𓂀XXVIII

4K 451 125
                                    

THREUM
bugün seni hangi halimle tanıştırmalıyım.
51 günden sonra geçen 28 gün hatrına
böyle bir şey yapmaya karar verdim.
çünkü sen beni görmeyecek kadar körleşmişsin.

bizden bir parça görmen gerekirken*
sen beni dahi görmüyorsun.

sorun değil.
alkolle bunu atlatıyorum.
evet bilmiyorsun ama
ben
benli olmayı bıraktığın günden beri alkol tüketiyorum.
fazla mı yeterli mi bilmiyorum.
ama unutturuyor.
sanrılar gördürse de hayallerimi yaşatıyor.

bana o kadar çok benli değilsin dedin ki,
bu yüzden ben de alkollü oldum işte.

karaciğerimi iflas ettirmeye çalışmak istemezdim ancak
akciğerlerim onların da mahvolmasını istedi.

iletildi.

görüldü.

'iki gün sonra.

THREUM
bugün bir şarkı keşfettim.

melodisini duyduğum an nabzımı hisledim.
sözleri yabancıydı, bilmiyordum.
arattım öğrendim ve
neden ağladığımı daha iyi anladım.

sana demek istediğim ne varsa ezgilere sıkıştırmış sanatçı.
klibinde bizi gördüm.
bir tek altın saçlar eksikti.
olsun,
belki de bu bir işarettir.

bunca zaman altınlarımı sevmediğinden, okşamadığından, öpmediğinden boyatmam gerekiyordur.

yazıyor..

görüldü.

JOUVEEN
onları boyatırsan
tutamlarımı kanalizasyona bırakırım.

görüldü.

THREUM
yazıyor..
çevrim içi.
yazıyor..
çevrim içi.

o kadar zamanın ardından yalnızca|

bana bir söz ver o halde.

görüldü.

eğer her şeyin sonunda birbirimizli olmazsak ben bir daha asla doğal olmayacağım.
boyanıp kimyasallarda kalacağım.

JOUVEEN
bunun olacağını biliyorsun.
o yüzden şimdiden bile yaptırabilirsin.
ben de makasımı kullanırım.
çünkü uzun olmalarını senden başka kimse sevmedi.
senden başka kimse uzaktan örmedi.

görüldü.

THREUM
jeongguk
ben ikimizin yerine de yaparım.
sen saçlarına kıyma, ben onu da yaparım.
ama bana nasıl

çevrim içi.

bunu öylece şimdi dersin?

ben senden başka bir yere gitmediğim için nerede boyamam gerektiğini bile bilemeyecek kadar toy biriyim.

JOUVEEN
seni ben götürürüm.

THREUM
beni götür desem tam şu an, gerçekten
yazıyor..
çevrim içi.
yazıyor..

götürür müsün?

JOUVEEN
ben artık bizden bir parça bulamıyorum.

ama sen belki onun gözlerinde, bir anlık bir parçamızı görürsün.
belki yavaş yavaş tekrar kaymaya başlarsın ve beni tekrar bulursun.*

senin bunu yapacak birin var.
ancak benim birim çoktan bir başkasının.
kendi birinde yaşıyor.

THREUM
madem böyle, madem birim var neden onun sen olmanı diliyorum?*

beni götürme jeongguk.
ben saçlarımı boyamak istemiyorum.
kestirmeni istemiyorum.
lütfen bana böyle şeyler söyleme.

bu kadar emin olma.

beni saniyelik tek bir film karesi yapma.
flu bir görüş olmamalıyım senin için.

JOUVEEN
oldun.
olduğun için sana yazıyorum.

görüldü.

THREUM
değilim.
yalnızca kabullenmeye çalışıyorsun.
beni anı albümüne öylece koyamazsın.
ben unutulmaz biriyim.

beni götürme.

JOUVEEN
elbet bir gün gideceğiz.
o yüzden sana söz vermiyorum.

THREUM
her şey sonlandığında gitsek dahi
sen benli olacaksın.
ben senli olacağım.

benim doğduğum yere jeon yazacaklar.
senin doğduğun yere kim.

bugün kulaklarımın pasını silen sanatta da öyle diyordu.
bittiğimde doğduğum yere geri döneceğim.

canıma döneceğim.

yine de beni götürme.

berceste.

bana ne zamandır demiyorsun, demek ki bıraktım berceste olmayı.
benden sana geçti.
emin ol, sana daha çok yakıştı.

beni götüreceğini söyleme bir daha.
zaman verme.
tüm yaşamım bu cümlenle çoktan gömüldü.
buna rağmen bizden bir parça bulmaya gideceğim.

çünkü sana dair bir şey var içimde
tütüyorsun.

_____________

sanıyorum ki glimpse of us ve karakol 2b jeon's jewel için yazılmış.

2b jeon's jewelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin