Yaşım ikiymiş ozamanlar, annem anlatır bana , babam bir gun gece yarısı içmis gelmiş eve. Annem ise ayaginda çeyizden kalma bir yastık ile benimle uğraşıyor. Babam , ota boka küfreden bir adamdı , ben herşeye ederim. Birşeyler getir de zıkkımlanayım lan' diye bir tabirle , 23 yaşındaki garip bir sevimlilik ve heyecan taşıyan kadını , aşağılayarak , aç karnını doyurma çabasında benim cahilliği yüzüne vurmuş babam. Tabii bir kadının , küçük bir bebeği varsa ; O dünyadaki en korumacı ve saldırgan savasçıyla bile kıyaslanabilir." O savaşçı ruhunu veren benim tabii o zamanlarda :) .
Demiş ; Osman , bekle şu yavruyu uyatayım hazırlar getiririm sonra. Konuya burda cahiliye döneminden fışkırmış olan babam dahil olarak , kalkıp benim dünyada sadece onun için nefes aldığım annemin saçlarından tutuyor. "Ben koklamaya kıyamıyorum." Çekse amenna , aile içinde olur , ama sen gavatlık yapıp defalarca duvara vurursan annemin kafasını , kafana sıkarlar be adam ! Sonra Tanrı bir anı daha bıraktı. Bu sefer annemin saçının çıkmadığı yere değdi Tanrı'nın eli. Kadınları sevin , Annelere tapın. Babalardan kendizini sakının. Yoksunluğunuz gölgesi değil , sevgisi olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Çocugun Akıl Almaz Hayatı (DÜZENLENDİ)
Saggistica.Önsöz. Merhaba ben Enes DEVECİ. Vârla yokun arasında kalmış bir kişi. Ne araf bekler beni ne arşı âla. Ben ceza çeken bir ruhum. Ve yok oluşlarada inanmam , kendi varlıgımı hissetmedigim gibi. Eger bir insan değilde bir dost dinlemek isterseniz ön...