AÇELYA

SENDEN ÖNCE BEN

Bazen unutmak lazım,ilkleri de sonlarıda yaşatsa unutmak lazım.
(Açelya ağzından)
Bulut dün beni eve bıraktıktan sonra direk yatağıma koşmuştum uyku ne güzel bir şeymiş ya özlemiştim sabah kalktığımda ruhsuz gibi yüzümü yıkadıkdan sonra ağzımın kuruluğu gitsin diye bir şeyler atıştırdım okullar yarıyıl tatiline girmişti başlayınca artık gitmem lazımdı resmen okulu asmıştım bol bol çalışacaktım insanın bir hedefi olmalıydı ve o hedefi gerçekleştirmeliydi.İnsan her zaman başarabileceğine inanmalıydı,en sonunda "ben başardım" diyecekti.Artık kimsem yoktu tek dostum,sırdaşım,kardeşim Şebnem vardı.Arıyordu işte
"Efendim Şebnem"
"Napıcaz bugün"
"Evde boş boş yatıcaz"
"Hayır ya "
"Evet evet"
"Peki sen bilirsin ben gidiyorum bir yerlere"
"gelmicem ben sana iyi eğlenceler"
"Sanada iyi yatmalar"
Bugün evde boş boş oturacaktım telefon,müzik,film,kitap yeterliydi benim için bunları yapan zaten hayatta önde bir yerlerdelerdi.
Al işte Bulut arıyor ya ben hiç rahat rahat yatağımda yatamacayacakmıyım?
"10 dakikaya ordayım"
"Pardon?"
"Hazırlan diyorum gidiyoruz"
"Nereye?"
"Düğüne"
"Ne? Ne düğünü Bulut?"
"Kızım sorma işte hazırlan sen"
"Hayır desem getireceksin ondan hazırlanıyorum"
"Bekliyorum"
Ne düğününe gidecektik şimdi hayır o neyse ne giyinecektim pantolon montla gitsem yok o olmaz
En iyisi şu annemin aldığı siyah dekolteli elbiseyi giyiyim siyah elbiseyi alıp taktıktan sonra hafif makyaj siyah topuklu ayakkabı incili küpe oh mis
Anında hazırlanıp kapıyı kilitleyip çıkmıştım evden çıktığımda Bulut beyaz arabasıyla kapıdaydı bile
"Vay güzelim ne güzel olmuşsun,pantolon mont giyer gelirsin diye düşünmüştüm"
"Giyicektim de düğüne uygun olmaz diye düşündüm"
"Olmasın,rahat ettiğini giyseydin,beklerim seni git giyin istersen"
"Yok yok şimdi bir daha gidemem eve rahatım ben gidelim"
"Tamamdır sen bilirsin"
Bulut'ta takım elbise giyinmişti kimin düğününe gidiyorduk acaba?
"Bulut kimin düğününe gidiyoruz ve ben niye geliyorum"
"Bir arkadaşımın,kurtlarımızı dökmeye gidiyoruz"
"Sen ve kurt dökmek çok ayrı kelimeler ya sen düğünde oynarmısın"
"Oynamam"
"Niye gidiyoruz o zaman"
"Yemek yemeye"
"Şakamısın Bulut yemeği dışarda da yeriz"
"Kızım şaka yaptım sende hemen inanıyorsun"
"Niye gidiyoruz Bulut?"
"Oynamaya işte"
"Tamam ben oynarım tek başıma"
"Hayır oynama sen tek başına"
"Bulut saçmaladın he kimle oynayacağım?"
"Benle"
"Oynamam ben düğünlerde dedin"
"Sen kafanı dağıt yeterki oynarım ben seninle"
"Tamam o zaman,nerde bu düğün"
"İzmit'te yaklaşık iki saatlik yolumuz var"
"Ooo napıcaz gidene kadar"
"Yarım saat konuşarak geçti zaten kaldı bir buçuk saat şarkı açıyım veya film izle bişeler yapalım"
"Bulut sende ya yapalım ne araba sürerken ne yapabilirsin"
"Yapamadığım bir şey yoktur aslında" pis sırıtıyo birde
"Aynen aynen"
"Aras'ı unutabiliyormusun?"
