Unforgetten night ( Tr çeviri)

10. Alışveriş

Not: Dediğim bölüm (en sevdiğim)  bu değil diğer bölüm. Kusura bakmayın

      Kamol 3 saat uyuduktan sonra yavaş yavaş uyandı. Kamol'un ilk gördüğü şey Kim'in yanında oturmuş film izliyor oluşuydu.  Hafifçe gülümsedi, en azından Kim onu burada uyurken tek başına bırakmadı. Kamol, vücudunu örten battaniyeye baktı ve battaniyenin üzerine ne zaman örttüğünü hatırlamadığı için şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.

     "Beni kim battaniyeyle örttü?" diye sordu derin bir ses, Kim'in gözlerini televizyon ekranından ayırmasına neden oldu. "Sizin astınız," dedi Kim usulca, Kamol boğazından inledi.

    Kamol eğilmeden, oturmadan ve vücudunu esnetmek için ileri geri hareket etmeden önce, "Bu onların umurunda olmaz, üstelik kimse benim emrim olmadan bir şey yapmaya cesaret edemez," dedi. "Biliyorsan, seni kimin örttüğünü neden tekrar soruyorsun?" Kim, Kamol'u gülümseterek cevap verdi. "Doğru, kadınların kocaları için endişelenmesi normal," dedi Kamol alayla.

    "Khun Kamol!! Karı koca hakkında konuşmayı kesebilir misin?" Kim kızgın bir ses tonuyla sordu. "Hayır," diye yanıtladı Kamol kaşlarını çatarak, Kim boğazından sadece bir hırıltının kaçmasına izin verdi. "Uyanmak seni gerginleştiriyor," dedi Kim alaycı bir şekilde ama Kamol hiçbir şeye kızmıyordu, Kim'in böyle tepki verdiğini görmek oldukça tatmin ediciydi.

     "Saat kaç?" Kamol saate bakarak sordu. Kamol, "Uh, saat çoktan beş oldu, hadi yukarı çıkıp bir duş alalım ve üzerimizi değiştirelim, seni bir şeyler almaya götüreceğim," diye yanıtladı Kamol kanepeden kalkıp Kim'in kolunu onu takip etmesi için çekmeden önce. Kamol, Kim'i sinema odasından çıkardı ve mutfaktan çıkan teyzesine "Nee Teyze, bu gece Kim ve benim için yemek pişirmene gerek yok, dışarı çıkıp yemek yiyeceğiz" dedi.

    "Anlaşıldı," diye yanıtladı teyze, ikisi için de gülümseyerek. Kamol, Kim'i tekrar odaya aldı. "Çabuk bitirebilmemiz için birlikte duş almak ister misin?" Kamol sorar gibi yaptı, genellikle çok sakin bir insandı ama Kim'le dalga geçmeyi neden sevdiğini anlamıyordu. "Hayal kurmaya devam et," dedi Kim aceleyle havluyu alıp duş almak için banyoya koşmadan önce, Kamol ona bakıyordu.

  Duş alıp giyinmeyi bitirdiler. Kamol daha sonra Kim'i evin zemin katına götürdü.  Kamol, oturma odasında bekleyen Kom'e, "Kom, arabayı hazırla, Kim'i alışveriş merkezine götüreceğim ve sonra akşam yemeği yiyeceğiz," dedi. "Evet," diye yanıtladı Kom, başka bir astla çalışmaya gitmeden önce. "Khun Kamol, Baiboon'u bizimle gelmesi için davet edebilir miyim?" Kim düşünceli bir şekilde sordu, Kamol başını sallamadan önce biraz düşündü.

     "Kom, git Baiboon'a Kim'in onu alışveriş merkezine davet ettiğini söyle." Kamol astına emir vermek için döndü. "Eh, gidebileceğini sanmıyorum," diye yanıtladı Kom, Kamol'un tek kaşını kaldırmasını sağlayarak. "Neden?" Kamol tekrar sordu. Kom, "Bir sürü ödevi olduğunu gördüm ve bence siz ve Bay Kim yalnız daha rahat hissedeceksiniz" dedi.

    "Bugün ilk dersi vardı ve şimdiden ödevi var mı?" Kim itiraz etti, Baiboon'u yanına alamaması çok üzücüydü, Kamol uyurken Kim Nee Teyze'den  Baiboon'un bugün yeni okula gittiğini ve onun ilk günü olduğunu öğrendi. Kamol, Kom ile konuşmak için arkasını dönmeden önce Kim'e, "Baiboon sömestr ortasında girdi, çok fazla ödev yapmak alışılmadık bir durum değil, ama okul iyi," dedi. Cevap "Tamam" oldu.

"Pekala, hadi, Baiboon'u dışarı davet etmek istiyorsan, bir tatil planla," dedi Kamol diğer tarafa heyecanla, çünkü Kim'in tavrı Baiboon'u yanına almak istiyor gibi görünüyor. Kamol'un söylediklerini duyan Kim, ikisi sırayla evin önünde beklediği arabaya binmeden önce başını sallamak zorunda kaldı.