Soğuk bir kış öğleni.
Dışarıda tek bir ses dahi yoktu. Sadece rüzgarın uğultusu duyuluyor ve akşam büyük bir fırtınanın yaklaşmakta olduğu haberini veriyordu.
Gök kabilesi daha önce bu kadar sert bir kış geçirmemişti. Dışarıya çıkıldığı zaman insanın kanı donuyor, eklemleri hareketsiz kalıyordu. Kara dokunulduğu an kış yanığı sarıyordu insanın bedenini. Ama Göktürk Cankurt sarayının balkonunda krallığını beyaza boyayan kara bakıyordu. Eşi yavaşça yanına gitti. Üşüyordu, çok üşüyordu. Narindi onun bünyesi, kaldıramazdı çoğu şeyi.
Hasta olduğunda aylar sürerdi iyileşmesi, doğum yaptığı vakit kan kaybından ölecekti neredeyse..
Ve doğduğu an.
Herkes onun öleceğini düşünmüştü. Annesi bile. Zayıf bir bebekti, nefes alışı çok zor duyuluyordu. Kalbi bile atmayı bırakmıştı doğduktan bir kaç dakika sonra.
Ama yine de o hayata tutunmuştu. Peki niçin? Neden? Kar taneleri narin beyaz tene düşüyordu. Sarı saçlarında kaybolan karlar vardı. Dudakları kırmızının yoğun bir rengini almış, yanakları ile burnunun ucu koyu bir pembeliğe boyanmıştı. Yıldızların öptüğü çilleri de koyu bir renk almıştı.
"Çok güzelsin." Dedi Alfa omegasına bakmadan.
"Hem de çok. " dedi. Omega sessizce yanında duruyor, başı dik, omuzları geride. Gururlu bir şekilde yanında dikiliyordu, mavi gözleri yaşlı.
"Ama bu beni sevmen için bir neden değil. " dedi. Alfa gözlerini karlarla kaplı krallığından ayırmadan hafifçe gülümsedi. Oysa kederle kaplıydı bu sessiz busede.
"Üzgünüm. " dedi ona bakmadan arkasını dönüp gitti sevdiği omeganın yanına.
Ağladı omega saatlerce karın altında. Sesini çıkarmadan, usulca. Kalbinde ki hızlanma sebebi ile gözlerini kapadı. İçeri gitmek istemiyordu. Bir gün daha onları duymak istemiyordu, soğuk koridorları onların aşkları ısıtsın istemiyordu. Yavaşça aşağıya baktı. Yüksekti ve atlarsa kemikleri bir dal parçası gibi kırılabilirdi. Bunu umursamadan atladı. Hızlı bir şekilde yere düştüğünde acıyla inleyip , incinen bileğini ovdu. Ardından koşmaya başladı.
Rüzgarı umursamadan, acıyan bileğini umursamadan. Dağın tepesine vardığında ise acıyla kükredi. Bütün halk omeganın acısını duyduğunda ağlamaya başlamıştı. Omega bunu hak etmiyordu.
O çok iyiydi, nazik ve herkesin arzulayabileceği mükemmel bir eşti.
Göktürk eşinin sesini duyduğunda durdu. Yanında aşık olduğu bedene baktı ve bir nefes alırken odanın kapısı tıklandı.
"Baba, annem nerede?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarının Kavgası
Hombres Lobo"Çok güzelsin." Dedi Alfa omegasına bakmadan. "Hem de çok. " dedi. Omega sessizce yanında duruyordu. "Ama bu beni sevmen için bir neden değil. " dedi. "Üzgünüm. " dedi ona bakmadan arkasını dönüp gitti sevdiği omeganın yanına.