileklerimde kelepçelerle karşımdaki herife bakıyordum.

"Sikeceğim böyle işi, bir işim düzgün gitse şaşarım zaten. Şansıma sıç-"

"Bence çıkışa kadar tek parça gelebildin, bu da bir başarı."

Deli gibi sırıtan kırmızı kafaya dönüp teşekkürler dedikten sonra küfür etmek istesem de hepsinin benden daha tehlikeli adamlar olduğunu düşünerek bu fikrimden vazgeçtim. Sonuçta bu adamlar birini gözünü kırpmadan öldürebilecek soğukkanlılığa sahipti ve benim onların sınırlarını zorlamamam kendi yararıma olurdu.

Taehyung Jimin'e anlamadığım türden onlarca direktif veriyorken Jimin arada bana bakıyor, göz kırpıp gülümsedikten sonra önüne dönüyordu. Beni seviyorsa kaçmama yardım etmeliydi, şimdi yakalandıktan sonra gelip bana şirinlik yapması gereksiz geliyordu bana.

Taehyung'un bana dönük olan sırtına sinirli bakışlar yolluyorken bir anda bana dönüp gözlerimle buluştu, sonra göz dağı vermek adına gözlerimin içine baka baka Jimin'in sorusuna cevap verdi.

"Minyun'u öyle bir sikeceğim ki bir daha bırak odama girmeyi evime on metre yakalaşamayacak!"

Bakışları boynuma kaydığında göz kapaklarımı hızlı hızlı açıp kapatarak önüme döndüm. Bazenleri Taehyung'un ne kadar korkunç bir herif olduğunu unutuyordum.

"Onu sevdim, baksana buraya kadar inebildi ve çıkış kapısına inene kadar onun odadan çıktığından haberimiz bile olmadı." Jimin Taehyung'a katılarak bana bakmaya başladığında gözlerimi devirerek onun yönünde olan bakışlarımı arabanın içine diktim.

Shoot Love - TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin