"Beeeeen geldiiiiim! Oha? happy pride!"
Yeonjun gizli saklı bir şeyler yapıyormuş da yakalanmış gibi paniklediğinde Beomgyu'yu üzerinden atmış ve Beomgyu düştüğünde onunla beraber Hueningkai'nin yüzü de acıyla buruşmuştu.
"Yavaş ayı!"
Yeonjun yerden kalkıp Hueningkai'yle karşı karşıya geldiğinde, Beomgyu'nun acı dolu sesini işitmesiyle eğilip onu yerden kaldırmış ve "Özür dilerim." demişti. Hueningkai da Beomgyu da Yeonjun'un neden bu kadar paniklediğine anlam veremezken Hueningkai ortamda oluşan garip sessizliği bölen kişi olmaya karar vermişti. O konuşmazsa hiç kimse konuşmayacak gibi duruyordu ve daha fazla garipliğe katlanamazdı.
"Sonunda birbirinize açıldınız mı? Beklemekten gına gelmişti gerçekten."
Hevesle söylediği şeyler karşısındaki ikilinin yüzünü şok duygusuyla kapladığında kendisinin de hiç konuşmaması gerektiğini anlamıştı. Sessiz kalmak bazen gerçekten gerekli oluyordu ve keşke o da bir dakika öncesine kadar bunun farkında olsaydı. "Yanlış bir şey demişim gibi bakmanız beni ürkütüyor."
Yeonjun ve Beomgyu'nun birbirlerine bakışlarını takip ederken yeri kazmak ve içine girip sonsuza kadar kaybolmak istemişti. Yeonjun gergindi ve parmaklarıyla oynamaya başlamıştı. Onun hiçbir şeyi reddetmeden tamamen kabullenmiş gibi durmasına karşı Beomgyu "Sakın bana bildiğini söyleme." demiş ve korku dolu bakışlarla Yeonjun'a bakmıştı ancak Yeonjun sadece yutkunmakla kalmıştı.
Yalanlayabilirdi ve bunlar hiç yaşanmamış gibi hayatlarına devam edebilirlerdi. Ancak Beomgyu'nun buna inanmayacağını anlayabiliyordu. Ne derse desin Beomgyu ona inanmazdı.
Elini Beomgyu'nun koluna yerleştirdiğinde Beomgyu kolunu geri çekmiş ve Yeonjun'un eli boşluğa düşmüştü. Ne diyeceğini ya da ne yapacağını bilmediği bir sürü an yaşamıştı ama bu belki de en çaresiz hissettiğiydi. "Ne zamandır biliyordun?"
"Çocuklar şakaydı." Hueningkai işin içinden çıkamayacakları duruma geldiklerini fark ettiğinde gülerek bir bahane sunmuş ve araya girmeye karar vermişti ancak Beomgyu'nun parmağı onu işaret ettiğinde ve Beomgyu ona bakarak "Sen sus bir dakika." dediğinde elinden bir şey gelmeyeceğini anlayarak bir köşede olan biteni izlemeye karar vermişti. O andan itibaren ağzını açmaması odadaki herkes için daha sağlıklı olabilirdi.
"Yeonjun söyle ne zamandır biliyordun?"
"Sarhoş olduğun günden beri."Dudaklarının arasından histerik bir kahkaha çıkmıştı. "O zamandan beri biliyordun ve az önce bahsettiğim kişinin sen olduğunu bilip bir de bilmiyormuş gibi mi davrandın?"
"Beomgyu sadece iyi olmanı istediğim için sakladım."
"Ve az önce bilmiyormuş gibi benim ağzımdan kendinle ilgili bilgiler mi topladın?"
"Ben sadece-"
"Benimle oynadın yani? Bana acımışsındır da."Gözleri dolmaya başlamıştı ve Yeonjun ona doğru adım attıkça bir adım geriye gidiyordu. Hisleri birbirine girmişti ve ağzından çıkan şeylerin kendisi de farkında değildi. Tek düşündüğü Yeonjun'un her şeyi öğrenmiş olmasıydı. Zavallı ve acınası biri gibi hissediyordu. Bunlara artı olarak kullanılmış da hissetmişti. Yeonjun her şeyi biliyorken gözlerinin içine baka baka bilmiyormuş gibi davranmıştı. Aptal yerine mi konmuştu?
Yeonjun'un bunları yapmayacak biri olduğunu bilse de düzgün düşünemediği için her şeye ihtimal vermeye başlamıştı. Bu yüzden kendinden iğrendi.
"Beomgyu yemin ederim bunların hiçbirini yapmadım." Bir adım daha yaklaşmış ve Beomgyu yeniden geri çekilmişti. Artık kapının yanında duruyordu ve bir eli kapının kolundaydı. "Hazır hissettiğinde söylemeni ve yanımdayken rahat hissetmeni istedim."
"Eminim öyledir."
"Beomgyu,"Beomgyu'ya doğru uzandığı esnada Beomgyu çekip gitmiş ve Yeonjun öylece ortada kalmıştı.
"Hay ağzıma." Odanın en köşesine geçip yere çökmüş Hueningkai sonunda konuştuğunda Yeonjun ona dönmüş ve eline geçen ilk şeyi Hueningkai'ye fırlatmıştı. "Hay senin ağzına sıçayım!"
"Yastık fırlatman çok ince bir davranıştı."
"Boğacağım seni."
"Onaylıyorum."**
(wanda senin cocukların yok beni cıldırtmak mı istiyosun sen)
taehyun: lan hyuka su salakları da alıp geliyim diye cıktın hala gelmedin neredesin beklemekten sıkıldık be
hueningkai: degerli gönül dostlarım
soobin: cok kötü bi sey geliyo
hueningkai: yeonjunu aldım geliyorum
taehyun: beomgyu nerede
hueningkai: yeonjunu aldım geliyorum.
soobin: orasını anladık amk da beomgyu nerede
hueningkai: YEONJUNU ALDIM ISTE SUSUN BI SIZE NE
taehyun: hissediyorum basımızı cok fena derde sokucak seyler yapmıs
soobin: burnumuz boktan ayrılmıyo gercekten bıktım bu kisiden
hueningkai: ne derseniz haklısınız gercekten
soobin: kabullendi. kabullendi noluyo noluyo abi söyleyin kimi öldürdün sorguya cekildigimde ne demem gerekiyo
hueningkai: gencligimi soobin...gencligimi öldürdüm
taehyun: gel de düzgünce anlat sunu neredesiniz
hueningkai: soobinin borc yaptıgı marketin önünden geciyoruz
adam gördü
adam geliyo soobin
soobin adam niye geliyo
soobin: MARKETIN CAPRAZINDAKI AGACA CIK
taehyun: amk ?????
hueningkai: swnin dw ywpıxagın isin amınakoyiem
kosuyoeuz bwkleyin gwlmemize 10 dqkika var
taehyun: en cok da tanrı bana sabır versin
soobin: verir ya kısmetse askım
taehyun: hay amk arkadas ya
______
isleri karıstırıp geldim merabalar <3 korkmayın cok uzun sürmicek bu karısıklık sadece fice hız katmak icin eklendi
iyi okumalar bebisler 🥺
kucaklastıkkk <3 <3