"Bilmem artık düşünemiyorum onu"
"Neden?"
"Gelmiyor aklıma belkide unutuyorumdur"
"Hmm"
"Bulut peki sen neden Aras'tan sonra bana yaklaşmaya çalışıyorsun"
"Ben sana her zaman yakındım Açelya ilk gördüğümden beri sevdim seni ama Aras'la konuştuğunuzu bilmiyordum Aras'ı üzmemek için yazmadım konuşmadım seninle ama Aras seni bırakıp gitti artık sevgimi gösterebilirim diye düşündüm"
"Anladım,iyi düşünmüssün zaten kimsem kalmadı"
"Ben kimse değilim,her zaman yanındayım."
"Biliyorum,teşekkür ederim"
                                         ****
Uzun süren yolculuk sonrası İzmit'e varmıştık.Kır düğünüydü güzel organize edilmiş bir yerdi Bulut
"Beğendin mi "
"Güzel yer"
"Gelinle damatın yanına gidelim de tanıştırıyım seni onlarla"
"Olur"
"Gel şurada" diyip elimi tutarak odaya getirdi.
"Oğlum be özlemişim" takım elbiseli,damat
"Bende be evlenip gidiyon he"
"Gidiyom be"
Sarıldılar damat ve gelin bana bakıyordu tabi kim bu diye düşünüyorlardır
"Merhaba ben Açelya"
"Merhaba ben  Amir" damat elimizi tokuşturduktan sonra
"Bende Adel" dedi gelin onlada elimizi tokuşturduk
"Memnun oldum" dedim.
"Bulut sevgilimsiniz" dedi Amir.
"Maalesef arkadaşım"Bulut'a alttan vurduğumda güldü,Adel "anladım ben sizii" dedi. Al işte yanlış anlamışlardı ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk
Odadan çıktığımızda Buluta "neden o cümlenin başına maalesef konuldu acaba?"
"Bilmem neden konuldu acaba? Ağzıma takıldı ya maalesef kelimesi"
"Hmm"
"Hadi bak çıkmışlar bile dansa başka insanlarda var Açelya hanım dans etmeye ne dersiniz"
"Aaa havadaki bulut bey buna evet derim"
Dans ediyorduk,etrafımızda da insanlar dans ediyordu,tam yanımızda Adelle Amir vardı bize gülerek bakıyorlardı ve her düğünde olan gibi birbirlerinin kulaklarına bir şeyler diyorlardı.
"Düğünlerde gelinle damatın kulaktan kulağa ne konuştuklarını hep merak ediyorumdur"
"Evlenelim bizde merakın giderilmiş olur"
İyice saçmalıyor he
"Oldu paşam dahada neler saçmalıyorsun"
"Tamam ya sinirlenme hemen"
Dansı bitirdikten sonra oturmuştuk yemekler dağıtılmıştı Bulut yemeğe saldırmıştı ay sanki hiç yemek yemiyor
"Oha yavaş ye ölcen"
"Çok acıktım vallahi"
"Evde yemek yemiyormusun"
"Kendimce bir şeyler yapıyorum,yemek yapmayı beceremiyorum"
"Ya hani yapamadığın bir şey yoktu?"
"Evet yok bir tane bu var olabilir ama."
"Bende yemiyorum boşver"
"Olmaz öyle sen ye"
"Yerim hatta sende gel sende aç kalma bari sonra düğünlerde yemekleri sömürme"
"Tabiki gelirim madem çok ısrar ettin"
"Ne demezsin"
                                      ****
Düğün bitmişti,yoldaydık eve gidiyorduk baya bir uykum gelmişti gözlerim zor açık duruyordu.
