↬ 2. kısım: lanet kaçırıcı oda arkadaşlarımın arasını bozuyor

72 10 2
                                    

༻✦༺  ༻✧༺ ༻✦༺

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

༻✦༺  ༻✧༺ ༻✦༺

"So Junghwan! Sihir aşkına, uyan lütfen!" Jeongwoo endişeyle saatlerdir ona seslenmesine, dürtmesine hatta çeşitli sihirler yapmasına rağmen terler içinde sızlanarak uyumaya devam eden Junghwan'a bağırdı. Neredeyse kırk dakikadır hiçbir çabası işe yaramıyordu. Yurttaki öğrencilerin uyanıp yurt müdürünün kontrolü için hazırlanmaları gerektiğini hatırlatan büyü çanı koridorda dolaşmaya başlayınca açık olan pencereye koştu. Yurt binasının karşısındaki eğitim binasının laboratuvar katına baktı. Haruto'yu beklerken tırnaklarını kemirmeye başladı.

Haruto yurt müdürü oda kontrolüne başlamadan önce odadan sıvışmıştı, Junghwan'ın normal bir şekilde uyumadığı belliydi. Dönem birincisi olarak büyü analiz yeteneği Junghwan'ı etkisi altına alan bir büyüyü sezmişti. Ne tür bir büyü olduğunu tahmin etmeye korkuyordu çünkü Junghwan'ın acı çekerek uyumasına sebep olan büyü, yasaklı bir büyüydü. Junghwan'ı kimin lanetlediğini bilmiyordu ama laneti yapan kişi büyüyü tamamlamamıştı. Haruto da bu sayede laboratuvardan gizlice aldığı lanet kaçırıcıyı kullanarak Junghwan'ı uyandırabileceğini düşünüyordu.

İksiri bulur bulmaz duvara yasladığı süpürgesiyle birlikte pencere pervazına çıktı. Karşıdaki yurt binasında odalarının penceresinde telaşla kollarını iki yana sallayan Jeongwoo'yu gördü, görünüşe göre kendilerini ele vermek için elinden geleni yapıyordu. Haruto gözlerini devirip süpürgesini hazır konuma getirdi, bahçede ya da pencerelerin önünde kimse olmadığından emin oldu. Sürpügesinin son hızıyla karşıdaki binaya uçtu.

Jeongwoo, geri çekilip Haruto'nun içeri girmesi için yol açtı. Haruto süpürgesini bırakıp yatakta kaşlarını çatarak yatan çocuğa koşarken Jeongwoo pencereyi kapatıp, perdeleri örttü. Büyü çanı susalı çok olmuştu, yurt müdürü koridorun başında belirmiş olmalıydı.

"Acele et!" Haruto, süpürgeyi saklayıp ortalığı toparlayan Jeongwoo'ya sinirlendi. Ama ona karşılık vermek yerine elindeki iksiri hala uyuyan Junghwan'a içirdi. İşe yarayıp yaramayacağını bilmiyordu, iksir lanetten lanete değişkenlik gösterirdi. Zaten çelişkili etkileri yüzünden iksir laboratuvarında unutulup gitmişti. Geleceğin parlak sihir adamı Haruto, iksirin işe yarayacağına inanmak istiyordu çünkü lanet tamamlanmamıştı.

"Yeter, sadece tut onu." Jeongwoo işini bitirir bitirmez Junghwan'ın bedenini doğrultmak için ona yaklaştı. "Yardım et bana." Haruto, öfkeyle Jeongwoo'yu odanın diğer tarafına savurdu. "İksirin etki etmesi için hareket etmemesi gerektiğini bilmiyor musun?!"

"Etki etmeyecek ki!" Jeongwoo koşarak arkadaşının yakasını kavradı, avuçlarındaki sihiri kullanmak zorunda kalmamak istiyordu.

"Edecek! Sadece bekle!" Haruto, yakasındaki elleri itti. Sihirle Jeongwoo'yu daha çok savurmaya çalıştığında Jeongwoo da ona sihirle karşılık verdi. "Sadece gidip profesörü bulmalıydın! Bize yardım edecek gerçek bir sihir insanı bulmalıydın, sadece dönem birincisi olan bir çocuk bize yardım edemez!"

Haruto en yakın arkadaşından duydukları yüzünden hayal kırıklığına uğradı. Ama üzüntüsü yerine öfkesi sihirle karşılık verdi. "Dün gece aldığımız cezayı unuttun mu?! Bir daha herhangi bir sorun çıkarmayacağımıza dair söz veren sen değil miydin?!"

İki gencin sihir alanı birbirine karıştı. Birbirlerine karşı kurdukları sihir bariyeleri kapı deliğinden fırlayan küçük ahşap kuşla bozuldu. Kendileri dışında herhangi biri odaya gireceğinde onlara haber veren gizli büyüleriydi bu. Sihir bariyerlerini yok etseler de, ikisi de Junghwan'a ulaşamadan kapı açıldı. Yurt müdürü ve yurt başkanı suçlayıcı bakışlar eşliğinde içeri girdi. Neyse ki terler içindeki Junghwan iki arkadaşın ne yapacaklarını düşünmelerine fırsat vermeden uyanmıştı.

09.08.22

uyuyan güzelin iğnesi aranıyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin