hoşlantı.

3.7K 321 161
                                    

"Naz ne saçmalıyorsun sen?" dedi Çağan, eli ayağına dolaşırken. Arda bana doğru yürümeye başladı ağır ağır.

"Sen ciddi misin?" dedi Arda.

"Evet," dedim kelimeyi uzatarak.

"Tuana dedim," dedi Çağan.

"Aa, duydun Çağancım niye bu kadar şaşırdın?"
Çağan, bi'bana bi Arda'ya bakıp duruyordu.

"Tuana gel gidiyoruz bu iş boka sardı," dedi. Kolumu tutmaya çalıştığında Arda önüme geçti.

"Hop birader hayırdır? Kız kararını söyledi sana laf düşmez," dedi Arda.

"Çık aradan lan gelin güvey mi oldun iki dakikada dünki sikim," dedi.

"Bana bak sen çok atarlanmaya başladın sanki," dedi Arda. Arda amcının teki, pısırık bi'çocuktu. Sanırım benden gaz alıyordu.

"Kes lan gevşek, " dedi ve Arda'yı itti.

"Tuana bu saçmalığı bitir ve gidelim. Bunu niye yaptığını ikimizde çok iyi biliyoruz."

"Niye yapıyormuşum? Hem eniştene biraz nazik olmayi dene lütfen," dedim ve Arda'nın yanına ilerledim. Yapmacık ama Arda'nın inanacağı samimi bir tavırla,

"iyi misin? Gel gidelim istersen," dedim.

"Bencede gidelim yoksa elimden bir kaza çıkıcak."

"Bak hala konuşuyor!" diye bağırdı Çağan. Tekrar bize gelmeye çalıştığında ben araya girdim.

"Yürü buseciğinin yanına, hadi." dedim net bir ifadeyle. Arda'nın koluna girdim ve sınıftan çıktık. İçerden büyük bir gürültü koptu. Belliki Çağan ortalığı dağıtıyordu sinirden.

Bunu bana sen yaptırdın, bir sürelik özür dilerim.

Çağan derse 5-10 dakika geç girmişti. Elide sargılıydı. Napmıștı bu? Yoksa Arda'yla birbirlerine mi gitmişlerdi? Ülkülerin arkasına, Yağız'ın yanına oturdu ve bana bakmadı bile. Üzgün duruyordu. Yanımda duran çantasını toparladım ve hocanın tahtaya bir şeyler yazdığı anda çantayı Çağan'ın sırasına bıraktım. Yağız ve Leya bana 'noluyor' der gibi baktılar. Ülkü'de abisiyle konuşmaya çalışıyordu.

Dersler bittiğinde Leya Çağan'a bir şeyler diyordu.
Leya'yı beklediğim için konuşmalarına kulak misafiri olmuştum.

"Kimya sınıfındaki sandalyeyi mi kırdın? Bi de üstüne üstlük yine tutanak mı yedin? Ya senin amacın ne? Okuldan atılmak falan mı?"

"Git başımdan Leya," dedi ve çantasını tek koluna taktı. Ülkü ve Çağan birlikte sınıftan çıktılar.
Tabi Ülkü bana ters ters bakmayı unutmadı.

"Nolmuș o salağa?" dedim kapiya doğru bakarken.

"Duydun işte sınıfı dağıtmış, ceza almış hatta. Yarın kimya sınıfını düzenleyecekmiș okul çıkışı.

"Çok mu dağıtmış? "

" Okuldakilerden duydum, sınıfı birbirine katmış hatta sandalye kırmış. "

" Sen ciddi misin ya?"dedim.

Tam okuldan çıkarken Arda'yla göz göze geldik. Her zamanki numaracı tavrımla gülümsedim ve el salladım. Yolda dalgın dalgın yürürken Leya beni dürttü.

" Sen biliyorsun bence nolduğunu. Baksana sormadın bile abimi yanına gidip. Ayrıca Yağız'ın yanına oturdu. Kavga mı ettiniz?" başımı salladım.

"Leya ben Arda'nın çıkma teklifini kabul ettim." Leya yolun ortasında durdu.

"Sen naptın naptın?"

"Duydun işte,"

"Niye böyle bir şey yaptın delirdin mi sen? Abim o çocukla kaç aydır kavgalı," yola devam ettik. Her şeyi anlattım ona.

"İşte bende inadına, Çağan'ın yanında teklifini kabul ettiğimi söyledim. Çağan'da delirdi. Bu kadar ileri gideceğini bilsem yapmazdım Leya. "

" Tuana sen biraz salak mısın? "

" Aynı soruyu abinede sor lütfen, "

"O zaten tescilli salak ama sen ne sebeple böyle bir şey yaptın Allah aşkına?"

"Duymadın mı dün? Buse denilen kızı seviyormuş ve bende bunu şans eseri öğreniyorum. O da kıskansın banane," Leya gözlerini kaçırdı. Yavaş yürümeye başladım ve Leya'nın kolunu tuttum.

"Sen neden gözlerini kaçırdın? Söyle Leya, ne biliyorsun?"

"Ne bilicem canım? Üzüldüm sadece sana ondan,"

"Leya," dedim tekrar.

"Y-yalan mı söylicem Tuana?"

"Sende söyleme bi'zahmet..." dedim.

"Bana bak,"

"hı,"
"sen niye bu kadar taktın bu Buse olayını?" gözlerimi kaçıran bu defa ben oldum.

"Söylemediği için tabiki Leya, neden olucak başka?"

"Pek inanasım gelmedi,"

"Niye?"

"Koridorda bağırıșmalarınızı duydum da, bana şey gibi geldi..."

"Ne'y gibi?" dedim biraz önümüzde yürüyen Çağanlara doğru bakıp.

"Sanki sen abimin sevgilisi olsun istemiyormușsun gibi." dedi bana bakıp. Yüzünde hafiften bir sırıtış olmuştu.

"Çarparım gerçekten," dedim elimi kaldırıp.

"Hoşlanıyor musun acaba?" dedi bir anda.

Duraksadım.

"Ne dedin, ne dedin sen?"

"Duydun valla."

"Leya saçmalam-"

"Hadi ben kaçtım bay bayy," dedi ve Çağan ile Ülkü'nün peşinden binalarına girdi.  Binanın kapısı kapanırken Çağan'la göz göze gelmiştik. Kapı kapandığında çıkan sesle kafamda Leya'nın dediği yankılandı.

11 senelik arkadaşımdan sahiden de hoşlanıyor muydum ki?

bruh moment puahdkadbmabdanvfd
Sizce Çağan karşılık olarak bir şey yapıcak mı yoksa Tuana'nın ardındaki gölge olmaya devam mı edicek?

Kaç yazar her gun bolum atiyo canlarim oy verin oy istek kalmiyo yoksa atmaya

Sey bide kitaba yapilan editler>>>

KarmaşaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin