5

17.8K 183 11
                                    

Antalya'da geçen acı dolu günden sonra sabırla her isteğimi yapan aslan tüm mızmızlanmalarımı çekmiş kendince özürünü bu şekilde dilemişti.


İstanbul'a geri dönüşümüzden itibaren evimize çiçekler gönderip ailemin gözünü daha fazla boyama devam etmişti yoğun iş temposundan dolayı neyse ki görüşemiyorduk ama yarın onun için önemli bir davet vardı ve yine ailemden evinde kalmam için izin istemişti düğünümüzü hızla organize etmeye devam ediyordu iki hafta kalmıştı günler hızlı geçiyordu bugün beni almaya gelecek elbise bakmaya gidecekmişiz evine dönüp orada kalıp hazırlanıp ertesi günü de Şirketinin yurt dışı ayağının açılışını kutlayacakmışız İstanbul'un bir sarayında. Yine bir bilgilendirme bildirimi ile bir kaç dakikaya sitede olacağını belirtmişti uçuş uçuş askılı elbisemle hazırdım saçlarımı at kuyruğu yapmıştım sandaletlerimi giyip çıkıyordum ki annem


'Kızım Aslan oğlum yukarı kahveye çıksaydı ya '

söylemiyle derin nefes aldım bizimkilerin bir aslan sevdası tutmuş gidiyordu


'Çok yoğun anne başka zaman telafi edeceğini söyledi babamla sana selamını iletti, hadi görüşürüz ben geleceğim iki gün sonra zaten'

gerçekten de böyle yazmıştı neymiş beni bıraktığı zaman babamla tavla oynamak istemiş bir de iki yüzlü hayvan daha fazla bekletmeden aşağı inip beni son model bekleyen arabaya ulaştım. Bugün spor giyimi gözümden kaçmamıştı yakışmıştı ne yalan söyleyim üstüne yapışan tişörtü kol kaslarını ortaya çıkarmıştı gözlüğünü çıkartıp üstüme uzanıp dudaklarıma hızla öpücük koydu bende sırtımı yaslayıp kendimi an öpücüğe kastım uzun soluklu öpücüğünden sonra alnımı öpüp üzerimden doğrulmuştu arabanın filmli olması işime geliyordu, tedirginlikle gözlerine baktığımda gözlerinde özlem vardı irisleri siyahlaşmış sevgi dolu bakıyordu.


'Küçük bebeğimi çok özlemişim'


diyip elimin sırtını parmaklarıyla okşamaya başladı ben cevap vermeyince elimi sıkıp arabayı çalıştırdı.
Anlaşılan üstüme gelmek istemiyordu. yolda başımı cama yaslayıp oluşabilecek iletişim kesmiştim.

Arnavutköy'de ünlü bir mağazaya girmemizle davetin önemini tekrar anlamıştım ama burası sessiz ve kimse yoktu bir çok dünya markalarının olduğu güzel elbiseler gözlerimin kamaşmasana neden oldu. Elbiselere doğru adımlardan bir elbise dikkatimi çekmişti saten ince askılı dizlere gelen kırmızı elbiseyi alıp inceledim fiyatı dudaklarımın uçuklamasana neden oldu 15 bin dolar yazıyordu düz saten elbiseydi yahu kararsız kalıp bırakacaktan aslanın


'Dene istersen sevgilim'


Sesle aniden suçlamış


'Hii aslan korkuttun '

dedim omuzlarımdan tutup göğsüne yaslamıştı


'Ben yanında olduğum sürece hiçbir şeyden korkma aşkım seni her zaman korurum'


'Beni senden kim koruyacak'
Kahkaha atıp

'Seni benden kimse koruyamaz aşkım, hiç kimse seni benden fazla düşünemez, kimse sana benim gibi dokunamaz'


devam ediyordu ki pençesinden çıkıp kabine girmek istediğimi belirttim elbiseyi giyip kabinin içinden kendime bakmamla aşık olmuştum kabinde oyalandığımı kapının tıklatılmasından anlamıştım kapıyı açmamla Aslan kabinin içine girmişti geniş kabinde onunla olmak germişti gözleri koyulaşmış şekilde bedenimi süzüyordu aramızda ki bir kaç adımı kapatıp beni aynaya yaslayıp dudaklarımı öpmeye başlamıştı korkudan titrerken üstümden hızla itmiştim onunla boşluğuna denk gelmişti benden uzaklaştı.

Sert kralHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin