"Burası da benim malikanem."
Tony kollarını iki yana açarak konuştuğunda etrafta gezinen bakışlarımı ona çevirdim.
"Zevklisin."
"Aslına bakarsan evi ben dizayn etmedim."
Göz devirerek güldüğümde bana eşlik etti.
"Bir şeyler içmek ister misin?"
İlerideki içki şişelerini işaret ederek konuştuğunda kafamı iki yana salladım, bu gece yeterince içmiştim.
"Bu gece için yeterli."
Tony başını anlayışla sallayarak karşımdaki koltuğa doğru ilerledi.
"Pekala Marigold, bana kendinden bahset."
Sırtını koltuğa yaslayarak konuştuğunda gülümsedim.
"Ne öğrenmek istersin?"
Dudak büzerek bana doğru uzandı.
"Aslına bakarsan öncelikle yakınımda olmanı istiyorum."
Beni ayağa kaldırarak nazikçe yanına oturtarak bacaklarımı bacaklarının üzerine atmamı sağladı, elleri sırtımı bulduğunda yüzlerimiz birbirine biraz daha yaklaştı.
"Böylesi daha iyi, değil mi?"
Parmakları saçlarımda dolaştığında sertçe yutkundum.
"Kesinlikle."
Bana gülümsemekle yetinerek sorularını sıralamaya başladı ve anlattığım her şeyi oldukça ilgili bir şekilde dinledi.
"Ve sonra herkesin içinde yere kapaklandım, çok utanç vericiydi."
Tony'nin bakışları gülerek anlattığım şeye son vermemi sağladığında yüzümü buruşturdum.
"Üzgünüm, seni sıkmış olmalıyım.
Bazen çok fazla konuşuyorum."Tony bana hafifçe yaklaşarak yanağıma ufak bir öpücük bıraktı.
Dudakları ufak öpücüklerle yüzümün her bir köşesinde gezindiğinde titredim."Sorun yok."
Tony gerilmiş olduğumu düşünmüş olmalı ki yatıştırıcı bir sesle konuşarak dudaklarımızı birleştirdi.
Ona karşılık vererek parmaklarımı ensesindeki saçlara çıkardım ve onları çekiştirdim.
Tony hoşuna gittiğini belli ederek boğuk bir ses çıkararak ellerini kalçama indirdi.
Birkaç saniye geri çekilerek yüzümü incelediğinde nefes nefese ne yaptığını anlamaya çalıştım."Çok güzelsin."
Fısıltıyla konuşarak kucağına oturmamı sağladığında hissettiğim sertlik yerimde kıpırdanmama sebep oldu.
"Siktir."
Tony başını geriye atarak beni de sıkıca tuttu ve hızlı adımlarla yukarıya ilerledi.
Kapılardan birini açarak bedenimi yatağa bıraktı."Siktir, Marigold."
Gözleri yukarıya sıyrılan eteğimden yüzüme kaydığında yerimde doğrularak elbiseyi üzerimden çıkardım.
Tony'nin gözleri vücudumda gezindi, üzerimde doğru eğilerek dudaklarını sütyenimden taşan göğüslerime bastırdı.
Sütyenim ne olduğunu anlayamadan çıkarıldığında Tony'nin eli ve dudaklarının boşluğu doldurmasıyla zevkle kıpırdandım.
Sağ göğsümü sıkan eli aşağılara inerek göbeğime tüy gibi bir dokunuş bıraktıktan sonra beni çıldırtmak ister gibi yukarı çıktı."Tony."
Benden çıktığına inanmadığım bir sesle mırıldandığımda Tony dudaklarını göğüslerimden çekti ve yüzüme yaklaştı.
"Ne istiyorsun Marigold, benden ne istediğini söyle."
Fısıltıyla konuşarak özel bölgeme hafif bir baskı uyguladığında kıpırdandım.
"Gözlerime bak."
Gözlerimi ona çevirdiğimde şişmiş dudakları ve arzuyla bakan gözleri yerimde kıpırdanmama neden oldu.
"Ne istiyorsun?"
Baskısı iyice arttığında başımı geriye attım.
"Bana dokunmanı istiyorum."
Gözlerine bakarak konuştuğumda Tony boğuk bir inlemeyle dudaklarımızı birleştirdiğinde titreyen ellerim pantolonuna gitti.
Tony isteğimi gerçekleştirerek pantolonu hızlıca çıkardığında dudaklarımı ısırdım."Parlıyorsun Marigold, tıpkı bir güneş gibi."
Fısıltıyla kulağıma konuştuğunda çok geçmeden onu hissetmemle tırnaklarımı sırtına geçirdim.
"Özür dilerim, özür dilerim."
Tony dudaklarıma ufak bir öpücük bırakarak hareketlerini sürdürdüğünde bildiğim tek şey bu gecenin bitmeyeceğiydi.
•
ŞİMDİ OKUDUĞUN
marigold || dark! Tony Stark
Fanfiction"i've touched you for the first time, is it a dream?"