BİR KERE AÇSAN ÖLÜR MÜSÜN?

28 5 0
                                    

|Oğuz|

Evet günün en boktan yerinde olaya girdiğim için özür dileyemiyorum ama kusura bakmayın. Şu an biyoloji sınavındayız ve tam anlamıyla sıçtım. Bir sik biliyorsam anamı babamı çaprazlasınlar amına koyayım.

Canım hocamızda boyu uzun olmasına rağmen masaya çıkmış bizi gözetliyordu, manyak orospu çocuğu...

Ben ise sınav kağıdımla ciddi düşünüyordum. Bu kadar uzun süre gözlerime bakması beni büyülemişti. Kağıdımın beynim kadar boş olduğu görmemle ise götüme yine bir şeyler girmişti. Bu sefer kesin kaldım...

Göz ucuyla bizimkilere bakayım dedim ve pek bir fark göremedim. Emircan bir tek kağıdıyla ilgileniyordu, Eren de belki kopya verir diye onu bekliyordu. Can ve Erdem de kendilerince halletmeye çalışıyordu. Deniz kağıtla kavga ediyordu, kağıda yumruk mu attı o amına koyayım? Bedirhan ise onu izleyip korkarak duvar tarafına sinmişti.

Kaya ve Akın'a gelirsek, beraber sırada uyuyorlardı. Son 5 dakika da uyanıp bir şeyler yazıp gideceklerdi. Derin bir iç çekmiştim. En son çağre Anıl'a baktım.

Zeki piç...

Ulan kağıtta yer kalmamış amına koyayım, babam da mi mendelle beraber kilisede fasulye ekiyordu piç kurusu seni. Oflayarak ne yapabilirim diye düşündüm ve sorulara bakmaya karar verdim, evet bunu son 20 dakika kala yaptım? Sorun mu var?

Aşağıdakilerden hangisi...

Yok yok hayır olmaz ben bunları yapamam. Daha okurken fenalaşıyorum, çözmeyi denersem bayılırım.

İkinci Nihal vakasıyım resmen.

Son çağre Anıl'a seslenmekti, tabii başarabilirsem. Umarım işe yarardı yoksa cidden şapa oturmuştum.

"Pst Anıl."

Kafasını yavaşça bana döndürmüştü, hadi be prens bey el at şu gariban dilenci çocuğuna.

"Yardım eder misin?"

"Sana dönersem yakalanabiliriz."

"Kağıdını aç bari..."

"Sorular aynı değil gerizekalı."

"Bir kere açsan ölür müsün be!"

"Sessizlik!"

Dediğim cümleyle hemen önüne dönmüştü. Korkmuş olacak ki yerinde minik sekmişti. Harika hocamız az kalsın bizi fark ediyordu, hemde benim aptallığım yüzünden.

"Özür dilerim sen sınavınla ilgilen."

Benim yüzünden başı yanarsa kendimi affetmezdim. O yüzden özür dileyip önüme dönmüştüm.

Kafamı sıraya koyup kaderimle yüzleşmeye hazırlanmıştım ki bacağım hafif dürtülmüştü. Aşağıdaki ele bakıp sahibinin kim olduğunu hemen anlamıştım.

Anıl.

Elinde minik bir kağıt parçasıyla bacağımı tutmuştu, elimi onun eline uzattım ve kağıt parçasını avcumun içine koyup elini hemen geri çekmişti. Hangi ara bu kağıdı alabilmişti yanına acaba? Hocaya çaktırmadan kağıdı avcumun içinde gizleyerek açtım ve yazan şeyle adeta mutluluktan götüm kalkmıştı.

sus knk | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin