nobody even noticed

322 33 18
                                    

Bu sefer seni kimse kurtarmayacak.

Aklımda dönüp duran cümlelerle gözümden akan yaşları hızlıca silerek derin bir nefes verdim.
Bunu hak edecek hiçbir şey yapmamıştım, bunun yüzüme bu şekilde vurulmasını hak etmemiştim.

"Marigold!"

Adımın seslenilmesiyle sarsak adımlarım yavaşça durdu.

"Beni hatırlamış olmalısın."

Tony'nin arkadaşı olduğunu bildiğim Rhodey temkinli bir şekilde konuştuğunda kafamı onaylar anlamda salladım.

"Ne istiyorsunuz?"

Rhodey gözlerini yüzümde dolaştırarak derin bir nefes aldı.

"Tony iyi değil, sana ne söyledi bilmiyorum ama iyi değil."

"Bu artık beni ilgilendirmiyor."

Arkamı dönerek hızlıca yürümeye başladığımda söyledikleriyle adımlarım durdu.

"Reaktör onu zehirliyor, eğer böyle devam ederse onu öldürecek."

"Ne?"

Ona doğru dönerek konuştuğumda Rhodey bana doğru yaklaştı.

"Sana ne yaptı, nasıl davrandı hiçbir fikrim yok Marigold.
Onum yüzünü bile görmek istemiyor olabilirsin ama Tony'nin sana ihtiyacı var, aksini iddia etse de bu doğru."

Omuzlarım yenilgiyle çöktüğünde Rhodey hafifçe gülümsedi.

"Gelecek misin?"

"Kendine geldiğinde gideceğim, ilerisi yok."

Rhodey hızlıca kafasını salladığında peşinden ilerledim ve kapısını açtığı arabaya bindim.
Bunu yaptığım için kendimi aptal gibi hissediyordum.

Rhodey evin kapısını benim için açtığında ona kısa bir bakış atarak içeriye girdim.

"Siz gelmeyecek misiniz?"

Rhodey kafasını iki yana sallayarak arabasına doğru ilerlediğinde kapıyı arkamdan kapatarak salona doğru ilerledim.

"Tony?"

Her bir yana dağılmış içki şişelerine kısa bir bakış atarak koltukta uzanan Tony'e doğru ilerleyerek onu parmağımla dürtükledim.

"Kalk hadi."

"Marigold?"

Tony koltukta doğrularak bana baktığında mutfaktan aldığım çöp poşetine boş şişeleri doldurmaya başladım.

"Marigold, lütfen."

"Ne?"

Sinirle ona doğru döndüğümde Tony titrek bir nefes verdi.

"Özür dilerim, çok özür dilerim.
Sana öyle şeyler söylememeliydim."

"Bir önemi yok."

Kolumu sertçe tutarak kendine çektiğinde hızlıca geri çekildim.

"Kendine gel, Rhodey senin hakkında endişelendiği için buradayım, iyi olduğuna emin olduktan sonra gideceğim."

Tony hızlıca ayağa kalkarak karşıma geçtiğinde sıkıntılı bir nefes verdim.

"Gidemezsin."

Sert bir sesle konuştuğunda alayla güldüm.

"Öyle mi?"

Tony sessi kaldığında göz devirerek onu itekledim.

"Leş gibi kokuyorsun, ne kadar içtin sen?"

"Yeteri kadar."

marigold || dark! Tony StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin