Mᴏʀᴛᴀʟ Lᴏᴠᴇ | HyunLix

33

Minho ve Jisung içeri geri dönünce hemen sandalyelere oturdular.

"Uzun sürmedi bir kere."

Minho konuşunca gülümsedim, Hyunjin'in de gülümseme sesini duydum.

"Evet, şimdi güzelim sen ukelere kutuları ver, ben de semelere vereceğim."

"Tamam sevgilim."

Elime üç tane kutu aldım ve ilk Jeongin'e, ardından Jisung ve Changbin'e verdim. Hyunjin de Minho'ya, Chan'e ve Seungmin'e verdikten sonra bana baktı.

Yanına gittim ve elini elime sardım. Önümüzde ki masaya beyaz pastayı koyduktan sonra elimize bir de bıçak verdiler.

"Evet, şimdi ikimiz de bu pastayı kestiğimiz de aynı anda kutuları açıyorsunuz."

Hepsinden "Tamam." sesleri çıkar iken Hyunjin bıçağı tutmuş, diğer eli ile de benim elimi tutup bıçağın üstüne koymuştu.

"1, 2 ve 3."

Pastayı kestik ve parmağımız ile tabağa koyduk. Diğerlerine baktığım da kutuları açmışlar idi.

"KIZ MI?"

Seungmin'in bağırması ile ilkildim. Bu kadar sevineceğini bilmiyordum.

"Evet bebeğim, kız."

"Ben demiştim Hyung, 'içimde ki hislere güven.' demiştim."

"Demiştin tatlım."

Pastaları tabakalara koymak için aldıklarında biz tabağa koyduğumuz pastayı yemeye başlamıştık.

Mideme ve kızıma giden güzel tat ile sevinmiştim. Ta ki, midem de hissettiğim acı ile inleyene kadar.

Camların patlaması ve silah sesleri ile ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Karnıma baktığım da bacağıma doğru akan kırmızı bir sıvı gördüm.

Etrafa baktığımda herkes çığlıklar atıyor, bir yerlere kaçmaya çalışıyorlardı. Gözlerimin yavaş yavaş kapandığını hissettim. Gözlerim kapanırken tek duyduğum ses Hyunjin'in "FELİX!" diye bağırması idi.

Hyunjin Anlatımı ile:

Pastamızı yerken bir anda camların patlaması ve çığlıklar ile ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Etrafa gelen mermiler ile herkes çığlıklar atar iken Felix'e baktım.

İşte o an başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü...

Felix'in karnına yediği mermi tam da karın deliğinin üstünde idi. Felix'in gözleri kapanıyordu.

"FELİX!"

Bağırana kadar çoktan gözleri kapanmıştı. Felix'i kucağıma aldım. Silah sesleri durduktan sonra diğerlerine baktım. Hepsi birbirlerine bakıyordu.

"YARDIM EDİN FELİX YARALANDI!"

Hepsinin hızla yanımıza gelmesi ile şoka girmeleri de bir olmuştu.

"AVAL AVAL BAKMAYI KESİN VE AMBULANSI ARAYIN!"

Chan telefonunu çıkartıp ambulans ile konuşur iken ben ise ne zaman bıraktığımı bilmediğim göz yaşlarımı sildim.

Felix'in karnına baktığımda aşırı derecede yaralanmıştı. Mermi baya içeri girmişti.

Umarım bebeğimize ve güzel eşime bir şey olmaz.