Bir hata yapıp geldiğine göre istersen başladığın tarihi buraya yazabilirsin çünkü bu seferki, diğerlerinden daha ağır ve gerçeklikten pay taşıyan bir şey olacak. Miden kaldırmayabilir, okurken elin titreyebilir, kusmak isteyebilir, gerçekten böyle insanlar mı var? Varmış.
Nereden biliyorsun diye sormayın çünkü bunları yazıyorsam ve her kitabımda böyle iğrenç bir hayat yaşayan bir ana karakter varsa bir bildiğim olduğu için.
Hayat nefes alanlara değil, kendisini seven bir ailesi, bir arkadaşı, bir insan olan kişilere güzel.
Her nefes alan hayatta olmuyor.
Bu kitapta konu edilenleri, abartılı gibi gözükecek olsa bile gerçekten yaşayan insanlar var.
Sadece, ana karakter bu insanlar arasından şanslı olan bir kişidir.
Okurken bu mu şanslı diyebilirsiniz, şanssız olanları düşünmeyi deneyin bir de.
İlk defa texting içeren bir hikaye yazmayı deniyorum, iyi okumalar.
__________
Yazar'dan;
Genç oğlan acıyla inlerken elindeki kanlı jilet az da olsa kirli olan beyaz mermeri boyadı, tişörtünün yakasını sesini bastırmak için kullanırken göz pınarları kurumuştu bile. Sayamadı kaçıncı kere bunu yaptığını.
Artık kırmızı değil, beyazdı.
Kan içindeki kollarına ve karnına baktı, bir süre onlara dokunmamalıydı. Bir dahaki sefere bacaklarıma geri dönmeliyim, diye düşündü. Sonra kendi kendine mırılandı. Bir dahaki sefere? Hangi sefer... Kendi kendine kıkırdadı. Zaten 18 yıldır her şeyi kendi kendine yapmıyor muydu?
Acıyla gülümserken kendini nasıl öldürmesi gerektiğini düşünüyordu. Boğulmak çok masraflı ve gürültülü olurdu, kendini bu şekilde kesmek? Küvette yaparsa sorun olmayabilirdi ancak iki yöntem için de küvet lazımdı. Sikik dökük evinin sikik dökük banyosunda duşakabin vardı. Belki bir otele gidip yapabilirdi ancak hiç parası yoktu. Zaten yıllardır geceleri babası sızarsa, ondan artmış şeyleri yerdi. Vücudu olması gerekenden fazlasıyla zayıftı. O ise hiç rahatsız değildi. Hem de hiç. Karşısında duran kırık aynaya baktı, bembeyaz ten yılların yüküyle iyice solmuştu, gözlerinin altı simsiyahtı. Dudakları çatlamıştı, gözlerindeki parıltıyı altı yıl önce kaybetmişti.
Eşcinsel olduğunu anladığı gün.
Gri gözleri artık parlamıyordu. Parlayamaz şu saatten sonra, nasıl parlasın ki? Kim parlatacak, kim kendisinden çalınan ışığı geri getirecekti?
Kimse.
Cebinden yere düşen, ekranı kırılmaktan bir hal olmuş telefonu açtı ve kalan son internetiyle bir mesaj yazmaya karar verdi. Bomboş olan uygulamaya girdi ve rastgele bir numara tuşladı.
Tuşladığı numaranın, ona tekrardan ışıltısını kazandıracak kişinin onu görmesini sağlayacağını bilmiyordu tabii ki.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen Numara | BxB [+18] (Slow Update)
RomansaÖlmeye karar veren bir genç, bir gece yarısı eline telefonunu alır ve rastgele bir numara tuşlar. Son konuşmasını yapmak ve kendisine zarar veren insanların inadına, birine acı çektirmek ister. Tuşladığı numara sayesinde gözlerindeki ışıltıyı tekrar...