                                      ****
Sabah uyandığımda kendimi yatakta buldum elbisemle.Nasıl gelmiştim buraya en son arabamdaydım Tabi ya Bulut'a sormalıydım
"Bulut ben nasıl yatağıma geldim"
"Uyuyordun uyandırmaya çalıştım ama uyanmadın çantandan anahtarı alıp açtım kapıyı bıraktım seni"
"Teşekkür ederim"
"Rica ederim,günaydın bu arada geliyim mi kahvaltıya"
"Günaydın gel bakalım ne yapıcam bilmiyorum ama"
"Kır yumurta falan"
"Doycanmı?"
"Sen yap doyarım ben"
Dolaptan sucuklu yumurta kırdım yanında da atıştırmalıklar,birazda patates kızarttım yeter bu kadar.
(Aras ağzından)
Kızı dün eve bıraktıktan sonra gelip bilgiseyardan oyun falan oynamıştım.Bütün gün kızın aldıklarını taşımıştım şikayet etmeden şaka gibi.Sabah kalktığımda güzel bir kahvaltı yapmıştım biraz dışarı çıkacaktım yeni bir cafe açılmıştı orda kahve içmeye gidecektim hazırlanıp kapıyı kilitledim tam inerken bir kapı açıldı kız.
"Merhaba Aras"
"Merhaba"
"Nereye gidiyorsun"
"Kahve içmeye"
"Aa bende yeni bir cafe açıldığını duydum,oraya gidiyorum"
Şaka yap bana ya tesadüf ,tesadüf.
"Aynen bende o cafeye gidiyorum"
"Ne güzel"
Kızın beraber gidelim diyeceğini düşünmüştüm
"Gel benim arabamla gidelim istersen"
Düşündüğüm gerçekleşti kızı 3 günde nasıl tanımıştım? Tanımadın tabiki tesadüf.
"Yok benim arabamla gidelim"
Oda kesin yok kelimesinden sonra ben seninle gelmeyeceğim diyeceğimi falan zannetmiştir.
"Olur"
Arabaya bindiğimizde yaklaşık 10 dakika sonra varmıştık.
"Hoşgeldiniz ne istersiniz?"
Menüden seçip kahvenin adını dedim kızda öyle sonrada kahve ve tatlılar gelmişti.Bunun sonrası sohbete gider.Derken soruyla başladık
"Hiç sevgilin yada sevdiğin oldumu?"
"Sevdiğim oldu sevgilim gibi bir şeydi heralde"
"Şuan ne yapıyor"
"Bilmiyorum İstanbul'da"
"Onu bıraktın mı?"
"Evet"
"Neden,neden kızı bıraktın" sinirli bir şekilde söylemişti,neden ona hesap verecektim?
"Sana neden hesap vereceğim"
"Hesap ver diyen yok soru soruyorum cevaplamazsan cevaplama keyfin bilir"
"Evet bıraktım.Çünkü bana git dedi istemedi bana iyi gelmiyorsun dedi ben bencil biriyim bıraktım onu orda hemde ailesi yeni öldü biliyormusun kimsesi olmayan birine ailesi olup sonda bıraktım üstelik ona ne sözler verdim,sen düştüğünde bende seninle düşeceğim dedim mesela yalan hepsi yalan aradı sordu beni ama açmadım ne kadar bencilim görebiliyormusun? Ben ne arkadaş nede sevgili olabilecek biriyim"
"Bir kelimeden sonra burda olman çok saçma orda kalıp onunla konuşmayabilirdin"
"Yapabilirdim evet ama yapmadım neden bilmiyorum kafayı yedim artık iyi değilim"
"Toparla kendini kafanı dağıt bir şeyler le meşgul ol madem birbirinize iyi gelmiyorsunuz unutursunuz zamanla"
"Ben ona çok kötülük yaptım yalan konuştum,güvenmeyip takip ettirdim çok şey yaptım ama sonra onun için terapiste gittim ama,amalar bitmiyor işte bıraktım terapisti falan"
"Ben terapistim"
"Efendim"
"Bende terapistim bana anlat dertlerini,ben dinlerim.konuşacak kimsen yok bunu anlamıştım seni ilk gördüğümde.Bana anlat ben her zaman burdayım"
"Neden üç gündür tanıdığın birine bu kadar iyi davranıyorsun? Yada güveniyorsun na-
Sözümü kesip "ben kimseye güvenmem"
"Nasıl bunları anlattıktan sonra bile benimle konuşabiliyorsun"
"Herkesin hatası olabilir Aras düzeltirsin bir daha yapmazsın olur biter.Bazen insanlara bir şans verilebilir, ama bazende verilmez.Sen düzeltmeye çalıştınmı?"
