Barış ile birbirimizi tanımanın iyi olacağına karar verdik. Kısa sürede bu kararı almamız beni çok şaşırttı ama yine de ona bir şey belli etmek istemedim. Benim hakkımda yanlış bir düşüncesi olur diye böyle bir şey yapmanın daha doğru olacağına karar verdim. Doğru bir karar mı bilmiyorum ama ileride doğru mu yanlış mı öğrenmiş olurum. Şimdilik bunları düşünmeyi bir kenara bıraktım.
"Seda şimdi nerede acaba?" Barış'ın bu sözlerinden sonra yüzünde istemsiz bir gülümseme oldu. Demek ki bizi izlediğini fark etmedi. Bunu öğrendikten sonra nasıl bir tepki verecek merak ediyorum. O da Seda'yı en az benim kadar tanıdığı için hiç şaşırmaz diye düşünüyorum.
"Demek fark etmedin?" Benim bu sorum üzerine kısa bir süre yüzüme bakmakla yetindi. Neden böyle bir şey söylediğimi anlamaya çalışır bir hali vardı.
"Neden böyle söyledin? Neyi fark etmedim?" Onun bu sözlerinden sonra yüzümde büyük bir gülümseme oldu. Neler olduğunu anlamaya çalışıyor ama bir türlü ne olduğunu anlayamıyordu. Onun bu halini görünce de az ileriyi gösterdim. Benim gösterdiğim yere uzun süre baktı ama Seda oradan çoktan ayrılmıştı. Ne çabuk ortadan kayboluyor diye düşündünüp durdum.
"Orada ne var?" Dediği zaman hemen söze girmenin iyi olacağını düşünüp derin bir nefes alıp konuşmaya başladığım da o da beni dikkatli dinlemeye başladı. "Az önce Seda orada bizi izliyordu." Sözlerimden sonra bir yüzünde belli belirsiz bir gülümseme olduğu zaman benim de yüzümde büyük bir gülümseme oldu.
"Seda beni hiç şaşırtmadı. Bir an şaşırtacak sandım ama benim düşündüğüm gibi olmadı. Peki şimdi nerede acaba? Mutlaka bir yerlerden bizi izliyordur."
Etrafa bakındım ama Seda'yı hiçbir yerde göremedim. Ben de Barış gibi bizi hâlâ izlediğini düşünüyorum ama nereden izliyor? Ben bu düşünceler ile boğuşurken Seda'nın bizim yanımıza geldiğini fark ettiğim de hemen Barış'a da haber verdim.
"Neler konuştunuz bakalım?" Onun bu sözlerinden sonra ikimiz de kısa bir süre birbirimize baktık. Ne cevap versek diye düşünürken ikimiz de birbirimizden habersiz bir şekilde"sanane"dedik. Bizim bu cevabımız onu çok şaşırttı.
Seda'nın bize olan bakışlarını görünce İkimizde birbirimize bakıp gülümsedik. Onun bu hali bize çok tatlı görünüyordu. Bundan sonra bizimle konuşur mu diye düşünürken Seda'nın her koşulda bizimle konuşacağına karar verdim.
"Neden banane olsun ki? Birinizin arkadaşı, birinizin de kuzeniyim. Onun için sizinle ilgili her şey beni ilgilendiriyor."
Önce bana daha sonra da Barış'a dikkatli bir şekilde izledi. Bakışları ile bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor ve yüzüne öylece bakmayı tercih ediyorduk. Neden böyle bir şey yaptığımızı da hiç bilmiyorum.
"Bana bir şey söylemeyecek misiniz? Farkında mısınız, sizinle konuşuyorum? Bir şey söylemeniz gerektiğini düşünüyorum. Onun için de hemen bana bir cevap verin."
Barış kuzeninin yanına yavaş adımlarla yürümeye başladığı zaman ne yapacak diye beklemeye başladım. "Kuzenim olabilirsin ama bu sana her şeyi söyleyeceğim anlamına gelmez."dedi. Seda bu cevaptan hiç hoşlanmamış gibi görünüyordu. Ne söyleyeceğini merakla beklemeye başladım.
"Bana bunu nasıl yapıyorsun anlamıyorum." Kırılmış gibi bir hali vardı ama onun bu hali Barş'ı daha fazla eğlendiriyor gibi görünüyordu. Buna ne zaman son vereceğini düşünürken Seda hemen söze girdi.
"Hadi bana neler konuştuğunuzu söyleyin. Benim ne kadar meraklı bir insan olduğumu ikinizde biliyorsun yani bir an evvel söyleyinde hepimiz rahat edelim."