Summer Holiday | Sope

1

"Beomgyu şu masaya bak"

Diyerek bağırdım. Büyük ihtimalle yine İçeride Taehyun ile oyalanıyordu. Ah bu çocuklar beni öldürecek. Sahil kenarında bir kafe işletiyoruz. Daha çok ben ilgileniyorum gibi. Burayı en yakın arkadaşım Taehyung ile açtık. O sadece insanlarla konuşup işten kaytarır. Onun için ilişki sadece tek geceliktir.

Küçük bir işletmemiz var sürekli yoğun olmasa da idare edebiliyorduk. Durumunuz kötü değil ikimizde zenginiz. Şuan herkes yaz tatiline girmek üzere o yüzden bu aralar daha yoğun olacağa benziyor. Sadece 3 ay... Yaz kış fark etmeksizin geceleri çok yoğun olur. Etraftaki işleri kontrol edip mutfağa uğradım. Şefimiz Kim Seokjin aynı zaman da hyungum. Güzel tatlıları ile kesinlikle herkesi mest eder.

"Wow hyung yine harikasın"

Geldiğimi gördüğünde işini bırakıp bana döndü.

"Tabiki ben Kim Seokjinim"

Tebessüm edip kestiği meyvelerden bir dilim ağzıma attım. Gördüğünde azarlasada kaçarak uzaklaştım. Ne kadar buranın sahibi olsakta çalışıyorduk tabiki. Taehyung genelde sipariş verenlere götürürdü tabii o kişiyi beğendiyse yoksa kesinlikle uğraşmaz.

Ben, Jung Hoseok. Yazları çok sıcak olduğu için kokteyller ve soğuk içecekler yapıyorum kışları da kahve ve sıcak çikolata benzeri şeyler. Bir nevi barista sayılırım. Geceleri gelip sahilde oturup ateş yakan ve gitar çalan birçok insan olur. Bazen ise parti bile veriyoruz ama çok sık değil. Yine yaz geliyordu ve benim içecekler için hazırlıklar yapmam gerekiyordu. Bunun için oturup malzeme listesi hazırladım.

"Ne yapıyorsun canım hyungum?"

Yanıma sırnaşan Taehyung ile yine bir şeyler isteyeceğini anladım. Burada ikimizde işi yönetiyor gibi değildik ben yönetiyor o da sanki yanımda çalışıyordu. Her şeyi bana soruyordu.

"Yine ne istiyorsun Taehyung?"

Yanıma sandalye çekip oturdu.

"Aaa canım hyungum ne isteyeceğim ayıp ediyorsun"

Evet arkadaşımdı ama bazen çekilmez oluyordu.

"Sadece diyorum ki yarın geç gelsem?"

Evet anlaşıldı. Yine bir planları vardı bu çocuk hiç durmuyordu cidden.

"Istersen hiç uğrama Taehyung"

Dudaklarını büzüp ellerini birleştirdi.

"Lütfen hyung son"

"Bunu senden binlerce kez duydum Taehyung ne halin varsa gör"

Diyerek elimdeki malzeme listesine baktım.

"Sen birtanesin hyung"

Sarılmaya çalışan Taehyung'u bir kenara ittim.

"Şey Hoseok hyung çıkabilir miyiz işler bitti"

Taehyun'un söylediği ile onlara döndüm. Saate baktığımda zaten kapatma saati gelmişti.

"Tamam çıkabilirsiniz"

İyi akşamlar dileyip ikiside iş yerinden ayrıldı. Taehyung bu arada çoktan ortadan kaybolmuştu bile. Ah bu çocuk..

Seokjin elinde pasta tabağı ile yanıma geldi.

"Al bakalım"

Genelde iş sonrasında oturup Seokjin ile sohbet ederdik ve tabii onun muhteşem pastasından verirdi.

"Mmm hyung çok iyi bu"

Yaptığı kadar yemeyi de çok seven biriydi. Sadece tatlı değil birçok yemekte yetenekliydi. Morelini düşük olduğunu gördüğümde yediğim pastayı bırakıp ona döndüm.