"Vallahi düzelttim,sırf onun için terapiste başladım,ilaç içtim her gün defalarca özürdiledim kendimi affettirmeye çalıştım"
"Affettimi?"
"Affetti"
"Bak sen hatanın farkına varıp çabalamışsın,eğer çabalamasaydın,hatanı anlamasaydın o zaman haksız olurdun o da sende haklısın bir hata yapmışsın affetmişte neden hala geçmişe bakıyorsun? Geleceğe bak"
"Soyadını Haklıyla falan mı değiştirsek"
Harbi ama ya bi konuştu konuştu yani.
Devam ettim,"sen peki? Anlatacağın bir şey yokmu?"
"Ben, anlatmam herkese ama,sevgilim oldu,öldü sonra.Beni korurken öldü,hayatım boyunca kendimi suçlu hissettim,halada öyle sevgilim,benim yüzümden öldü."
"Çok üzüldüm peki neden senin yüzünden öldü sen mi öldürdün onu?"
"Bana hep ölümüm senin elinden olsa derdi,ama ben öldürmedim.Beni korurken öldü."
"Seni mi öldürmeye çalışıyorlardı yani?"
"Evet bir tane hastanın deli kocası verdiğim tavsiyelerden sonra karısı değişince geldi beni öldürmeye sevgilimle beraberdim,beni korurken vuruldu.Keşke ben ölseydim keşke o gün ben ölseydim."
"Sen suçlu değilsin ki sevgilini öldüren adam suçlu"
"Ama ben olmasaydım ölmeyecekti."
"Nerden bilebilirdin böyle bir şey olacağını?"
"Olmuyor bu yükü üstümden kaldıramıyorum uyurken huzurla kafamı yastığa koyamıyorum."
"Yapma böyle senin bir suçun yok"
"Ailesi,herkes herkes beni suçladı tek annem yanımda durdu herşeyden kaçmak için buraya geldik aslında burda başka yerde oturuyorduk sonra buraya geldik,iyiki gelmişiz senin gibi biriyle tanışmak çok iyi geldi"
"Gerçekten iyiki tanışmışız Arya.Bana iyi geldin"
"Sende."
"Aslında yarım anlattım olayı ben sana"
"Nasıl yani" dedim.
"Sevgilim beni korumaya çalıştı evet ama aslında sevgilim değildi."
"Ne demek istiyorsun"
"Bir hastamdı,kafayı benimle bozmuştu intihar etmeye bile kalkışmıştı benide öldürecekti hatta bir kaç kez şiddet uyguladı bana.Kendimi düşünmem ben.İnsanların mutluluğunu düşünürüm,mutlu olsun istedim sevgilisi oldum ama son durum böyle gelişti"
"Neden sevmediğin biri için canını vermek istiyorsun o zaman? Sevmediğin bir insanla neden sevgili olursun ki"
"Mutlu olsun diye"
"Bu acımasız dünyaya fazlasın sen,fazla iyisin"
"Ben hiç kimseyi sevmedim yani,sevgilim oldu evet ama anladığın üzere severek değil"
"Anladım ama üzme kendini,kendine yapma bunu"