<1> Karanlığın esiri

632 351 132
                                    

Görsele bölümden küçük bir alıntı paylaştım.

Not: Kitap kapağı ve alıntı fotoların tasarımı hepsi kendime aittir.

Oy ve yorum yapmağı unutmayın lütfen.
Keyifli okumalar.

Karanlıktı heryer.

Tıpkı hayatım gibi...
Kalbim gibi...
Hayalerim gibi...
Geleceğim gibi...
İntikamım gibi...

Karanlık bürümüştü her yeri.Bir bataklığı andırıyordu sanki.Kimi bu bataklıktan çıkmak için çabalarken kimi ise bunu benimsemiş ve yahut alışmış ona uyum sağlıyordu.Benmi?
Ben işte onların hiç biri değilim. Ne alışmış nede bu bataklıktan çıkmak için bir çaba sarfediyordum.Ben alışmağa mecbur bırakılmış, ruhum hala küçük bir kız çocuğuyum. Artık kurtulmağa bile çabalamıyorum.Çünki umudumu tüketmiştiler. Hayatımı,hayelerimi ve yaşama sevincimi almıştılar benden.Ben günü günden ölürken onlar bunu bilmiyordu ve ya umursamıyorlardı.

Tabi onlar zaten benim öldüğümü sanıyorlar değil mi?
Ah unutmuşum ya nasıl da unutkan biriyim ben.

Ama hayat yalnız kendi bildiğini okur,hiç bir kişinin düşüncesi umrunda bile değil!
Onlar bu hayatta nasıl yaşamak ve ya kimle yaşamak ister diye sormaz bize...

Beni bir defaya öldürmek varken, o acı çektire çektire kendimi bitirmemi istiyordu belkide...

"Erva"

Duyduğum acı dolu sesle düşüncelerimden çıktım.
Her yer karanlık olduğu için dikkatli bir şekilde sesin olduğu tarafa yürürmeye başladım.

Yeniden ismimi seslendiğinde "Nerdesin?" diye sordum.

"Ben senin hep kalbindeyim" dedi

Nerden geliyordu bu ses?
Yoksa artık delirmeyemi başlıyordum.

"Benmi? ben değilimdir o.
Benim kalbim boş iş yapan organ dan farksız. Karanlığın esiri olmuşken içinde biri bile tutsak olamaz."

"Senden başka " dedi iç sesim.Evet doğru söylüyordu"benden başka..."


"Evet sen." dediğinde ayağım kaymış ve yere kapaklanmıştım.Ağzımdan çıkan çığlığı durduramamıştım.

Neden kaydığıma bakmak için elimi yere değdirdiğimde elime bulaşan sıvıyla ne olduğunu anlamaya çalıştım.Karanlıktan dolayı ne olduğu anlaşılmıyordu.Yapış-yapış olmuş elimi burnuma götürdüğümde ne olduğunu anlamıştım artık.

Benden iyi kim tanıya bilirdi ki bu kokuyu?

Elimde "kan" vardı.

"Kimin kanıydı bu?"

Soğukkanlı bir şekilde ayağa kalktım.
Hayat bana soğukkanlı olmayı nasıl olsada çok iyi öğretmişti.
Acı bir tebessüm kuruldu dudaklarımda.

Zar-zor olsada ayağa kalkıp karşıma baktım.Yedi metre uzağımda gördüğüm kızla ona taraf yürümeğe başladım.Kız ayakta durmuş arkasında ise uçrum vardı.Ama yüzünü seçemiyordum.
Ona yaklaştığım da gördüğüm yüzle kas katı kesildim.
Dudaklarımdan ise o özlem duyduğum isim döküldü.

"Erda"

Yüzü kan içinde olsa bile sanki hiç bir şey olmamış gibi bana küçük bir tebessüm gönderip gözlerime özlemle baktı.

Karanlığa Çökmüş Bir Kalp  #ilmelistanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin